Başında kok olan 8 harfli 14 kelime var. Kok ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kok olan kelimeler listesine ya da sonu kok ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kok bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
K K O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
KOK
2 Harfli Kelimeler
OK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KOKETLİK
-
-
[isim]
Koket olma durumu
- "Sesi yine tatlılaşıyor, kıyafetine, tavırlarına bir koketlik geliyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Koket olma durumu
- KOKURDAN
-
-
[isim]
Kalkerli ve karstik özelliği ağır basan yerlerde çukurlukları bol, engebeli arazi
-
[isim]
Kalkerli ve karstik özelliği ağır basan yerlerde çukurlukları bol, engebeli arazi
- KOKUTMAK
-
-
[-i]
Hoş olmayan bir koku bırakmak
- "Sigara elimi kokuttu."
-
Bozulup kokmasına neden olmak, kokuşturmak
- "Eti kokutmak."
-
Bir işi uzatarak çıkmaza sokmak
-
[-i]
Hoş olmayan bir koku bırakmak
- KOKİMBİT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Hidratlı doğal demir sülfat
-
[isim]
Hidratlı doğal demir sülfat
- KOKLAYIŞ
-
-
[isim]
Koklama işi veya biçimi
-
[isim]
Koklama işi veya biçimi
- KOKAİNCİ
-
-
[isim]
Kokain üreten, içen veya satan kimse
-
[isim]
Kokain üreten, içen veya satan kimse
- KOKOTLUK
- ...
- KOKLAMAK
-
-
[-i]
Kokusunu duymak için bir şeyi burnuna yaklaştırmak veya bir yerin havasını içine çekmek, koku almak
- "Köpekler, yılanın parçalarını kokluyor, yemek istemiyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Kokusunu duymak için bir şeyi burnuna yaklaştırmak veya bir yerin havasını içine çekmek, koku almak
- KOKLATMA
-
-
[isim]
Koklatmak işi
-
[isim]
Koklatmak işi
- KOKLAŞMA
-
-
[isim]
Koklaşma işi
-
[isim]
Koklaşma işi
- KOKARTLI
-
-
[sıfat]
Kokardı olan (kimse)
- "FİFA kokartlı hakem."
-
[sıfat]
Kokardı olan (kimse)
- KOKOŞLUK
- ...
- KOKOZLUK
-
-
[isim]
Parasız, züğürt olma durumu
- "O kokozluktan, züğürtlükten hiç kurtulamamıştır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Parasız, züğürt olma durumu
- KOKUŞMAK
-
-
[nsz]
Çürüyüp bozularak kötü bir koku çıkarmak, kokmak, taaffün etmek
- "Çöpler kokuşmuş."
-
Kişi, toplum vb. bozularak özelliğini yitirmek, tefessüh etmek
-
Koklaşmak
- "Öpüşürken, kokuşurken çıkageldi kocası..." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Çürüyüp bozularak kötü bir koku çıkarmak, kokmak, taaffün etmek