Başında o olan 5 harfli 88 kelime var. O harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde o harfi olan kelimeler listesine ya da sonu o harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında o bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ODEON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Eski Yunan'da müzisyenlerin konser verdiği basamaklı yer

OTACI

  1. [isim] Hekim

OVMAK

  1. Bir şeyin üzerine bastırarak el gezdirmek
    • "Şakaklarını, bileklerini kolonya ile ovdum." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Bir yere bir şeyi kuvvetle sürterek temizlemek
    • "Tencereyi ovmak. Tahtaları ovmak."

OKUME

Kelime Kökeni : Latince

  1. [isim] Afrika'da yetişen, kerestesi parlak, öz odunu mor, dış odunu pembe renkli bir ağaç (Aucoumea)

OOSİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Büyüme evresini tamamlamış fakat henüz döllenebilecek duruma gelmemiş dişi gamet

ORTAM

  1. [isim] Canlı bir varlığın içinde bulunduğu doğal veya maddi şartların bütünü
    • "Bu ağustos ayı, bir cinayet için hiç de uygun ortam değildi." (Haldun Taner)
    • "Devlet ... elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır." (Anayasa)
  2. Bir kimsenin veya bir insan topluluğunun yaşayışını etkileyen ruhsal, toplumsal ve kültürel etkilerin bütünü
    • "Sanat ortamı. Çalışma ortamı."
  3. Nesnel ve toplumsal yönlerle bazen kişinin iç dünyasını da kapsayan yakın çevre, vasat

OLCAY
...
ORTAK

  1. [isim] Birlikte iş yapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlı kimselerden her biri, şerik, hissedar
    • "Bırakın ortağıma bir telefon edeyim." (Haldun Taner)
    • "Kadınları hayata ortak olmayan millet öksüzdü, yarı kuvvetini kullanamıyor demekti." (Tarık Buğra)
  2. Kuma
    • "Kendi üstüne bir ortağın getirilmesi Emeti'nin pek ziyade gücüne gitmişti." (Ercüment Ekrem Talu)
  3. [sıfat] Birden çok kimse veya nesneyi ilgilendiren, onlara özgü olan, onların katılmasıyla oluşan, müşterek
    • "Edebiyata şiirle başlamak, büyük küçük bütün yazarlarda görülen ortak bir yöndür." (Necati Cumalı)

ONLAR

  1. [isim] Ondalık sayı sistemine göre yazılan bir tam sayıda sağdan sola doğru ikinci basamak

OLMUŞ

  1. [sıfat] Olgunlaşmış, ergin

ONMAK

  1. [nsz] Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak
  2. Eksiği kalmayıp gönül ferahlığına ermek, mutlu olmak, mesut olmak
  3. Hastalıktan, dertten kurtulmak, şifa bulmak, felah bulmak, iflah olmak

ORKİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Er bezlerinin iltihaplanıp şişmesi

OJELİ

  1. [sıfat] İçinde oje bulunan
  2. Oje sürülmüş
    • "Ojeli tırnak."

OMBRA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya

OĞLAK

  1. [isim] Keçi yavrusu

OCUMA

  1. [isim] Ocumak işi

OVMAÇ

  1. [isim] Hamuru ovalayarak yapılan kırıntılarla pişirilmiş çorba
  2. Taze tarhana

OPERA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Sözlerinin bütünü veya çoğu şarkılı olarak söylenen müzikli tiyatro eseri
    • "Viyana tiyatrolarına, operasına, aktris hayatına, gece eğlencelerine dair bildiklerini, gördüklerini hep anlattı, anlattı." (Peyami Safa)
  2. Bu eseri oynayan sanatçı topluluğu
  3. Böyle eserlerin oynandığı yapı

ONAMA

  1. [isim] Onamak işi, uygun bulma, tasvip
    • "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, yürütme organının teklif, inha, atama veya onamasına bağlı resmî ve özel herhangi bir işle görevlendirilemez." (Anayasa)

OTAMA

  1. [isim] Otamak işi, tedavi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü