Başında mu olan 7 harfli 93 kelime var. Mu ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde mu olan kelimeler listesine ya da sonu mu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında mu bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MUACCİZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sıkıntı veren, taciz eden, bıktıran, usandıran
- "Bu buhran tatsız, münasebetsiz, muacciz bir buhrandı." (Ömer Seyfettin)
-
Yapışkan, sırnaşık, ukala (kimse)
-
[sıfat]
Sıkıntı veren, taciz eden, bıktıran, usandıran
- MUTMAİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İnanmış, gönlü kanmış, emin olan
-
[sıfat]
İnanmış, gönlü kanmış, emin olan
- MUAFLIK
-
-
[isim]
Muaf olma durumu
-
[isim]
Muaf olma durumu
- MUAMELE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Davranma, davranış
- "Bana karşı olan muamelesini beğenmedim."
- "Hanımefendimin hayatını kurtardığı için bütün hizmetkârlar ona güler yüz gösteriyor, iyi muamele ediyorlardı." (Haldun Taner)
- "İyi muamele görmekle beraber eski neşesini kaybetmişti." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Yol, yöntem
- "Bu adam muamele bilmiyor."
-
İşlem
- "Onlar gündelik muamelelere başlayınca da benim ağzım açık kaldı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
İşlem
-
Alışveriş
- "Borsada bugün muamele olmadı."
-
[isim]
Davranma, davranış
- MUAREFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karşılıklı birbirini tanıma, tanışma, tanışıklık
- "Sizi tanıdığım günden beri aramızda muarefenin alabileceği şekiller üstünde her gün düşünüyorum." (Peyami Safa)
-
[isim]
Karşılıklı birbirini tanıma, tanışma, tanışıklık
- MUHASIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kuşatan, saran
-
[isim]
Kuşatan, saran
- MUAYYEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Belli, belirli
- "Sizi muayyen bir kimseye benzetmek istiyorum." (Haldun Taner)
-
Belirlenmiş, kararlaştırılmış
- "Yadırganan bir yığın eser, mimarinin sadece muayyen bir malzemeyi, muayyen bir gaye uğrunda kullanmaktan ibaret olmadığını gösterirler." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[sıfat]
Belli, belirli
- MUARAZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çekişme, kavga
-
[isim]
Çekişme, kavga
- MUHARİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaşçı
-
[isim]
Savaşçı
- MUKAVİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Dayanıklı, güçlü, dirençli
-
Karşı koyan, başkaldıran
-
[sıfat]
Dayanıklı, güçlü, dirençli
- MUĞLALI
- ...
- MUKAVVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kuvvetlendirici, güç katıcı
-
[sıfat]
Kuvvetlendirici, güç katıcı
- MUSKACI
-
-
[isim]
Muska yazan kimse
-
[isim]
Muska yazan kimse
- MUAKKİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İzleyen, arkasından koşan, takip eden
-
İşi yürüten
-
[sıfat]
İzleyen, arkasından koşan, takip eden
- MUALLAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Asılmış, asılı
-
Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış
- "Komite mahkemesince verilip de nasılsa icra olunmayan muallak kararları yerine getirirdi." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Asılmış, asılı
- MUATTAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İşlemez, kullanılmaz duruma gelmiş
-
Boş, işsiz
-
[sıfat]
İşlemez, kullanılmaz duruma gelmiş
- MUAYEDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bayramlaşma, birbirinin bayramını kutlama
-
[isim]
Bayramlaşma, birbirinin bayramını kutlama
- MUHACİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Göçmen
- "Yolda uzun bir muhacir kafilesine tesadüf ettik." (Ömer Seyfettin)
- "Bunlar Kozan'dan Kırım'a, oradan da Tuna'ya muhacir gitmişler." (Peyami Safa)
-
Hz. Muhammed'e uyarak Mekke'den Medine'ye göç eden
-
Göçmen
- MUAMMER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yaşamış
-
[sıfat]
Yaşamış
- MUGAYİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Uymaz, aykırı
-
[sıfat]
Uymaz, aykırı