Sonunda lu olan 6 harfli 63 kelime var. LU ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde lu olan kelimeler listesine ya da başında lu olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- POSTLU
-
-
[sıfat]
Postu olan
-
[sıfat]
Postu olan
- BUUTLU
-
-
[sıfat]
Boyutu olan
-
[sıfat]
Boyutu olan
- ODUNLU
- ...
- BOLULU
- ...
- DEFOLU
-
-
[sıfat]
Defosu olan, bozuk, özürlü, kusurlu, ayıplı (kumaş, giysi, mal vb.)
-
[sıfat]
Defosu olan, bozuk, özürlü, kusurlu, ayıplı (kumaş, giysi, mal vb.)
- İYOTLU
- ...
- UYUMLU
-
-
[sıfat]
Uyumu olan, ahenkli, mevzun
- "Kadından anladığı, uyumlu arkadaşlık, çıtkırıldım olmamak, güzel, alımlı olmaktı." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Uyumu olan, ahenkli, mevzun
- BURSLU
-
-
[sıfat]
Burs alan, bursu olan
-
[sıfat]
Burs alan, bursu olan
- KONÇLU
-
-
[sıfat]
Koncu olan
- "Konçlu şosonlarla dolaşan genç kızların yanında, yalınayak çocuklar titreşir caddelerde." (Selim İleri)
-
[sıfat]
Koncu olan
- KROMLU
-
-
[sıfat]
Birleşiminde krom bulunan
-
[sıfat]
Birleşiminde krom bulunan
- KLORLU
-
-
[sıfat]
Birleşiminde klor bulunan
- "Klorlu su."
-
[sıfat]
Birleşiminde klor bulunan
- BORÇLU
-
-
[sıfat]
Borcu olan, borç almış olan, verecekli, medyun
- "Merhumu borçlu yatırmak istemezmişiz elbet." (Yusuf Ziya Ortaç)
- "Dehasını, geçirdiği sara nöbetlerinin şokuna borçlu bulunuyordu." (Haldun Taner)
- "Para muamelelerinden borçlu çıkmıştı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Manevi bir yükümlülük altında bulunan
- "Hayatımı ona borçluyum doğrusu." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Bir şeyi birinin yardımıyla elde etmiş olan
- "Aslında, okumasını da ona borçludur." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Borcu olan, borç almış olan, verecekli, medyun
- KONULU
-
-
[sıfat]
Konusu olan, mevzulu
-
[sıfat]
Konusu olan, mevzulu
- AZOTLU
-
-
[sıfat]
İçinde azot bulunan
- "Azotlu gübre."
-
[sıfat]
İçinde azot bulunan
- SOKULU
-
-
[sıfat]
Sokulmuş olan
- "... tokmağın altındaki kilitte bir sarı pirinç anahtar sokulu idi." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Sokulmuş olarak
-
[sıfat]
Sokulmuş olan
- DOKULU
-
-
[sıfat]
Dokusu olan
-
[sıfat]
Dokusu olan
- UPUSLU
-
-
Çok uslu
- "Yepyeni, ... belden büzmeli dört peşli elbisesi içinde Nina upusludur." (Refik Halit Karay)
-
Çok uslu
- PİPOLU
- ...
- OMUZLU
-
-
[sıfat]
Omzu olan
- "İçeriye orta boylu, geniş omuzlu, iri gövdeli bir adam girdi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Omzu olan
- KUTULU
-
-
[sıfat]
Kutusu olan
-
[sıfat]
Kutusu olan