Başında ra olan 6 harfli 29 kelime var. Ra ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ra olan kelimeler listesine ya da sonu ra ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ra bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AR, RA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

RAYSIZ
...
RAHMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birinin suçunu bağışlama, yarlıgama, merhamet etme
    • "Allah rahmet eylesin."
  2. Yağmur
    • "Kubbedeki açıktan rahmet yağar, güneş vurur." (Ahmet Hamdi Tanpınar)

RASTIK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kadınların kaşlarını veya saçlarını boyamak için sürdükleri siyah boya
    • "Rastıkla, yanağındaki beni boyamayı da unutmadı." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Sürme (III)

RADYUM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Atom numarası 88, atom ağırlığı 226,05 olan, 700 °C'de eriyen, 1898 yılında Pierre Curie ve eşi tarafından bulunan, soğukta suyu ayrıştıran, ışınetkinliği çok bir element (simgesi Ra)
    • "Küçük ve radyum mineli zarif bir saat çıkardı." (Ömer Seyfettin)

RAĞBET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İstek, arzu, ilgi
    • "İtalyan kadınları o kumaşlara o kadar rağbet göstermişlerdir ki..." (Falih Rıfkı Atay)
    • "... haftanın bir gecesinde yalnız kadınlara oynayacak kadar mahallede rağbet kazandı." (Halide Edip Adıvar)
  2. Beğenme, itibar
    • "Fakat memlekette böylelerine rağbet yok." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

RAKICI

  1. [isim] Rakı yapan veya satan kimse
  2. Rakı içen kimse

RAKİBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kadın rakip
    • "Kocalarının aşkına sahip ve hâkim olmak hususundaki mübarezede kadınlar rakibelerine nispetle pek müsait olmayan bir mevkide bulunurlar." (Hüseyin Cahit Yalçın)

RADYAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir dairede yarıçap uzunluğundaki yay parçasını gören merkez açıya eşit açı ölçme birimi
  2. [sıfat] Işın veya ısı yayan
    • "Radyan soba."

RASİST
...
RATİNG

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bakınız değerlendirme, takdir

RAHVAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Koşarken bir yandaki iki bacağını aynı anda atan binek hayvanlarının biniciyi sarsmayan koşma biçimi
    • "Hecin üstünde kısa rahvan en rahat yürüyüştür." (Falih Rıfkı Atay)
  2. [sıfat] Bu biçimde koşan (binek hayvanı)
  3. [zarf] Binek hayvanı bu biçimde koşarak

RAZMOL

Kelime Kökeni : Rusça

  1. [isim] İri, kepekli un

RAFIZİ
...
RADİKA

  1. [isim] Yaprakları salata olarak yenen baharlı, çok yıllık bir bitki (Taraxacum officinale)

RAVENT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Karabuğdaygillerden, 1-2 m yükseklikte, büyük yapraklı, beyaz çiçekli, çok yıllık ve otsu bir bitki (Rheum officinale)

RAHİBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kadın rahip
    • "İşgali müteakip tekmil yabancı kadınları, rahibeler ve hasta bakıcılar da dâhil, alıp götürdüler." (Refik Halit Karay)

RAĞMEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Karşın
    • "Bütün isteğime rağmen, gerçi bu çocuğa içimi dökmemiştim." (Halide Edip Adıvar)

RAHMAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Herkese, her canlıya merhamet eden (Tanrı)

RAYİHA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Koku, güzel koku
    • "Yağmur yağar yeşil otlar bitirir / Yel estikçe rayihasın getirir." (Karacaoğlan)

RABITA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bağlayan şey, bağ
    • "Bu dünya öyle bir dünya ki zengin ile fakir arasında kardeşlik rabıtaları bile kalmıyor." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. İki şeyi birbirine bağlayan ip
  3. İlgi, ilişki
    • "Bu rabıtamı sizden gizlemek pek fazla azap veriyor, bu his beni tamamıyla değiştirdi, bambaşka bir insan yaptı." (Peyami Safa)
  4. Birbirini tutma, tutarlık
  5. Düzen, sıra
  6. Birbirine geçmeli tahtadan bir döşeme türü
  7. Tarikatlarda müridin şeyhi aracılığıyla kalbini Allah'a bağlaması

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü