Sonunda lli olan 7 harfli 32 kelime var. LLİ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde lli olan kelimeler listesine ya da başında lli olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
L L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İL
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BEKİLLİ
- ...
- YEŞİLLİ
-
-
[sıfat]
Yeşili olan
- "Yeşilli kırmızılı kumaş."
-
Yeşil giysi giymiş
- "Yeşilli kadın."
-
[sıfat]
Yeşili olan
- TEYELLİ
-
-
[sıfat]
Teyelle tutturulmuş, teyellenmiş
-
Üzerine teyel atılmış
-
[sıfat]
Teyelle tutturulmuş, teyellenmiş
- HELALLİ
-
-
Nikâhlı (eş)
- "Merasim böyle bitince nikâhlım, başındaki örtüyü utanarak usulca kaldırdı zira artık helallimdi." (Refik Halit Karay)
-
Nikâhlı (eş)
- HAYALLİ
-
-
[sıfat]
Hayali olan
- "Kısır hayalli bir adam olmama rağmen bu düşünce..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Hayali olan
- İSHALLİ
-
-
[sıfat]
İshali olan
-
[sıfat]
İshali olan
- TEMELLİ
-
-
[sıfat]
Herhangi bir nitelikte temeli olan
- "Sağlam temelli bir yapı."
-
Geçici olmayan, sürekli, kalıcı, devamlı, daimî
- "Sermet Muhtar, Akşam gazetesinin temelli imzalarından biri oldu." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[zarf]
(te'melli) Sürekli olarak
-
[zarf]
Büsbütün, tamamen
-
[sıfat]
Herhangi bir nitelikte temeli olan
- MEYİLLİ
-
-
[sıfat]
Bir yana eğimi olan, eğik
- "Ağaçlı tarlaları, tek tük bağ kulübeleri olan arkası meyilli bir arazi." (Halide Edip Adıvar)
-
İlgili, gönül vermiş
-
[sıfat]
Bir yana eğimi olan, eğik
- YALELLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Arapça şarkı
-
[isim]
Arapça şarkı
- VEBALLİ
- ...
- BEDELLİ
-
-
[sıfat]
Bedeli olan, bedel ödenilen
-
[isim]
Bedelci
-
[sıfat]
Bedeli olan, bedel ödenilen
- ŞİMALLİ
- ...
- NİKELLİ
-
-
[sıfat]
Birleşiminde nikel bulunan
-
Nikelle kaplanmış
-
[sıfat]
Birleşiminde nikel bulunan
- CELALLİ
-
-
[sıfat]
Sert ve öfkeli (kimse)
- "İyi ve memnun zamanlarında ne kadar nazikse sıkıldığı, kızdığı vakit de o kadar celalli ve kaba olurdu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Coşkun
- "Bir vakitler kükreyip taşan celalli bir nehirmiş." (Haldun Taner)
-
Hırçın
-
[sıfat]
Sert ve öfkeli (kimse)
- DELİLLİ
- ...
- FOSİLLİ
-
-
[sıfat]
İçinde fosil bulunan
-
[sıfat]
İçinde fosil bulunan
- MUSALLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Beş vakit namazını sürekli olarak kılan
-
[sıfat]
Beş vakit namazını sürekli olarak kılan
- MAHALLİ
- ...
- TESELLİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Avunma, avuntu, avunç
- "Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile / Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Uyanınca işin hakikat olmadığını anlayıp teselli buldu." (Haldun Taner)
- "Ne de olsa kadın kısmı teselli etmesini daha iyi bilirdi." (Haldun Taner)
- "Zehra Hanım, Tevfik'in ebesiydi ve onu çok severdi, arkasını sıvadı, teselli verdi." (Halide Edip Adıvar)
-
Piyangoda büyük ikramiyeyi kaybeden en yakın numaralara yapılan ödeme
- "Teselli ikramiyesi."
-
[isim]
Avunma, avuntu, avunç
- ÇEPELLİ
-
-
[sıfat]
İçinde sap, taş, toprak vb. yabancı madde bulunan
- "Çepelli buğday."
-
[sıfat]
İçinde sap, taş, toprak vb. yabancı madde bulunan