Başında p olan 8 harfli 358 kelime var. P harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde p harfi olan kelimeler listesine ya da sonu p harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında p bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PEHLİVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Güreşçi
-
Boylu boslu ve güçlü kimse
- "Pehlivan yapılıydı fakat yüzünü tam göremedim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Güreşçi
- PİRPİRİM
-
-
[isim]
Semizotu
-
[isim]
Semizotu
- PARLAMAK
-
-
[nsz]
Güçlü bir ışık çıkarmak, ışık saçmak
- "O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; / O benimdir, o benim milletimindir ancak." (Mehmet Akif Ersoy)
-
Bir ışık kaynağından gelen ışınları yansıtmak
- "Ayna parlıyor."
-
Tutuşup alev çıkarmak
- "Pof diye gaz parladı ve zaten seyrek olan kirpiklerimi ütüledi." (Burhan Felek)
-
Mevkisi yükselmek
- "Nüfuzlu akrabalarının yardımı sayesinde bir iki senede parlamış, büyük bir hariciye memuru olmuş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Ün, san kazanmak, herkesçe tanınmak
-
Birdenbire öfkelenmek
- "En büyük zaafı da kendisine çıkar sağlayacak insanlara karşı bile yoktan yere parlayıverişleri idi." (Tarık Buğra)
-
Ortaya çıkmak
- "Feride'nin yüzünde bir çocuk sevinci parladı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Güçlü bir ışık çıkarmak, ışık saçmak
- PIRLANTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- "Onlara hakiki pırlanta diye geçirilmek istenen yalancı elmaslara bir kuyumcunun baktığı gibi bakmıştı." (Halide Edip Adıvar)
- "Bunların arasında umutsuz yaşamayan pırlanta gibi delikanlılar vardı." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Üzerinde bu elmas bulunan (yüzük vb.)
- "Sonra kalan pırlanta salkım küpe, annesinin yadigârı da elinden çıktı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- PULUÇLUK
-
-
[isim]
Puluç olma durumu
-
[isim]
Puluç olma durumu
- PAMUKOVA
- ...
- PATOLOJİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hastalıklar bilimi
-
[isim]
Hastalıklar bilimi
- PAYDAŞLI
-
-
[sıfat]
Birden fazla paydaşın malı olan, paylı, hisseli
-
[sıfat]
Birden fazla paydaşın malı olan, paylı, hisseli
- PERMASIZ
- ...
- PAVLONYA
-
-
[isim]
Vatanı Orta Çin, 10-15 m boyunda, 1 m çapında, yaprakları gri yeşil renkli tüylü, çiçekleri güzel kokulu, pembe, mor, açık eflatun renginde, salkım biçiminde, dekoratif bir ağaç (Paulownia tomentosa)
-
[isim]
Vatanı Orta Çin, 10-15 m boyunda, 1 m çapında, yaprakları gri yeşil renkli tüylü, çiçekleri güzel kokulu, pembe, mor, açık eflatun renginde, salkım biçiminde, dekoratif bir ağaç (Paulownia tomentosa)
- PAYLAŞIM
-
-
[isim]
Paylaşma işi
-
[isim]
Paylaşma işi
- PENCÜYEK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tavla oyununda zarların üst yüzünün birinin beşli, öbürünün birli gelmesi
-
[isim]
Tavla oyununda zarların üst yüzünün birinin beşli, öbürünün birli gelmesi
- PLAKASIZ
-
-
[sıfat]
Plakası olmayan
-
[sıfat]
Plakası olmayan
- PRETORİA
- ...
- PEŞTAHTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İş masası gibi kullanılan çekmece
-
Sarrafların üzerinde para saydıkları tahta
-
[isim]
İş masası gibi kullanılan çekmece
- POZİSYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir şeyin, bir kimsenin bir yerde bulunuş durumu, konum
-
Bir kimsenin toplumsal durumu
-
[isim]
Bir şeyin, bir kimsenin bir yerde bulunuş durumu, konum
- PASLANIŞ
-
-
[isim]
Paslanma işi veya biçimi
-
[isim]
Paslanma işi veya biçimi
- PEÇETELİ
-
-
[sıfat]
Peçetesi olan
-
[sıfat]
Peçetesi olan
- PALMİTİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gliserinin palmitik esteri
-
[isim]
Gliserinin palmitik esteri
- PESİMİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kötümser, optimist karşıtı
-
[sıfat]
Kötümser, optimist karşıtı