Başında p olan 4 harfli 68 kelime var. P harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde p harfi olan kelimeler listesine ya da sonu p harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında p bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

PİKE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kabartmalı pamuklu kumaş
  2. Bu kumaştan yapılan yatak örtüsü
  3. [sıfat] Bu kumaştan yapılan
    • "Gece sıcak olduğu için üzerine yalnız ince bir pike örtü örttük." (Reşat Nuri Güntekin)

PAHA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Değer, fiyat, eder
    • "Başında ağır ve paha biçilmez emsalsiz ve füsunlu bir taç gibi duruyordu." (Ömer Seyfettin)
    • "Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu." (Samiha Ayverdi)
    • "Treni kaçırmak pahasına onu bekledim."

PANO

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Üzerine bildiri, açıklama veya tanıtma kâğıtları tutturmak için hazırlanmış levha
  2. Elektrikle çalışan araçların kontrol ve komuta düğmeleri, ekran, sinyal lambası vb. parçalarının bir arada toplandığı bölüm
  3. Ağaç duvar kaplamalarına veya tavanlara süs işin konulan resim
  4. Hafif malzemeden yapılan ve iki yüzü kontrplakla kaplanan levha
    • "Odasına gelirken paravanaya çarpmış, panoyu omuzlamıştı." (Tarık Buğra)
  5. Üzerine bir tablo yapmak için hazırlanmış meşe, ıhlamur veya çam ağacından levha
  6. Önceden belirlenmiş sınırlar içerisinde işletilen maden alanı

PERU
...
POTA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] İçinde maden eritilen kap

PRAG
...
PUSU

  1. [isim] Birine saldırmak için saklanarak beklenilen yer
    • "Bir gece, pusuya düşürmek, arkasından vurmak tasarlanmıştı." (Halide Edip Adıvar)
    • "Sakarya galibiyeti, o güne kadar pek farkına varılmayan korkunç bir düğümün çözülmesine, sinmiş, pusuya yatmış kuvvetlerin meydana çıkmasına yol açmıştı." (Tarık Buğra)
  2. Birine saldırmak için hazırlanma durumu
    • "Pencerenin kenarında pusuda bekleyen Sipsi, sinsice pencereye yaklaşır." (Haldun Taner)

PUNÇ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çay, şeker, tarçın, limon karışımına rom veya kanyak gibi damıtılmış alkollü bir içki katılarak yapılan ve bu içkinin buharlaşan alkolü yakıldıktan sonra içilen içki

POST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Tüylü hayvan derisi
    • "Kaplan postu. Geyik postu."
    • "Az değildir varmadan senin gibi yurduna / Post verenler yabanın hayduduna, kurduna." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
    • "Binlerce kişiden ancak birkaç kişi postunu kurtarabildi." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Sabiha Hanım'ı eğlendirmek bahanesiyle konağa postu sermiş." (Halide Edip Adıvar)
  2. Tarikatlarda şeyhlik makamı
    • "Hacı Bektaş postu."
    • "Sen o zamana kadar postu çoktan deldirmiş, kuyruğu titretmiş olursun."
  3. Makam
    • "Post kavgası. Post peşinde koşmak."
  4. Bazı deyimlerde "can" anlamında kullanılan bir söz

PAÇA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Pantolon, don, şalvar vb. giyeceklerde bacakların çıktığı aşağı bölüm
    • "Paçaları sıvadı, bir beygir kiralayıp köy köy dolaştı." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Varımızı yoğumuzu teknenin oturmamış tarafına aktararak paçayı kurtardık." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
  2. Kasaplık hayvanların kesilmiş ayağı
  3. Bu ayaktan yapılan çorba

PUAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çeşitli sporlarda kullanılan ölçüsü ve değeri değişken birim
  2. Genellikle test biçimindeki sınavlarda cevaplandırılacak soruların sayı olarak değeri veya cevaplayanın başarı değeri
  3. Kumaşlardaki benek, nokta

PUPA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Geminin arkası, kıç
    • "Öyle bir denizci ki rüzgârı pupasından aldı mı deniz atı gibi gidiyor düşmanın üzerine." (Zeyyat Selimoğlu)

PLAK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sesleri kaydetmek ve kaydedilen sesleri yeniden pikap veya gramofonda dinlemek amacıyla hazırlanan plastik daire biçiminde yaprak
    • "Tamburi Cemil Bey çalıyor eski plakta." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Metal nesne, plaka

PENS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Giysilerde bazı yerlerden içeriye doğru daraltılarak dikilmiş bölüm
  2. Kıskaç biçiminde iğne
  3. Pense
    • "Önce topu ateşe gösterdi, elinin yandığını anlayınca uzun bir pensle tuttu, ateşe uzattı." (Rıfat Ilgaz)

PALU
...
PARA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit
    • "Murat Bey artık açık kapatmak için bankadan para çekmiyordu." (Tarık Buğra)
    • "Emine göğsünün altından çıkardığı rutubetli bir meşin çantanın orta gözünü açtı, hesapladı, kırk para çıkışmıyordu." (Refik Halit Karay)
    • "Hiç ömrümde bir saatimin bu kadar para getirdiğini bilmiyordum." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Ayda üç yüz liradan para kırıyorsun, halis muhlis burjuvasın." (Peyami Safa)
  2. Kazanç
    • "Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar genç işidir." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Hasılı isyan bayrağını çekti Miralay Bey. Yalvarma yakarma artık hiçbir şey para etmiyor." (Haldun Taner)
    • "Büyük para kesiyor, yeni yeni bilezikler alıyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  3. Kuruşun kırkta biri

PAPA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Roma Katolik kilisesinin, bir meclis tarafından seçilen, Vatikan'da oturan ve Hz. İsa'nın vekili sayılan başkanı

PLAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Denize girmek için düzenlenmiş genellikle kumluk alan, kumsal, deniz hamamı
    • "Plajlarda sesin, mavi suların içine gömülmek, çam altlarında uyku çekmek dururken nereye gideceğiz?" (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Kumla

PUŞT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Eş cinsel erkeklerin cinsel zevklerine hizmet eden sapık erkek çocuk
    • "Bu gurbet ellerde candan usandım / El kahrını çekmede ömrüm puşt oldu." (Halk türküsü)
  2. [ünlem] Ağır ve kaba sövgü sözü

POPO

  1. [isim] Kıç

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü