Başında o olan 5 harfli 88 kelime var. O harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde o harfi olan kelimeler listesine ya da sonu o harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında o bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ODSUZ
-
-
[sıfat]
Ateşsiz
-
[sıfat]
Ateşsiz
- OKSİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oksijenin bir element veya kökle birleşmesiyle oluşan madde
-
[isim]
Oksijenin bir element veya kökle birleşmesiyle oluşan madde
- OJELİ
-
-
[sıfat]
İçinde oje bulunan
-
Oje sürülmüş
- "Ojeli tırnak."
-
[sıfat]
İçinde oje bulunan
- ODACI
-
-
[isim]
Resmî kuruluşlarda, iş yerlerinde, temizlik ve getir götür işlerine bakan görevli, hizmetli, hademe, müstahdem
- "Şişman odacı sahanlıkta bir daha gözüktü." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Resmî kuruluşlarda, iş yerlerinde, temizlik ve getir götür işlerine bakan görevli, hizmetli, hademe, müstahdem
- ORADA
-
-
[zarf]
Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde
- "Orada okuduğunu belli etmeyi de pek severdi." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Orada burada benim dedikodumu yapmışsın."
-
[zarf]
Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde
- ORİON
- ...
- ONİKS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Balgam taşı
-
[isim]
Balgam taşı
- OKRUK
- ...
- OPTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Görme ile ilgili olan
-
[isim]
Fizik biliminin ışık olaylarını inceleyen kolu
-
[isim]
Gözlükçü
-
[sıfat]
Görme ile ilgili olan
- OMBRA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya
-
[isim]
Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya
- ONMAK
-
-
[nsz]
Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak
-
Eksiği kalmayıp gönül ferahlığına ermek, mutlu olmak, mesut olmak
-
Hastalıktan, dertten kurtulmak, şifa bulmak, felah bulmak, iflah olmak
-
[nsz]
Daha iyi bir duruma girmek, salah bulmak
- ONGUN
-
-
[sıfat]
Çok verimli, bol, eksiksiz
-
Yarar duruma gelmiş, bayındır
-
Mutlu
-
Kutlu, uğurlu
-
[sıfat]
Çok verimli, bol, eksiksiz
- OTÇUL
-
-
[sıfat]
Otla beslenen (hayvan), otobur, herbivor
-
[sıfat]
Otla beslenen (hayvan), otobur, herbivor
- ORFOZ
-
-
[isim]
Hanigillerden, Ege ve Akdeniz'de bulunan, eti beyaz ve lezzetli, 10 kg'dan 50 kg'a kadar ağırlığı olan bir balık türü (Epinepheles gigas)
-
[isim]
Hanigillerden, Ege ve Akdeniz'de bulunan, eti beyaz ve lezzetli, 10 kg'dan 50 kg'a kadar ağırlığı olan bir balık türü (Epinepheles gigas)
- OYMAK
-
-
[-i]
Keskin, sivri uçlu bir cisimle bir şeyi yontarak veya delerek çukur oluşturmak
- "Bir ağaç kütüğünü keser, oyar, nakışlayıp bezerdi." (Samiha Ayverdi)
-
Kumaş vb.ni girintili bir biçimde kesmek
- "Gömleğin yakasını ve koltuğunu biraz oydu."
-
Bıçaklayarak yaralamak
-
Kazıklamak
-
[-i]
Keskin, sivri uçlu bir cisimle bir şeyi yontarak veya delerek çukur oluşturmak
- OLÇUM
-
-
[isim]
Hekimlik taslayan kimse
-
Kendini becerikli, usta gösteren kimse
-
Eli işe yatkın, becerikli kimse
-
[isim]
Hekimlik taslayan kimse
- ORASI
-
-
[isim]
O yer, ora
- "Odam orası, dedi, sağ tarafa düşen kapı." (Refik Halit Karay)
-
O yönü
- "İşin orası önemli değil."
-
[isim]
O yer, ora
- OCUMA
-
-
[isim]
Ocumak işi
-
[isim]
Ocumak işi
- OYALI
-
-
[sıfat]
Kenarına oya yapılmış veya geçirilmiş
- "Başına kenarları yeşil oyalı mor bir gaz boyaması krep bağlıyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Kenarına oya yapılmış veya geçirilmiş
- OYNAŞ
-
-
[isim]
Aralarında toplumca hoş karşılanmayan ilişkiler bulunan kadın veya erkekten her biri
- "Bu da öğretmen gibi; gözü işte, aklı oynaşta!" (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Aralarında toplumca hoş karşılanmayan ilişkiler bulunan kadın veya erkekten her biri