Başında omu olan 19 kelime var. Omu ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde omu olan kelimeler listesine ya da sonu omu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında omu bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
OMUZLAYABİLMEK
OMUZLAYABİLME
OMURGASIZLAR
OMURGALILAR
OMUZDAŞLIK, OMUZLANMAK
OMURGASIZ, OMUZLAMAK, OMUZLANMA, OMUZLAYIŞ
OMURGALI, OMURİLİK, OMUZLAMA
OMUZDAŞ, OMUZLUK
OMURGA, OMUZLU
OMUR, OMUZ
M O U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
OM
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- OMUZLAYABİLMEK
- ...
- OMUZLAYABİLME
- ...
- OMURGASIZLAR
-
-
[isim]
Omurgasız, çok hücreli hayvanlar (Protostomia)
-
[isim]
Omurgasız, çok hücreli hayvanlar (Protostomia)
- OMURGALILAR
-
-
[isim]
Memelileri, kuşları, amfibyumları, sürüngenleri, yuvarlak ağızlıları ve balıkları içine alan hayvan bölümü (Vertebrata)
-
[isim]
Memelileri, kuşları, amfibyumları, sürüngenleri, yuvarlak ağızlıları ve balıkları içine alan hayvan bölümü (Vertebrata)
- OMUZLANMAK
-
-
[nsz]
Omuzlama işine konu olmak
-
[nsz]
Omuzlama işine konu olmak
- OMUZDAŞLIK
-
-
[isim]
Omuzdaş olma durumu, ayaktaşlık, tesanüt
-
[isim]
Omuzdaş olma durumu, ayaktaşlık, tesanüt
- OMUZLAMAK
-
-
[-i]
Omzuna almak
-
Omzuyla dayayıp itmek
-
Destek vermek
- "Adam olanı bir defa omuzlamak yeter."
-
Bir iş veya görevi yüklenmek, sorumluluk almak
-
Alıp götürmek, sırtlayıp kaçırmak, aşırmak
-
[-i]
Omzuna almak
- OMUZLANMA
-
-
[isim]
Omuzlanmak işi veya durumu
-
[isim]
Omuzlanmak işi veya durumu
- OMUZLAYIŞ
- ...
- OMURGASIZ
- ...
- OMUZLAMA
-
-
[isim]
Omzuna alma, omzuna vurma
-
Destek olma
-
[isim]
Omzuna alma, omzuna vurma
- OMURGALI
- ...
- OMURİLİK
-
-
[isim]
Omurga içinde bulunan kanal boyunca uzanan, boz madde ve ak maddeden oluşan sinir dokusu, murdar ilik
-
[isim]
Omurga içinde bulunan kanal boyunca uzanan, boz madde ve ak maddeden oluşan sinir dokusu, murdar ilik
- OMUZDAŞ
-
-
[isim]
Aynı amaçla ve birlikte hareket eden kimse, ayaktaş, hempa
- "Eski omuzdaşları gibi ne kahve ne kuşçu dükkânı açmaya ne kolcu yazılmaya ne de gazete müvezziliğine tenezzül etti." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Aynı amaçla ve birlikte hareket eden kimse, ayaktaş, hempa
- OMUZLUK
-
-
[isim]
Rütbeyi göstermek amacıyla omuzlara takılan işaret, apolet
-
Gemilerde baş ve kıç bölümlerinin her bir yanı
-
Omza alınıp iki ucuna yük asılan kısa sırık, çiğindirik
-
[isim]
Rütbeyi göstermek amacıyla omuzlara takılan işaret, apolet
- OMUZLU
-
-
[sıfat]
Omzu olan
- "İçeriye orta boylu, geniş omuzlu, iri gövdeli bir adam girdi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Omzu olan
- OMURGA
-
-
[isim]
Birbirleriyle eklemlendiklerinde kafatasından kuyruk sokumuna kadar uzanan bir kemik eksen oluşturan omurların bütünü, bel kemiği
-
Gemi kaburgasının aşağı taraftan bağlı bulunduğu boy ekseni doğrultusunda boydan boya geçen ana yapı ögesi
-
Bir şeyin varlığı ile ilgili en önemli bölümü, temel, bel kemiği, esas
-
[isim]
Birbirleriyle eklemlendiklerinde kafatasından kuyruk sokumuna kadar uzanan bir kemik eksen oluşturan omurların bütünü, bel kemiği
- OMUZ
-
-
[isim]
Boynun iki yanında, kolların gövdeye bağlandığı bölüm
- "Başı omuzları içine çökmüş gibi idi." (Falih Rıfkı Atay)
- "Seni hizmetime alacağım, dedim. Âdeta omuz silkerek: -Pekâlâ, dedi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Boynun iki yanında, kolların gövdeye bağlandığı bölüm
- OMUR
-
-
[isim]
Omurgayı oluşturan kemiklerden her biri, fıkra
- "Boyun omurları. Bel omurları. Sağrı omurları. Kuyruk omurları."
-
[isim]
Omurgayı oluşturan kemiklerden her biri, fıkra