Başında kı olan 8 harfli 139 kelime var. Kı ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kı olan kelimeler listesine ya da sonu kı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KILGISAL
-
-
[sıfat]
Kılgılı, uygulamalı, pratik
-
[sıfat]
Kılgılı, uygulamalı, pratik
- KIZARMAK
-
-
[nsz]
Kırmızı veya ona yakın bir renk almak
- "Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi." (Peyami Safa)
-
Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak
- "Domatesler kızardı."
-
Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu yüz kırmızı bir renk almak
- "Ben utancımdan kulaklarıma kadar kızardım." (Falih Rıfkı Atay)
-
Yiyecekler tavada kızgın yağ içinde veya ateşte kırmızılaşarak pişmek
- "Sofrada tarhana çorbası, kızarmış tavuk, bulgur pilavı vardı." (Yahya Kemal)
-
[nsz]
Kırmızı veya ona yakın bir renk almak
- KIRTIPİL
-
-
[sıfat]
Değersiz, bayağı, yarım yamalak
- "O, kırtıpil yazarların adlarını anmamakla, onları kötülediğine inanır." (Salâh Birsel)
-
[sıfat]
Değersiz, bayağı, yarım yamalak
- KIRITMAK
-
-
[nsz]
Hoş görünmek çabasıyla cilveli davranışlarda bulunmak
- "Biraz kırıttı, çekildi gitti." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[nsz]
Hoş görünmek çabasıyla cilveli davranışlarda bulunmak
- KINALAMA
-
-
[isim]
Kınalamak işi
-
[isim]
Kınalamak işi
- KISIRLIK
-
-
[isim]
Kısır olma durumu
- "Bu çocuksuzluk, bu kısırlık zaten bütün hayatımı zehirleyen bir şey." (Halide Edip Adıvar)
-
Verimsizlik, akamet
-
[isim]
Kısır olma durumu
- KILKIRAN
-
-
[isim]
Saçkıran
-
[isim]
Saçkıran
- KIRKAYAK
-
-
[isim]
Eklem bacaklıların çok ayaklılar sınıfına giren, taşların altında yaşayan, vücudu yuvarlak ve uzun bir böcek (Julus terrestris)
-
Kasık biti
-
[isim]
Eklem bacaklıların çok ayaklılar sınıfına giren, taşların altında yaşayan, vücudu yuvarlak ve uzun bir böcek (Julus terrestris)
- KIYMETLİ
-
-
[sıfat]
Değerli
- "Zamanımızda kıymetli şeylerin muhafazası güçleşti." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Değerli
- KIRINMAK
-
-
[nsz]
Yürürken salınmak
-
Oynamak, raksetmek
-
[nsz]
Yürürken salınmak
- KIRPILMA
-
-
[isim]
Kırpılmak işi
-
[isim]
Kırpılmak işi
- KIYDIRMA
-
-
[isim]
Kıydırmak işi
-
[isim]
Kıydırmak işi
- KIKIRLIK
-
-
[isim]
İçten gülme durumu
-
[isim]
İçten gülme durumu
- KILIFSIZ
-
-
[sıfat]
Kılıfı olmayan veya kılıf içinde bulunmayan
-
[sıfat]
Kılıfı olmayan veya kılıf içinde bulunmayan
- KIBRISLI
- ...
- KIRGIZCA
- ...
- KIRILMAK
-
-
[nsz]
Kırma işine konu olmak, bir veya birçok parçaya ayrılmak
-
Bükülerek kat yeri oluşturmak
-
Savaş, bulaşıcı hastalık sebebiyle çok sayıda insan ölmek
-
[-e]
Birine karşı kırgın duruma gelmek, gücenmek, incinmek
-
Kırgınlık duymak
- "Bana ne oluyor bugün? Donuyorum, her tarafım kırılıyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Soğuk, rüzgâr vb. eski gücü kalmamak, azalmak, yatışmak
-
Cesaret, umut, onur azalmak, yok olmak
- "Kapıdan içeri ilk adımını atınca birdenbire cesareti kırıldı." (Peyami Safa)
-
[-den]
Ağaç, dal üzerinde meyve, çiçek, yaprak çok olmak
-
Saydam bir ortamdan başka bir saydam ortama geçen bir ışın, doğrultu değiştirmek
-
[nsz]
Kırma işine konu olmak, bir veya birçok parçaya ayrılmak
- KIRKINCI
-
-
[sıfat]
Kırk sayısının sıra sıfatı, sırada otuz dokuzuncudan sonra gelen
-
[sıfat]
Kırk sayısının sıra sıfatı, sırada otuz dokuzuncudan sonra gelen
- KISTIRIŞ
- ...
- KIVRIMLI
-
-
[sıfat]
Kıvrımı olan
-
[sıfat]
Kıvrımı olan