Başında ra olan 5 harfli 39 kelime var. Ra ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ra olan kelimeler listesine ya da sonu ra ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ra bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AR, RA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

RAKİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Durgun (su)

RAKAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sayıları göstermek için kullanılan işaretlerden her biri
    • "0, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, I, II, III ..."
  2. Bu işaretlerle yazılmış sayı
  3. Nicelik, miktar
    • "Kayıplar yüksek bir rakama çıktı."

RAYLI
...
RAHLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üzerinde kitap okunan, yazı yazılan, bazıları açılıp kapanabilen alçak, küçük masa
    • "İlk defa yeni usul bir rahleye oturtuldum." (Yahya Kemal Beyatlı)

RADDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Derece, kerte
    • "İşe polisi karıştırmadım. Son raddeye gelmedikçe de karıştırmak niyetinde değilim." (Refik Halit Karay)

RAKİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Herhangi bir işte, bir yarışta, birbirini geçmeye çalışan, aynı şeyi elde etmeye uğraşan (kimse)
    • "Bakarsın erkek rakibini de sevgilisini de öldürmüş." (Sait Faik Abasıyanık)

RASPA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Demir, tahta yüzeylerdeki boya, pas vb.ni çıkarma, pürüzleri gidermek amacıyla kullanılan iri dişli bir törpü
  2. Kunduracılıkta köselenin yüzünü sıyırmaya ve perdahlamaya yarayan alet

RAKUN

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Kuzey Amerika'da, ağaçlarda yaşayan, kafası tilkiye benzeyen, uzun kuyruğu alaca halkalı, boyu yaklaşık 90, kuyruğu 30 cm olan kürklü hayvan (Procyon lotor)

RADAR

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cihaz
  2. Trafik polisleri tarafından kullanılan, taşıtların hızını saptamaya yarayan aygıt
  3. İçgüdü, seziş
    • "... büyük yurt sevgisinin yüce boyutlarını analık radarı ile pek iyi sezebilmektedir." (Haldun Taner)

RAKİK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İnce, narin
    • "Yazılarında olduğu gibi konuşurken de kelimelerin en asil ve en rakiklerinden seçiyordu." (Orhan Seyfi Orhon)
  2. Merhametli, yufka yürekli

RAFLI
...
RADYO

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Elektrik dalgalarının özelliğinden yararlanarak seslerin iletilmesi sistemi
  2. Elektrik dalgalarıyla düzenli olarak yayın yapan istasyon ve bu istasyonun programlarını düzenlemekle görevli kuruluş
  3. Bu istasyonun yayınlarını alan araç
    • "Kasabanın matemine hürmet olarak bu akşam radyo susturulmuştu." (Reşat Nuri Güntekin)

RANZA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Gemi, tren, kışla, yatılı okul vb. yerlerde üst üste yapılan yatak yeri

RALLİ

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Yarışmacıların otomobille belli yolları izleyerek ve özel kurallara uyarak belirli bir yere ulaşmalarına dayanan otomobil yarışması

RAMAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] "Bir şeyin olmasına çok az kalmak" anlamına gelen ramak kalmak deyiminde geçer
    • "Gerçekten deli olmama ramak kalmıştı." (Ahmet Mithat)

RABIT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bağ, bağlama
  2. Bağlaç

RAHNE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Gedik
    • "Bir taraftan aylık taksiti bütçesinde büyük bir rahne açan bu borcu senelerce ödeye ödeye bitirememiş." (Abdülhak Şinasi Hisar)

RAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsanda üzüntü, sıkıntı, tedirginlik olmama durumu, huzur
    • "Eniştem de üşengen bir adamdır, rahatı kaçar diye üstüne düşmedi." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Beni son nefesimde rahat bırakmayan herif, bana o vakitler akla gelmez cefalar çektirmişti." (Ömer Seyfettin)
    • "Benim ve kardeşimin mektep veya sokak dönüşü kirliliklerimiz yüzünden içlenirdi, bizi yıkayıp temizleyinceye kadar rahat etmezdi." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Derler ki bugünden itibaren Zeliha'nın kalbi rahat yüzü görmedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. [sıfat] Üzüntü, sıkıntı ve tedirginliği olmayan
    • "Ben o kadar rahatım, öyle okşayıcı, huzur ve mutluluk verici tatlı rüzgâr karşısındayım ki..." (Refik Halit Karay)
  3. [sıfat] Sıkıntı veya yorgunluk, tedirginlik vermeyen
    • "Ben sana güzel ve rahat bir oda hazırlattım." (Peyami Safa)
  4. [sıfat] Aldırmaz, gamsız
    • "Rahat adam."
  5. [zarf] Kolay bir biçimde, kolaylıkla
    • "İstersen beraber gidelim. Haydi al torbanı. Bir saatte rahat varırız." (Memduh Şevket Esendal)
  6. [ünlem] "Hazır ol" durumunda bulunanlara, oldukları yerde serbest bir durum almaları için verilen komut

RASIT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gözlemci

RAGBİ

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] On beşer kişilik iki takım arasında oval bir topla oynanan oyun

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü