Başında me olan 7 harfli 119 kelime var. Me ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde me olan kelimeler listesine ya da sonu me ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında me bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEMEMSİ
-
-
[sıfat]
Memeyi andıran, memeye benzeyen, meme gibi
-
[sıfat]
Memeyi andıran, memeye benzeyen, meme gibi
- MERHALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Derece, basamak, aşama, evre
- "Bu yolun üstünde Edirne bir konak, hürriyet bir merhaledir." (Falih Rıfkı Atay)
-
Varılması istenen noktaya kadar aşılması gereken yerlerin her biri, konak, menzil
-
Bir yolcunun sekiz saatte gidebileceği mesafe
-
[isim]
Derece, basamak, aşama, evre
- MECAZLI
-
-
[sıfat]
Gerçek anlamından saptırılarak benzetmeli olarak kullanılmış (söz)
-
[sıfat]
Gerçek anlamından saptırılarak benzetmeli olarak kullanılmış (söz)
- MESNEVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Her beyti ayrı uyaklı bir divan edebiyatı nazım biçimi
-
Bu türdeki eserlerin genel adı
-
[isim]
Her beyti ayrı uyaklı bir divan edebiyatı nazım biçimi
- MECELLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kitap
-
Fıkıh hükümleriyle bu konudaki türlü içtihadı bir araya getiren, Tanzimattan sonra hazırlanmış olan, yasa yerine kullanılan eser
-
[isim]
Kitap
- MENGENE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Onarma, işleme, düzeltme vb. işlemlerin uygulanacağı nesneyi sıkıştırıp istenildiği gibi tutturmaya yarayan bir çeşit alet
- "Yıldız, bileğimi bir mengene gibi sıktı." (Aka Gündüz)
-
Pres
- "Zeytin mengenesi. Üzüm mengenesi."
-
[isim]
Onarma, işleme, düzeltme vb. işlemlerin uygulanacağı nesneyi sıkıştırıp istenildiği gibi tutturmaya yarayan bir çeşit alet
- MEZBAHA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kesimevi
-
[isim]
Kesimevi
- MELANİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğal demir ve kalsiyum silikat
-
[isim]
Doğal demir ve kalsiyum silikat
- MEDİKAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Tıbba ait, tıpla ilgili
-
İyileştiren, sağaltan
-
[sıfat]
Tıbba ait, tıpla ilgili
- MESTLİK
- ...
- MEŞELİK
-
-
[isim]
Meşe korusu veya meşe ormanı
-
[isim]
Meşe korusu veya meşe ormanı
- MEVZUAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb.nin bütünü
- "Mahkemenin hangi süre içinde başlaması gerektiğine dair bir kayıt da yoktu mevzuatta." (Çetin Altan)
-
Sandık, çuval, teneke gibi içine ticaret malı konulan koyacaklar
-
[isim]
Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb.nin bütünü
- MEGAFON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sesi yükseltip uzağa iletmeye yarayan koni biçiminde alet
-
[isim]
Sesi yükseltip uzağa iletmeye yarayan koni biçiminde alet
- MEVKUTE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belli zaman aralıkları ile çıkan yayın, süreli yayın, periyodik
-
[isim]
Belli zaman aralıkları ile çıkan yayın, süreli yayın, periyodik
- MEYDANİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Beyaz veya renkli, yol yol ipek çözgülü dokunmuş kumaş
-
[isim]
Beyaz veya renkli, yol yol ipek çözgülü dokunmuş kumaş
- METODİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Yöntemli
- "Yazdığı anıları metodik bir şekilde inceleyen bu kürsü oldu." (Haldun Taner)
-
Düzenli, derli toplu
-
[sıfat]
Yöntemli
- MELODİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Melodi ile ilgili, ezgili
-
[sıfat]
Melodi ile ilgili, ezgili
- MEKANİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kuvvetlerin maddeler ve hareketler üzerine etkisini inceleyen fizik dalı
-
[sıfat]
Denge veya hareket kurallarıyla ilgili
-
[sıfat]
Makine ile yapılan
-
Düşünmeden yapılan
-
[isim]
Kuvvetlerin maddeler ve hareketler üzerine etkisini inceleyen fizik dalı
- MEVHİBE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bağış, vergi, ihsan
- "Bu, sanatımın bana bahşettiği bir mevhibedir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bağış, vergi, ihsan
- MESTURE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Örtülü, kapalı, gizli
-
[sıfat]
Örtülü, kapalı, gizli