Sonunda klı olan 8 harfli 42 kelime var. KLI ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde klı olan kelimeler listesine ya da başında klı olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

I K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KIL

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

OKUNAKLI

  1. [sıfat] Açık ve düzgün harflerle yazılmış, kolaylıkla okunabilen (yazı)
    • "Eksik olmasın, bizim vergi dairelerinden okunaklı makbuz alınmaz." (Burhan Felek)

KAYMAKLI

  1. [sıfat] Kaymağı olan
    • "Kaymaklı süt."
  2. Üzerine veya içine kaymak konulmuş olan
    • "Kaymaklı çileği yarına kalmaz bahanesiyle tüketti." (Refik Halit Karay)

VARLIKLI

  1. [sıfat] Malı mülkü olan, zengin (kimse)
    • "Sonra telefona giderek kibar ve varlıklı insanlara has bir şive ile köşkten otomobili istetti." (Haldun Taner)

TOPRAKLI

  1. [sıfat] İçine toprak karışmış
  2. Ekecek toprağı olan (köylü)

OTURAKLI

  1. [sıfat] Sağlam, gösterişli
    • "Çoğu dört köşe, kalın, oturaklı olan Arap üslubu minareler o ruhaniliği vermez." (Refik Halit Karay)
  2. Yerinde sağlam duran
  3. Yerinde ve sırasında söylenen, çarpıcı (söz)
  4. Saygı uyandıran, ağırbaşlı (kimse)
    • "Seçmenleriniz sizin daha bir oturaklı, daha bir ağırbaşlı, daha bir ölçülü olmanızı isterler." (Haldun Taner)

KOLÇAKLI
...
KILÇIKLI

  1. [sıfat] Kılçığı olan
    • "Kaşık adası bilek kalınlığında, mor kılçıklı, yarım metre uzunluğunda zarganalarla doludur." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Pürüzlü, çapraşık, karışık
    • "Bu iş pek kılçıklı, içinden nasıl çıkılır?"

YAŞMAKLI

  1. [sıfat] Yaşmak örtünmüş
    • "Muslin yaşmaklı sultanlar, yaldızlı arabalar Beyoğlu'nda piyasa ediyorlar." (Aka Gündüz)

ŞIRNAKLI
...
BOĞMAKLI

  1. [sıfat] Boğmakları olan

LEYLAKLI
...
REVNAKLI

  1. [sıfat] Revnakı olan, renkli, popüler, göz alıcı olan
    • "O devrin en revnaklı bir şahsiyeti idi." (Yahya Kemal Beyatlı)

KALPAKLI

  1. [sıfat] Kalpak giymiş
    • "O üç kişinin yanı başındaki masaya kalpaklı, poturlu bir adam geldi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KURSAKLI

  1. [sıfat] Kursağı olan
    • "Kursaklı düdük."
  2. Guatr hastalığı olan (kimse)

KIYMIKLI

  1. [sıfat] Üzerinde veya içinde kıymık bulunan
    • "Kıymıklı tahta."

YASTIKLI

  1. [sıfat] Yastığı olan, içinde yastık bulunan
    • "Banyolu, yatağı kuş tüyü yastıklı bir oda bulacaksın." (Sait Faik Abasıyanık)

ÇIKRIKLI

  1. [sıfat] Çıkrığı olan
    • "Bahçede bir de çıkrıklı kuyu olacak." (Sait Faik Abasıyanık)

TIRNAKLI

  1. [sıfat] Tırnağı olan
    • "Kurban edilecek hayvanların iki tırnaklı olması lazımdır." (Burhan Felek)

KUNDAKLI

  1. [sıfat] Kundağı olan, kundağa sarılmış olan

RASTIKLI

  1. [sıfat] Rastık sürülmüş olan (kaş veya saç)
    • "Kaşları rastıklı taze, tatlı bir gözle şimdi kendilerine yaklaşmış askeri süzdü." (Sait Faik Abasıyanık)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü