Sonunda le olan 5 harfli 43 kelime var. LE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde le olan kelimeler listesine ya da başında le olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EL, LE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

RAHLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üzerinde kitap okunan, yazı yazılan, bazıları açılıp kapanabilen alçak, küçük masa
    • "İlk defa yeni usul bir rahleye oturtuldum." (Yahya Kemal Beyatlı)

KIBLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bazı ibadetler yerine getirilirken dönülen Kâbe'nin bulunduğu yön
  2. Bulunulan yerden Kâbe'nin bulunduğu yön
    • "Pencereden güneşe bakarak kıbleyi tayin ettikten sonra ellerimi kulaklarıma kaldırdım." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Güneyden esen yel
  4. Sıkıntılı bir durumda yardım umarak başvurulan yer

HAİLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çok acıklı olay
  2. Manzum biçimde yazılmış trajedi

MEHLE

  1. [isim] Kasaplık hayvanların omuz başından çıkan külbastılık veya pastırmalık yumuşak et

BUKLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Küçük lüle durumunda, kıvrımlı saç
    • "Saçlarını arkaya atıp ensesine dökülen buklelerini kabarttı." (Haldun Taner)

ACELE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hızlı yapılan, çabuk, tez, ivedi
    • "Aman, acele etmeli, vakit geçiyor." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Satıcı aceleye getirerek elmanın çürüklerini vermiş."
  2. [zarf] Vakit geçirmeden, tez olarak
    • "Acele bir karar vermek ihtiyacındayım." (Peyami Safa)
    • "Acele etme, konuşuruz, sırası var." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. [isim] Çabuk davranma

ŞÖYLE

  1. [zarf] Şunun gibi, şuna benzer biçimde
    • "O zamanlar, şöyle öğleye doğru otele bir başvurup çamaşır değiştireceği varsa değiştiriyor." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Uyumak şöyle dursun, biraz dinlenmek bile mümkün olmadı."
    • "Hakkında yanlış işlem yapılmıştır. Şöyle ki..."
  2. Şu yolda, şu biçimde, aşağı yukarı
    • "Kendisi lisedeki ilk zamanlarını şöyle anlatmıştı." (Falih Rıfkı Atay)

KİTLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsan topluluğu
    • "Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum." (Halide Edip Adıvar)
  2. Kütle

SUFLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sahnedeki oyunculara, izleyicilere duyurmadan unutulmuş bir sözü veya cümleyi hatırlatma
  2. Un, şeker, yumurta vb. maddelerin muhallebi kıvamına gelinceye kadar çırpılıp pişirilmesiyle yapılan bir tür tatlı

ADALE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kas
    • "Omuz adaleleri gelişmişti." (Çetin Altan)

HAMLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İleri atılma, atılım, saldırış
    • "Karımı diz çöktüğü yerden bir hamlede kaldırarak kucağıma aldım, dışarıya fırlattım." (Refik Halit Karay)
    • "Sinir içindeki kadına o anda hamle etme aptallığını da yapmış ve tokadı yemiş." (Refik Erduran)
  2. Saldırış, savlet
  3. Satrançta ve damada taş sürme işi
  4. Atak (II)

EGALE
...
RÖFLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Saçın değişik tonlarda boyanması
  2. Saçın yansıması, gölge

DİCLE
...
İHALE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İş, mal vb.ni birçok istekli arasından en uygun şartlarla kabul edene verme, eksiltme veya artırma

KULLE

  1. [isim] Büyük bağ evi
    • "Bağdaki ailelerin bütün çocuklarını kulle dışında bir başka evde toplamışlardı." (Tarık Dursun K)

JİKLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Motorlu taşıtların yüksek devirde çalışması için fazla benzin akışını sağlayan alet

İKİLE
...
KELLE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Koyun, kuzu ve keçinin pişirilmiş başı
    • "İşi besbelli acele imiş... Bir koşturur ki sanırsın kelle götürüyor." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Kimi kellesinden olur padişah olayım derken, kimi de yaka paça oturtulur tahtına." (Turan Oflazoğlu)
    • "Kelleyi koltuğun altına almışız, memleketteki pisliği kanımızla temizlemeye karar vermişiz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Atı kimin evinde, kimin elinde bulursa onun kellesini vurduracakmış." (Yahya Kemal)
  2. Ekinlerde başak
    • "Aralarında yaşlı başlı, kelle kulak yerinde, efendiden adamlar da var." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Külçe biçimindeki şeker
    • "Şekerin kellesi yetmiş üç kuruştan satılıyor." (Atilla İlhan)
  4. Baş, kafa

SİNLE

  1. [isim] Mezarlık

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü