Başında m olan 6 harfli 504 kelime var. M harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da sonu m harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında m bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MAHLAS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Takma ad
-
[isim]
Takma ad
- MEÇHUL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bilinmeyen, bilinmedik
- "Artık demir almak günü gelmişse zamandan / Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Bilinmeyen
-
[isim]
Edilgen fiil
-
[sıfat]
Bilinmeyen, bilinmedik
- MESAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sorunlar
- "... ve şair mesail hakkında da noktainazarlarımız bildirildi." (Atatürk)
-
[isim]
Sorunlar
- MAKBER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mezar, kabir, metfen
- "Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın / Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın." (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Mezar, kabir, metfen
- MANŞET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gömleğin kol ağzına geçirilen, genellikle çift katlı kumaştan yapılan bölüm, kolluk
-
Gazetelerin ilk sayfasına iri puntolarla konulan başlık
- "Gazete manşetlerinden bezmişim, on gün gazete yüzü görmeyeyim." (Haldun Taner)
-
Voleybolda topa vuruş biçimi
-
[isim]
Gömleğin kol ağzına geçirilen, genellikle çift katlı kumaştan yapılan bölüm, kolluk
- MARSIK
-
-
[isim]
Yapılırken iyice yakılmadığından duman ve koku vererek yandığı için baş ağrısı yapan odun kömürü
- "Mangalın üstünde bir boru, marsık kokusu dar sokağı doldurmuş." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Yapılırken iyice yakılmadığından duman ve koku vererek yandığı için baş ağrısı yapan odun kömürü
- MAŞLAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tek parçalı ve kol yerine yarıkları olan bir çeşit kadın üstlüğü
- "Kalın bir Doğu maşlahı giymiş, işlemeli beyaz bir baş örtüsü örtmüştü." (Aka Gündüz)
-
Bazı varlıklı Arapların giydiği ipekten pelerin
-
[isim]
Tek parçalı ve kol yerine yarıkları olan bir çeşit kadın üstlüğü
- MEVHUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Gerçekte olmayıp var sanılan, var diye düşünülen, kuruntuya dayanan, vehmolunmuş
- "Onun mevhum bir büyüklüğe bile tahammülü olamazdı." (Mithat Cemal Kuntay)
-
[sıfat]
Gerçekte olmayıp var sanılan, var diye düşünülen, kuruntuya dayanan, vehmolunmuş
- MİĞFER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaşçıların veya itfaiyecilerin başlarına giydikleri demir başlık, tolga
- "Yollar, dereler taş dipleri, koparılmış apoletler, atılmış miğferler, terk edilmiş silahlarla dolu." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Savaşçıların veya itfaiyecilerin başlarına giydikleri demir başlık, tolga
- MAHZUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sakınca
- "Ne gibi mahzurlar doğurabileceğini görmemezlikten gelmek mümkün değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Engel
-
[isim]
Sakınca
- MESNET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dayanak
-
Mevki, makam
-
[isim]
Dayanak
- MAĞDUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Haksızlığa uğramış (kimse), kıygın
- "Efendiler, asırlardır şarkta mağdur ve mazlum olan milletimiz..." (Atatürk)
-
[sıfat]
Haksızlığa uğramış (kimse), kıygın
- MAYALI
-
-
[sıfat]
İçine maya karıştırılmış
-
Maya ile ekşiyip kabarmış
-
[isim]
Daire şeklinde açılan mayalanmış hamurun, sac veya fırında pişirilmesiyle elde edilen ekmek
-
[sıfat]
İçine maya karıştırılmış
- MENAFİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yararlar, faydalar
-
[isim]
Yararlar, faydalar
- MESİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gezinti yeri, gezilecek yer
-
[isim]
Gezinti yeri, gezilecek yer
- MİHVER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Eksen
- "Bir dolap beygiri gibi bir mihverin etrafında dönüp dolaşarak ağaçları muayene eder, zerzevatları sulardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Konuşulan, yazılan, tartışılan veya düşünülen bir konunun en önemli noktası
- "Biz, onların mihver kelimelerini ve meselelerini âdeta atlayarak geçeriz." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[isim]
Eksen
- MONAKO
- ...
- MANİCİ
- ...
- MAVİLİ
-
-
Üzerinde mavi renk olan
-
Mavi renkte giysi giymiş olan (kimse)
-
Üzerinde mavi renk olan
- MELİKE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kadın hükümdar
- "Loş, esrar dolu ülkesini devre çıkmış bir orman melikesi gibi..." (Refik Halit Karay)
-
Padişah karısı
-
[isim]
Kadın hükümdar