Başında küçük olan 10 kelime var. Küçük ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde küçük olan kelimeler listesine ya da sonu küçük ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında küçük bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KÜÇÜKÇEKMECE
KÜÇÜKLEŞMEK
KÜÇÜKLEŞME, KÜÇÜKSEMEK
KÜÇÜKSEME
KÜÇÜKAYI, KÜÇÜKBAŞ, KÜÇÜKLÜK
KÜÇÜKÇE
KÜÇÜK
K K Ç Ü Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
KÜÇÜK
3 Harfli Kelimeler
ÇÜK
2 Harfli Kelimeler
ÜÇ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KÜÇÜKÇEKMECE
- ...
- KÜÇÜKLEŞMEK
-
-
[nsz]
Değerini yitirmek
-
[nsz]
Değerini yitirmek
- KÜÇÜKLEŞME
-
-
[isim]
Küçükleşmek işi
-
[isim]
Küçükleşmek işi
- KÜÇÜKSEMEK
-
-
[-i]
Küçümsemek
-
[-i]
Küçümsemek
- KÜÇÜKSEME
- ...
- KÜÇÜKLÜK
-
-
[isim]
Küçük olma durumu
-
İnsana yakışmayacak, insanın değerini azaltacak davranış
- "Ondan böyle bir küçüklük beklenmez."
-
[isim]
Küçük olma durumu
- KÜÇÜKAYI
- ...
- KÜÇÜKBAŞ
-
-
[isim]
Kasaplık hayvanlardan koyun ve keçiye verilen ortak ad
-
[isim]
Kasaplık hayvanlardan koyun ve keçiye verilen ortak ad
- KÜÇÜKÇE
-
-
[sıfat]
Biraz küçük
-
[sıfat]
Biraz küçük
- KÜÇÜK
-
-
[sıfat]
Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı
- "Bir aralık başımın üstünde kartaldan küçük, atmacadan büyük yırtıcı kuşlardan birinin döndüğünü gördüm." (Memduh Şevket Esendal)
- "Aslarda o küçük dağları ben yarattım diyen heybet ... varken ... o güdük, o boynu bükük konçinalar onlara bir türlü el kaldıramıyorlar." (Haldun Taner)
- "Kimsenin yanında küçük düşmeni istemem." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Handan'ı küçük düşürdüğünü, asıl suçun da bu olduğunu kabul etmişti." (Tarık Buğra)
-
Yaşı daha az olan
- "Ortanca ve küçük ablalar ... beni, arabanın beklediği sokağa indirdiler." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Protokol kaidelerini, çok zaman, bir yana atıp küçükle küçük, büyükle büyük olmasını biliyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Niceliği az olan
- "Kimseden en küçük bir alaka görmüyordum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Niteliği aşağı olan, bayağı
- "Küçük adam."
-
Geri aşamada
- "Küçük bir memur."
-
Değersiz, önemsiz
- "Bu iyi temiz, sıhhatli, küçük insanların uykusu bambaşka bir şey." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kısık, parlak olmayan (ses)
- "Küçük, tatlı bir sesle kovboy şarkıları söyledi." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Makam, rütbe, derece bakımından daha aşağı olan kimse
-
[isim]
Küçük abdest
-
[sıfat]
Boyutları, benzerlerininkinden daha ufak olan, büyük karşıtı