Başında o olan 5 harfli 88 kelime var. O harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde o harfi olan kelimeler listesine ya da sonu o harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında o bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ODSUZ

  1. [sıfat] Ateşsiz

OKSİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Oksijenin bir element veya kökle birleşmesiyle oluşan madde

OJELİ

  1. [sıfat] İçinde oje bulunan
  2. Oje sürülmüş
    • "Ojeli tırnak."

ODACI

  1. [isim] Resmî kuruluşlarda, iş yerlerinde, temizlik ve getir götür işlerine bakan görevli, hizmetli, hademe, müstahdem
    • "Şişman odacı sahanlıkta bir daha gözüktü." (Ercüment Ekrem Talu)

ORADA

  1. [zarf] Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde
    • "Orada okuduğunu belli etmeyi de pek severdi." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Orada burada benim dedikodumu yapmışsın."

ORİON
...
ONİKS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Balgam taşı

OKRUK
...
OPTİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Görme ile ilgili olan
  2. [isim] Fizik biliminin ışık olaylarını inceleyen kolu
  3. [isim] Gözlükçü

OMBRA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya

ONMAK

  1. [nsz] Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak
  2. Eksiği kalmayıp gönül ferahlığına ermek, mutlu olmak, mesut olmak
  3. Hastalıktan, dertten kurtulmak, şifa bulmak, felah bulmak, iflah olmak

ONGUN

  1. [sıfat] Çok verimli, bol, eksiksiz
  2. Yarar duruma gelmiş, bayındır
  3. Mutlu
  4. Kutlu, uğurlu

OTÇUL

  1. [sıfat] Otla beslenen (hayvan), otobur, herbivor

ORFOZ

  1. [isim] Hanigillerden, Ege ve Akdeniz'de bulunan, eti beyaz ve lezzetli, 10 kg'dan 50 kg'a kadar ağırlığı olan bir balık türü (Epinepheles gigas)

OYMAK

  1. [-i] Keskin, sivri uçlu bir cisimle bir şeyi yontarak veya delerek çukur oluşturmak
    • "Bir ağaç kütüğünü keser, oyar, nakışlayıp bezerdi." (Samiha Ayverdi)
  2. Kumaş vb.ni girintili bir biçimde kesmek
    • "Gömleğin yakasını ve koltuğunu biraz oydu."
  3. Bıçaklayarak yaralamak
  4. Kazıklamak

OLÇUM

  1. [isim] Hekimlik taslayan kimse
  2. Kendini becerikli, usta gösteren kimse
  3. Eli işe yatkın, becerikli kimse

ORASI

  1. [isim] O yer, ora
    • "Odam orası, dedi, sağ tarafa düşen kapı." (Refik Halit Karay)
  2. O yönü
    • "İşin orası önemli değil."

OCUMA

  1. [isim] Ocumak işi

OYALI

  1. [sıfat] Kenarına oya yapılmış veya geçirilmiş
    • "Başına kenarları yeşil oyalı mor bir gaz boyaması krep bağlıyordu." (Osman Cemal Kaygılı)

OYNAŞ

  1. [isim] Aralarında toplumca hoş karşılanmayan ilişkiler bulunan kadın veya erkekten her biri
    • "Bu da öğretmen gibi; gözü işte, aklı oynaşta!" (Memduh Şevket Esendal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü