Sonunda mek olan 8 harfli 416 kelime var. MEK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde mek olan kelimeler listesine ya da başında mek olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E K M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KEM

2 Harfli Kelimeler

EK, EM, KE, ME

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BİLİNMEK

  1. [nsz] Bilme işine konu olmak, anlaşılmak, öğrenilmek
    • "Bir haftadır civarda dolaştığı biliniyor, yakalanamıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)

VADETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-e] Bir işi yerine getireceğine söz vermek
    • "Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk'ın, / Kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın." (Mehmet Akif Ersoy)
  2. [nsz] Davranışıyla, tutumuyla bir işi yapacağı duygusunu uyandırmak, umut vermek
    • "Doktor Hikmet, kendisine pek ciddi bir zevk vadetmiyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

BEZETMEK

  1. [-i] Bezeme yaptırmak, süsletmek

DEFLEMEK

  1. [-i] Defetmek

BEKİNMEK

  1. [nsz] İnat etmek, direnmek
  2. Kapanmak, tıkanmak
    • "Gaz ocağının deliği bekinmiş, açılmıyor."

GEÇİLMEK

  1. [-den] Geçme işi yapılmak
    • "Terkos köprüsü geçildikten sonra cümbüş tekrar başladı." (Osman Cemal Kaygılı)
    • "Çarşıda meyveden geçilmiyor."
  2. Bırakmak, terk etmek
    • "Anadan geçilir, yârdan geçilmez." (Halk türküsü)

BEZENMEK

  1. [nsz] Bezeme işine konu olmak, süslenmek
    • "Yüzlerce sene vakıflarla bezenecek olan İstanbul'da fetihten sonra, millî mimar, yeni bir merhaleye girmişti." (Yahya Kemal Beyatlı)

DEFETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [nsz] Kovmak
    • "Eğer buraya karşı bir tecavüze kalkışırlarsa defedeceğim." (Aka Gündüz)
  2. [-i] Savmak, savuşturmak
    • "Tedhiş kasırgasını üzerlerinden defetmek için hiçbir gösterişi esirgemediler." (Falih Rıfkı Atay)

GETİRMEK

  1. Gelmesini sağlamak
    • "Dün bir deri bir kemik hâlinde eve getirip bırakmışlar." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [-de] Bir şeyi yanında veya üstünde bulundurmak
  3. [-i] Erişmek veya eriştiğini sanmak
    • "Baharı getirdik."
  4. [nsz] İleri sürmek
    • "Örnek getirmek."
  5. [nsz] Sebep olmak, ortaya çıkarmak
    • "Bu rüzgâr kar getirir."
  6. [-i] İletmek, bildirmek
    • "Bir zabit nefes nefese şu haberi getirdi." (Orhan Seyfi Orhon)
  7. [nsz] Sağlamak
    • "Haftada bir cuma günleri işleyen küçük bir kahve ayda ne kadar gelir getirirse." (Ömer Seyfettin)
  8. Bir makama atamak veya seçmek
  9. [yardımcı fiil] Bazı kelimelerle birleşik fiil yapar
    • "Ateh getirmek. Nedamet getirmek."

ÖNGÖRMEK

  1. [-i] İleride olması gerekeni göstermek, önceden kararlaştırmak, ilerisi için düşünmek, göz önünde tutmak, derpiş etmek
    • "Bilindiği üzere, bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu." (Atilla İlhan)

GÜMLEMEK

  1. [nsz] "Güm" diye ses çıkarmak
    • "Bütün incelikleri titizlikle gözeten bir kadın olduğu için kırk altı yaşında gümledi gitti annem." (Tomris Uyar)
  2. Sınıfta kalmak

ÖLÇÜNMEK

  1. [-i] Bir şeyi uzun uzun düşünüp hesaplamak, teemmül etmek

ŞENELMEK

  1. [nsz] Boş bir yer, insanların yerleşmesiyle yurt durumuna gelmek, meskûn olmak
  2. Sevinmek, keyiflenmek, neşelenmek
  3. Bitki gelişmek, büyümek, serpilmek

ÇİTİLMEK

  1. [nsz] Çitme işine konu olmak

VAZETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Koymak
    • "Dünyaya ilk defa olmak üzere monogaminin temel taşını vazettiler." (Ömer Seyfettin)

DÜZLEMEK

  1. [-i] Düz duruma getirmek, tesviye etmek

GÖZÜKMEK

  1. [nsz] Görünmek
    • "Bazen hareketleriyle pek makul, bazen âdetleriyle garip ve gülünç gözükürmüş." (Abdülhak Şinasi Hisar)

İZLETMEK

  1. [-i] İzleme işini yaptırmak

YELSEMEK

  1. [nsz] Hava alarak bozulmak, bayatlamak

DEVİNMEK

  1. [nsz] Vücudu oynatmak veya kıpırdatmak, kımıldanmak, hareket etmek
  2. Bir cismin, bir noktaya göre, yeri veya durumu değişmek, hareket etmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü