Başında olan 8 harfli 139 kelime var. Kı ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kı olan kelimeler listesine ya da sonu kı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında kı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KIYILMAK

  1. [nsz] Çok ince ve küçük parçalar biçiminde doğranmak
    • "Tütün kıyıldı. Et kıyıldı."
  2. Kıyma işi yapılmak
    • "Zavallıya nasıl kıyıldı?"
  3. Ezilir, kıyılır gibi olmak
    • "Açlıktan içim kıyılıyor."

KIZAKLIK

  1. [isim] Döşeme tahtalarının altına çaprazlama olarak konulan uzun ve yassı direklerden her biri

KILAĞILI

  1. [sıfat] Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı

KIRMASIZ

  1. [sıfat] Kırması bulunmayan

KIRŞEHİR
...
KIVRINTI

  1. [isim] Kıvrım
  2. Kıvrılan yer, dönemeç
    • "Yolun kıvrıntısında."

KIRIKLIK

  1. [isim] Kırık olma durumu
  2. Kırgınlık
    • "Vücudumda daimî bir kırıklık var." (Peyami Safa)
  3. İsteksizlik, güceniklik, kırgınlık

KIVRAMAK

  1. [nsz] Buruşup toplanmak, kıvırcık duruma gelmek
    • "İplik kıvradı."
  2. Hızlı yürümek
  3. Harekete geçmek

KILAĞICI
...
KINALAMA

  1. [isim] Kınalamak işi

KISIKLIK

  1. [isim] Kısık olma durumu

KITLAŞMA

  1. [isim] Kıtlaşmak işi

KILKAPAN

  1. [isim] Kehribar

KISIRLIK

  1. [isim] Kısır olma durumu
    • "Bu çocuksuzluk, bu kısırlık zaten bütün hayatımı zehirleyen bir şey." (Halide Edip Adıvar)
  2. Verimsizlik, akamet

KIZCAĞIZ

  1. [isim] Kendisine karşı şefkat ve acıma duyulan kız
    • "Narin bir kızcağızın yanındaki boş yere sokuldu." (Osman Cemal Kaygılı)

KIŞKIRTI

  1. [isim] Kışkırtma işi
    • "Öfke baldan tatlıdır ve kışkırtılar, en kabız kafalara bile ilham verir, en kilitlenmiş talakatleri açar." (Haldun Taner)

KIZARMAK

  1. [nsz] Kırmızı veya ona yakın bir renk almak
    • "Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi." (Peyami Safa)
  2. Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak
    • "Domatesler kızardı."
  3. Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu yüz kırmızı bir renk almak
    • "Ben utancımdan kulaklarıma kadar kızardım." (Falih Rıfkı Atay)
  4. Yiyecekler tavada kızgın yağ içinde veya ateşte kırmızılaşarak pişmek
    • "Sofrada tarhana çorbası, kızarmış tavuk, bulgur pilavı vardı." (Yahya Kemal)

KIPTİLİK
...
KILAPTAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Pirinç, bakır, kalay vb. madenlerden çekilerek gümüş ve altın yaldız vurulmuş ince metal iplik
  2. Pamuk ipliğine sırma katılarak eğrilmiş iplik
  3. [sıfat] Bu tür iplikten yapılmış

KINLILIK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü