Sonunda m olan 4 harfli 70 kelime var. M harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da başında m harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

AVAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alt tabaka, havas karşıtı
    • "Bu zihniyette olan avam değildi, bilhassa havas denilen insanlar böyle düşünüyordu." (Atatürk)
  2. Halk

İNAM

  1. [isim] Emanet, vedia

ADEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yokluk
    • "Ne civarda bir köy var ne bir evin hayali / Sonun ademdir diyor insana yolun hâli." (Faruk Nafiz Çamlıbel)

DRAM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sahnede oynanmak için yazılmış oyun
  2. Acıklı, üzüntülü olayları, bazen güldürücü yönlerini de katarak konu alan sahne oyunu veya televizyon filmi
  3. Tiyatro edebiyatı
  4. Acıklı olay
    • "İhtiyarın ve umumiyetle insanın dramı nedir, bilir misiniz?" (Burhan Felek)

ATOM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Birkaç türü birleştiğinde çeşitli molekülleri, bir tek türü ise bir kimyasal ögeyi oluşturan parçacık
  2. Yaprakları üst üste sarılı topak marul
  3. Eski Yunan filozoflarına göre gerçeğin son, artık bölünemez, bozulamaz diye tasarlanan temel ögeleri

UYUM

  1. [isim] Bir bütünün parçaları arasında bulunan uygunluk, ahenk, entegrasyon
    • "Gerçekten de sonsuz bir sessizlik, bir uyum, bir şiir sarmıştı ortalığı." (Nezihe Araz)
  2. Bir cismin görüntüsünü tam ağ tabaka üzerine düşürebilmek için göz merceğinin dışbükeylik derecesini çoğaltıp azaltması olayı, mutabakat

OYUM

  1. [isim] Oyma işi
    • "Tünel açmak için bu dağın oyumu iki ay sürdü."

GRAM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kilogramın binde biri değerindeki ağırlık ölçüsü birimi

ALİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bilen, bilici

FİLM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Fotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit
    • "Sanki buraya film çevirmeye gelmişti." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Bir oyunun bütününü taşıyan şerit veya şeritlerin bütünü
  3. Sinemalarda gösterilen eser
  4. Camlara yapıştırılarak içerinin görünmesini engelleyen bir tür ince yaprak

ULUM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bilimler, ilimler

ÖNEM

  1. [isim] Bir şeyin nitelik veya nicelik bakımından değeri olma durumu, ehemmiyet
    • "Mustafa Kemal'in hareketine gittikçe daha çok önem vermektedir." (Falih Rıfkı Atay)

UZAM

  1. [isim] Algılanan nesnelerin temel niteliği
  2. Bir nesnenin uzayda kapladığı yer, vüsat

FORM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Biçim, şekil
    • "Her çeşit üslup ve form sanat yaratması için yararlı olabilir." (Haldun Taner)
    • "Güreşçilerimiz formda olmak zorundadır."
  2. Bir şeyin istenilen ve olması gereken durumu
  3. İstenilen şeylerin yazılması, doldurulması için hazırlanmış basılı belge

AÇIM

  1. [isim] Açma, açılış, küşat
    • "Abdülhak Hamit köşesinin açım töreni yapıldı."

İLAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bildirme, anlatma
  2. Bir davanın mahkemece nasıl bir hükme bağlandığını gösteren resmî belge

ADAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsan
    • "Adam hesabına koyup bir hatır sormaz, bir çift lakırtı etmezler." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Anasını durmadan nefes aldırmadan azarlıyor, babasını adam yerine koymuyor, ağzını açarken susturuyordu." (Refik Halit Karay)
    • "İşimiz adamına düştü de kolayca yapıldı."
  2. Erkek kişi, kadın karşıtı
    • "İyi bir adam isterse, babası da verirse, varacak." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Şimdiki belediye başkanı sayesinde şehir adama benzedi."
  3. Birinin yanında ve işinde bulunan kimse
    • "Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar." (Kemal Tahir)
  4. Birinin yararlandığı, kullandığı kimse
    • "Hemen hepsi para çevrelerinin adamlarıydı." (Cemil Meriç)
  5. Birinin sözünü dinleyen, nazını çeken kimse, kayırıcı
    • "O benim adamımdır, hiçbir ricamı geri çevirmez."
  6. Görevli kimse
    • "Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse." (Refik Halit Karay)
  7. İyi huylu, güvenilir kimse
    • "Amcam, güngörmüş bir adamdı." (Reşat Nuri Güntekin)
  8. Bir alanda derin bilgisi olan kimse
    • "Bir sanatçının, bilim adamının düşünmek için bol zamana ihtiyacı vardır." (Haldun Taner)
  9. Bir alanı benimseyen kimse
  10. [ünlem] Bir şeyin önemsenmediği anlatılmak istendiğinde kullanılan söz
    • "Adam, vazgeç!"
  11. Eş, koca

ONAM
...
ILIM

  1. [isim] İstek ve tutkularda ölçülü davranma erdemi, ölçülülük, itidal
  2. Gün tün eşitliği

ASIM

  1. [isim] Asma işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü