Başında m olan 6 harfli 529 kelime var. M harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da sonu m harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında m bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MAHŞER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kıyamet günü dirilenlerin toplanacaklarına inanılan yer
-
Büyük kalabalık
- "Yangın yeri bir mahşer." (Haldun Taner)
-
[isim]
Kıyamet günü dirilenlerin toplanacaklarına inanılan yer
- MAŞRIK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğu
-
[isim]
Doğu
- MAĞRUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kurumlu, gururlu, kibirli, kendini beğenmiş
- "İdris bir imparator gibi mağrurdu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Kurumlu, gururlu, kibirli, kendini beğenmiş
- MANEVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Görülmeyen, duyularla sezilebilen, soyut, ruhani, tinsel, maddi karşıtı
-
[sıfat]
Görülmeyen, duyularla sezilebilen, soyut, ruhani, tinsel, maddi karşıtı
- MANYAT
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Alamanadan küçük, üç çifte balıkçı kayığı
-
Bu kayıklarla atılıp karadan çekilen küçük ağ
-
[isim]
Alamanadan küçük, üç çifte balıkçı kayığı
- MECBUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Herhangi bir konuda yükümlü, bir şeyi yapmak zorunda olan
- "Biz toprağımızdan düşmanı atmaya mecburuz." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Ertesi gün beni daireden istifaya mecbur ettiler." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Memleketin büyük menfaati, beni bu yolda harekete mecbur tutuyordu." (Atatürk)
-
Bağlı, düşkün, tutkun
-
[sıfat]
Herhangi bir konuda yükümlü, bir şeyi yapmak zorunda olan
- MESANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İdrar torbası
-
[isim]
İdrar torbası
- MAŞALI
-
-
[sıfat]
Maşası olan
- "Maşalı saat."
-
Maşa ile kıvrılmış (saç)
-
[sıfat]
Maşası olan
- MASUME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Suçsuz, günahsız (kadın)
- "O masumeyi yataklarda inletmek senin şanına yakışır mı?" (Reşat Nuri Güntekin)
-
Temiz, saf (kadın)
-
[sıfat]
Suçsuz, günahsız (kadın)
- MUZLİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Karanlık
-
Gizli, belirsiz
-
[sıfat]
Karanlık
- MANİTA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Sevgili
-
Manitacılık
-
[isim]
Sevgili
- MANTAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, silindir bir gövde ve üst tarafı şapka biçiminde olan ilkel bitkilerin genel adı (Fungi)
- "Çayır mantarı."
-
Esnek ve sudan hafif olduğundan şişe tapası, cankurtaran simidi, cankurtaran yeleği, ayakkabı tabanı ve daha birçok şeyin yapımında kullanılan, su geçirmeyen, meşe ağacı tabakası
- "İpek çorap ve altı mantar iskarpin giymeyen kadınlar âdeta sınıf dışı ve eski biçim insanlardır." (Halide Edip Adıvar)
-
Bu tabakadan yapılan şişe tapası
-
Kaldırıma araçların park edilmesini engellemek amacıyla zemine gömülmüş mantar biçiminde beton yükselti
-
Çocukların özel tabanca ile patlattıkları barutlu madde
-
Balık ağlarını su yüzünde tutmaya veya olta sarmaya yarayan mantar parçası
-
Hayvanların burun ucu
-
Uydurma söz, yalan
-
Mantar hastalığı
-
[isim]
Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, silindir bir gövde ve üst tarafı şapka biçiminde olan ilkel bitkilerin genel adı (Fungi)
- MENİSK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir yüzü içbükey, öbür yüzü dışbükey olan mercek
-
Bazı eklemlerde kemik arasında bulunan kıkırdak bölüm
-
[isim]
Bir yüzü içbükey, öbür yüzü dışbükey olan mercek
- MAKİNE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü
- "Tıraş makineleri ile usturalar çekmecelerde dururdu." (Necati Cumalı)
-
Bir alet veya taşıtın hareket etmesini sağlayan mekanizması
- "Saatin makinesi. Gramofonun makinesi."
-
Araba, otomobil
-
[isim]
Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü
- MARUNİ
- ...
- MEBLAĞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Para miktarı, tutar
-
[isim]
Para miktarı, tutar
- METRUK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bırakılmış, terk edilmiş
- "İki gün sonra onun ölüsünü civardaki metruk bir köşkün kuyusunda buldular." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Kullanılmayan
-
[sıfat]
Bırakılmış, terk edilmiş
- MİNYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
İnce, küçük, sevimli, cici, çıtı pıtı
-
[sıfat]
İnce, küçük, sevimli, cici, çıtı pıtı
- MİTİNG
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Gösteri amacıyla veya bir olaya dikkati çekmek için genellikle açık yerlerde yapılan toplantı
- "Maçlara, mitinglere gidenler kendi değer ölçülerini yitirir, kalabalığın akışına kapılırlar." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Gösteri amacıyla veya bir olaya dikkati çekmek için genellikle açık yerlerde yapılan toplantı
- MÜCMEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Özet olarak anlatılmış, kısa ve özlü
-
[sıfat]
Özet olarak anlatılmış, kısa ve özlü