Başında kö olan 8 harfli 55 kelime var. Kö ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kö olan kelimeler listesine ya da sonu kö ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
K Ö Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ÖK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KÖPÜKSÜZ
-
-
[sıfat]
Köpüğü olmayan, köpüklenmemiş
- "Köpüksüz kahve."
-
[sıfat]
Köpüğü olmayan, köpüklenmemiş
- KÖKLEMEK
-
-
[-i]
Ağaç veya bitkiyi kökü ile birlikte topraktan çıkarmak, kökertmek
-
Toprakta kalan bitki köklerini ayıklamak
-
Bağ çubuklarını veya fidanları köklendirip dikmek
-
Minder, şilte vb.nin iki yüzünü yer yer dikişlerle tutturmak
-
İnce saç örgülerinden birkaçını yeniden bir arada örmek
-
Motorlu araçlarda gaz pedalına sonuna kadar basmak
-
[-i]
Ağaç veya bitkiyi kökü ile birlikte topraktan çıkarmak, kökertmek
- KÖZLEMEK
-
-
[-i]
Et, sebze, meyve, hamur vb.ni köz üzerinde pişirmek
-
[-i]
Et, sebze, meyve, hamur vb.ni köz üzerinde pişirmek
- KÖSTEKLİ
-
-
[sıfat]
Kösteği olan
- "Köstekli saatini çıkarıp bakan ırgatbaşı işçileri yirmi beş dakika fazla çalıştırmış olduğunu gördü." (Haldun Taner)
-
Ayağına köstek vurulmuş olan
-
[sıfat]
Kösteği olan
- KÖYCÜLÜK
-
-
[isim]
Köy sorunları ile ilgilenme anlayışı veya köyü kalkındırma çalışması
- "Köycülük kollarında gecemi gündüzüme kattım." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Köy sorunları ile ilgilenme anlayışı veya köyü kalkındırma çalışması
- KÖKENSİZ
-
-
[sıfat]
Kökeni olmayan
-
[sıfat]
Kökeni olmayan
- KÖKTENCİ
-
-
Köktencilikten yana olan, köktencilik yanlısı olan, radikal
-
Köktencilikten yana olan, köktencilik yanlısı olan, radikal
- KÖFTEHOR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[ünlem]
"Köfte yiyen" anlamında olmakla birlikte sevgiyle karışık azarlama sözü
- "Gel buraya bakayım, köftehor! Senin onlar arasında işin yok." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[ünlem]
"Köfte yiyen" anlamında olmakla birlikte sevgiyle karışık azarlama sözü
- KÖPÜRTÜŞ
-
-
[isim]
Köpürtme işi veya biçimi
-
[isim]
Köpürtme işi veya biçimi
- KÖRPELİK
-
-
[isim]
Körpe olma durumu, tazelik, taravet
- "O zaman yüzünün çocuklara mahsus körpeliği masuniyetle birleşmişti." (Peyami Safa)
-
[isim]
Körpe olma durumu, tazelik, taravet
- KÖKLENİŞ
-
-
[isim]
Köklenme işi veya biçimi
-
[isim]
Köklenme işi veya biçimi
- KÖŞEBAŞI
-
-
[isim]
Bir sokağın başka bir sokakla veya caddeyle kesiştiği yer
- "Şu iki köşebaşı arasında senelerden beri ne hatıralar?" (Peyami Safa)
- "Amatör diplomatlar, küme küme köşebaşlarını tutmuş ve bozgunculuk propagandasına girmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Önemli makam
-
[isim]
Bir sokağın başka bir sokakla veya caddeyle kesiştiği yer
- KÖRLETİŞ
-
-
[isim]
Körletme işi veya biçimi
-
[isim]
Körletme işi veya biçimi
- KÖRLENİŞ
-
-
[isim]
Köreliş
-
[isim]
Köreliş
- KÖRELTME
-
-
[isim]
Köreltmek işi
-
[isim]
Köreltmek işi
- KÖPRÜCÜK
-
-
[isim]
Küçük köprü
-
[isim]
Küçük köprü
- KÖZLEŞME
-
-
[isim]
Közleşmek işi
-
[isim]
Közleşmek işi
- KÖRELMEK
-
-
[nsz]
Keskinliğini yitirmek
- "Bıçak köreldi."
-
Suyu çekilmek
- "Kuyu köreldi."
-
Ateş veya ışık sönecek duruma gelmek
-
Değer, önem veya yeteneğini yitirmek
-
Soyu tükenmek
- "Bu aile köreldi."
-
Bir organ beslenemeyerek küçülmek, dumura uğramak
-
[nsz]
Keskinliğini yitirmek
- KÖRLEMEK
- ...
- KÖRLETME
-
-
[isim]
Körletmek işi
-
[isim]
Körletmek işi