Başında n olan 6 harfli 110 kelime var. N harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde n harfi olan kelimeler listesine ya da sonu n harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında n bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NİKBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Talihsizlik, felaket
- "Siyasi ikbal veya nikbet yellerine göre yön alan bir huy sahibi olduğunu bilirdim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Düşkünlük
-
[isim]
Talihsizlik, felaket
- NANELİ
-
-
[sıfat]
Nanesi olan
-
İçinde nane ruhu olan
-
[sıfat]
Nanesi olan
- NEODİM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 60, atom ağırlığı 144,3, yoğunluğu 6,96 olan, seryumdan daha sert bir element (simgesi Nd)
-
[isim]
Atom numarası 60, atom ağırlığı 144,3, yoğunluğu 6,96 olan, seryumdan daha sert bir element (simgesi Nd)
- NİTRAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Nitrik asit tuzu
-
[isim]
Nitrik asit tuzu
- NURSUZ
-
-
[sıfat]
Saygı uyandırmayan, sevimsiz
-
[sıfat]
Saygı uyandırmayan, sevimsiz
- NAKDEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Para olarak
- "Kamulaştırma bedeli nakden ve peşin olarak ödenir." (Anayasa)
-
Peşin olarak
-
[zarf]
Para olarak
- NEKROZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Canlı maddelerin fiziksel ve kimyasal değişimi
-
[isim]
Canlı maddelerin fiziksel ve kimyasal değişimi
- NORMAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun
- "Atatürk'ün normal zamanlarda insana okşamak arzusu veren ipek gibi saçları, birdenbire yelelenirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Aşırılığı, eksikliği ve taşkınlığı olmama, ortalama durum
-
[isim]
Bir eğrinin bir teğetine değme noktasından çizilen dikme
-
[sıfat]
Kurala uygun, alışılagelen, olağan, düzgülü, aşırılığı olmayan, uygun
- NEBATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bitki ile ilgili, bitkisel
-
[sıfat]
Bitki ile ilgili, bitkisel
- NEZGEP
-
-
[isim]
Başa takılan bürgü ve saçları tutmaya yarayan üzerinde eski Türk motifleri bulunan başlık
-
[isim]
Başa takılan bürgü ve saçları tutmaya yarayan üzerinde eski Türk motifleri bulunan başlık
- NOKSAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Eksik
- "Eniştem zaten bizim terbiye ve tahsilimizi birçok bakımdan noksan bulurdu." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Eksiklik, kusur
- "O, noksanını bilgi ve akıl ile gidermesini bilir." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Eksik
- NAFAKA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Geçinmek için gerekli olan şeylerin bütünü, geçimlik
-
Birinin geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselere, mahkeme kararıyla bağlanan aylık
-
[isim]
Geçinmek için gerekli olan şeylerin bütünü, geçimlik
- NATURA
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
İnsanın yaradılış özelliği
- "Biraz da hastanın naturasını kollamadan ilaç yazar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
İnsanın yaradılış özelliği
- NEŞİDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir toplulukta okunmaya değer şiir
- "Neşidesini okurken, birdenbire bir açılışı, bir derinleşmesi vardır." (Memduh Şevket Esendal)
-
Atasözü gibi kullanılan beyit veya dize
-
[isim]
Bir toplulukta okunmaya değer şiir
- NİSYAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Unutma
- "Resmî vesikalar toplanıp tasnif edilir ve nisyandan kurtulabilir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Unutma
- NAMERT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Korkak, alçak, mert olmayan
- "Sana karşı aşktan başka bir şey duydumsa namert olayım." (Tarık Buğra)
- "İş ki kocam olacak, erkek olsun, beni namerde muhtaç bırakmasın diyormuş." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Korkak, alçak, mert olmayan
- NAZİST
- ...
- NİZALI
- ...
- NAKKAŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yapıların duvar ve tavanlarına süslemeler yapan usta, bezekçi
-
Nakışçı
-
[isim]
Yapıların duvar ve tavanlarına süslemeler yapan usta, bezekçi
- NAMINA
-
-
[zarf]
Adına, kendisine
- "Bunlardan bazıları kitapçı tarafından kendi namına saklanmıştır." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Yerine, olarak
-
[zarf]
Adına, kendisine