Başında ker olan 7 harfli 13 kelime var. Ker ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ker olan kelimeler listesine ya da sonu ker ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ker bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ERK, KER
2 Harfli Kelimeler
EK, ER, KE, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KEREVİT
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kabuklular sınıfından, çamurlu tatlı sularda yaşayan bir eklem bacaklı, tatlı su ıstakozu, karavide (Potamobius fluviatilis)
-
[isim]
Kabuklular sınıfından, çamurlu tatlı sularda yaşayan bir eklem bacaklı, tatlı su ıstakozu, karavide (Potamobius fluviatilis)
- KERTMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin kenarında kertik açmak, çentmek
-
Sertçe sürtünmek
- "Kayık rıhtımı kerterek geçti."
-
[-i]
Bir şeyin kenarında kertik açmak, çentmek
- KERİZCİ
-
-
[isim]
Çalgıcı
-
Hile yapan oyuncu
-
[isim]
Çalgıcı
- KEREVİZ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Maydanozgillerden, kökleri ve yaprakları sebze olarak kullanılan kokulu bir bitki (Apium graveolens)
-
[isim]
Maydanozgillerden, kökleri ve yaprakları sebze olarak kullanılan kokulu bir bitki (Apium graveolens)
- KEREMPE
-
-
[isim]
Denize doğru uzanan taşlık burun
-
Dağın en yüksek yeri
-
[isim]
Denize doğru uzanan taşlık burun
- KEREMLİ
- ...
- KEREVET
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan, tahtadan seki, sedir, peyke
- "Bir kenarda tahta kerevet biçimli bir şey duvara dayanmış duruyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan, tahtadan seki, sedir, peyke
- KERHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Genelev
- "Hani ev bark, hani çoluk çocuk / Ne geçti elime bu hayatın / Meyhanesinde, kerhanesinde?" (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[isim]
Genelev
- KERESTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tomrukların boyuna biçilmesiyle elde edilen ve marangozlukla inşaatta kullanılan nitelikli ağaç
- "Dağdan kestim kereste / Kuş besledim kafeste." (Halk türküsü)
-
Ayakkabı yapımında kullanılan gereç
-
Kaba saba kimse, kalas
- "Gözünü oyarım vallahi kereste!" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Tomrukların boyuna biçilmesiyle elde edilen ve marangozlukla inşaatta kullanılan nitelikli ağaç
- KERRAKE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnce softan hafif ve dar bir üstlük
-
[isim]
İnce softan hafif ve dar bir üstlük
- KERATİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tırnak, boynuz, kıl gibi üst deri ürünü olan yapıları oluşturan proteinli madde
-
[isim]
Tırnak, boynuz, kıl gibi üst deri ürünü olan yapıları oluşturan proteinli madde
- KERAHET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İğrenme, tiksinme
-
[isim]
İğrenme, tiksinme
- KERAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı durum
- "Babamın, mucize ve keramet kıssaları olarak bize anlattığı şeyler bu çeşit gülünç ve çocukça masallardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Kerameti kendinden menkul şeyhler gibi bu armağanlar onların eksik olan kabiliyetlerinin bir çeşit icazeti oluyor." (Haldun Taner)
-
Olağanüstü durum
-
[isim]
Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı durum