Başında l olan 7 harfli 119 kelime var. L harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde l harfi olan kelimeler listesine ya da sonu l harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında l bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LAMAİZM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Lamacılık
-
[isim]
Lamacılık
- LADENLİ
-
-
[sıfat]
Laden sürmüş olan
- "... yanağı ladenli falcı kadın." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Laden sürmüş olan
- LALEZAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
-
[isim]
Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
- LANETLİ
-
-
[sıfat]
Lanetlenmiş, kargınmış, kargışlı, melun
-
[sıfat]
Lanetlenmiş, kargınmış, kargışlı, melun
- LETONCA
- ...
- LEVAZIM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değişik iş kollarında gerekli olan şeyler, araç ve gereçler
- "Anadolu şehirleri, kasabaları, köyleri harıl harıl levazım gönderdiler." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Gerekli araç ve gereçleri sağlayan büro
- "Hayri Efendi ayakta bekledi, müsteşar kâğıdı okudu, levazım müdürü ile konuştu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Ordunun lojistik hizmetinde bulunan bütün malzeme veya bu malzemeyi sağlayan bölüm
- "Sağlık, levazım gibi geri hizmetlerde çalıştırılıyor, sedye, karavana taşıyorduk." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Değişik iş kollarında gerekli olan şeyler, araç ve gereçler
- LAKAYIT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İlgisiz, aldırmaz, umursamaz, kayıtsız
- "Yüzündeki gülümseyiş geçti, yeniden lakayıt, uzak ve donmuş hâlini takındı." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Onun gözyaşlarına lakayıt kalmak mecburiyetinde bulunuyorum." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
İlgisiz, aldırmaz, umursamaz, kayıtsız bir biçimde
-
[sıfat]
İlgisiz, aldırmaz, umursamaz, kayıtsız
- LADESLİ
- ...
- LAFLAMA
-
-
[isim]
Laflamak işi
-
[isim]
Laflamak işi
- LEYLAKİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Leylak rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "Erguvan göklerin altında sular leylaki." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
[isim]
Leylak rengi
- LÖSEMİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Lösemilerde görülen deri belirtileri
-
[isim]
Lösemilerde görülen deri belirtileri
- LÜGATÇİ
-
-
[isim]
Sözlükçü
-
[isim]
Sözlükçü
- LEĞENÇE
- ...
- LATİFÇE
-
-
[sıfat]
Latif, hoş
- "Soyadı günlerinin latifçe bir hatırası vardır." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Latif, hoş
- LASTEKS
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Kauçuk, ipek, pamuk veya yün karışımı bir tür yapma kumaş
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış olan
- "Lasteks mayo."
-
[isim]
Kauçuk, ipek, pamuk veya yün karışımı bir tür yapma kumaş
- LACEREM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Elbette
-
[zarf]
Elbette
- LAKLAMA
-
-
[isim]
Laklamak işi
-
[isim]
Laklamak işi
- LANSMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tanıtım
-
[isim]
Tanıtım
- LANGIRT
-
-
[isim]
Dikdörtgen masa üzerinde türlü aletleri yönetmek yoluyla küçük topları belirli deliklere sokmak veya bu deliklere girmesini önlemek amacına dayanan oyun
-
[isim]
Dikdörtgen masa üzerinde türlü aletleri yönetmek yoluyla küçük topları belirli deliklere sokmak veya bu deliklere girmesini önlemek amacına dayanan oyun
- LETONYA
- ...