Sonunda le olan 4 harfli 38 kelime var. LE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde le olan kelimeler listesine ya da başında le olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EL, LE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YELE

  1. [isim] At, aslan vb. hayvanların ensesinde veya boynunda bulunan uzun kıllar
    • "O aslan yelesine benzer saçlar şimdi süt beyaz olmuş." (Haldun Taner)
  2. Balıklarda sırt yüzgeci

HELE

  1. [bağlaç] Özellikle
    • "O gün gelsin neşemiz tazelensin de gör / Dünyayı hele sen bir barış olsun da gör." (Melih Cevdet Anday)
    • "Hele bak, nasıl çalışıyor."
    • "Hele bir dinlemesin."
  2. "Sonunda" anlamıyla geciken davranışları bildirmek için kullanılan bir söz
  3. Uyarma, korkutma veya söz verme anlatan bir söz
    • "Sınıfını geç hele öyle bir hediye alacağım ki."

MALE
...
ŞULE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alev, yalım
    • "Bütün ordunun kalbini Duatepe'den çıkan kurtuluş şulesi aydınlatmış." (Halide Edip Adıvar)

VALE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İskambil kâğıtlarında oğlan, bacak
  2. Otellerde görevli acemi ve genç eleman

JİLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadınların genellikle bluz üzerine giydikleri yelek biçimindeki giysi

BALE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Belli hafif figürlere, adım atışlara, çoğunlukla sahne düzenine ve müziğe dayalı gösteri türü
  2. Bu tür gösteri yapan sanatçı topluluğu
    • "Devlet Opera ve Balesi."

KİLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Genellikle tahıl ölçmede kullanılan belirli hacimdeki kap, ölçek

GELE

  1. [isim] Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar
    • "Gele atmak."

ÖĞLE

  1. [isim] Gün ortası, öğlen
    • "Ertesi gün öğleye kadar nasıl vakit geçireceğini bilemedi." (Peyami Safa)
  2. Öğle ezanı
  3. Öğle namazı
    • "Öğleyi de kılar, sonra ağıla çıkarım." (Ömer Seyfettin)

BİLE

  1. [bağlaç] Da, de, dahi
    • "Bir damlası bile deniz hakkında bize ilmî bir fikir vermeye yetişir." (Refik Halit Karay)
  2. [zarf] Birlikte
  3. [zarf] Üstelik
    • "Konuşmadılar bile."

ZİLE
...
HİLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birini aldatmak, yanıltmak için yapılan düzen, dolap, oyun, desise, entrika
    • "Gayet basit bir hile ile, saflığından istifade ederek işi başardı." (Refik Halit Karay)
    • "Yarışmaların eski tadı kalmadı Sabri Bey, binbir türlü hile yapıyorlar." (Atilla İlhan)
  2. Çıkar sağlamak için bir şeye değersiz bir şey katma
    • "Bu sütte hile var."

İLLE

  1. [zarf] İlla

KULE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çoğunlukla kare veya silindir biçimindeki yüksek yapı
    • "Şu muazzam kule bir mühendisin hayaliydi." (Orhan Seyfi Orhon)
  2. Cihannüma

ÖYLE

  1. [sıfat] Onun gibi olan, ona benzer
    • "Ben öyle bir şey demedim." (Refik Halit Karay)
    • "Öyle veya böyle, bir amatör, bir heveskâr işte." (Tarık Buğra)
    • "Bana öyle gelirdi ki çocuklar yalnız kışın büyürler." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [zarf] O yolda, o biçimde, o tarzda
    • "... öyle tembel tembel salınışları, birdenbire öyle bir duruşları, arkalarına bir bakışları var ki insanı çileden çıkarıyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. [zarf] O denli, o kadar, o derece
    • "Bugünlerde biraz üzüntü içindeysen de kasavetlenmeyesin öyle." (Osman Cemal Kaygılı)
  4. [ünlem] İçinde "ne, nasıl" vb. sorular bulunan cümlelerin sonuna geldiğinde o cümlede anlatılan şeyin hoş karşılanmadığını veya ona şaşıldığını anlatan bir söz
    • "O ne biçim iş öyle! O nasıl hayvan öyle!"

FULE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Adım aralığı
    • "Şimdi geniş fulelerle bayır aşağı koşarken, aferin be, hamlamamışız, diyordu." (Haldun Taner)

SELE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yayvan, genişçe sepet

PİLE
...
KALE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düşmanın gelmesi beklenilen yollar üzerinde, askerî önem taşıyan şehirlerde, geçit ve dar boğazlarda güvenliği sağlamak için yapılan kalın duvarlı, burçlu, mazgallı yapı, kermen
  2. Satranç tahtasının dört köşesine dikilen, tahtanın bir tarafından diğer tarafına kadar düz olarak boş hanelerde gidebilen kale biçiminde taş
  3. Genellikle bir düşüncenin savunulduğu, sürdürüldüğü yer
  4. Takımla oynanan bazı top oyunlarında topun sokulmasına çalışılan yer

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü