Başında kav olan 8 harfli 35 kelime var. Kav ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kav olan kelimeler listesine ya da sonu kav ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında kav bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KAV

2 Harfli Kelimeler

AK, AV

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KAVLAMAK

  1. [nsz] Kabarıp dökülmek, soyulmak

KAVLATMA

  1. [isim] Kavlatmak işi

KAVRAMCI
...
KAVAFİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ucuz, özenmeden yapılmış ayakkabı, kemer, cüzdan vb. ürünler

KAVURMAÇ

  1. [isim] Kavrulmuş buğday

KAVMİYAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Etnografya

KAVRANMA

  1. [isim] Kavranmak işi

KAVASLIK

  1. [isim] Kavas olma durumu veya kavasın görevi
    • "Lalalık, kavaslık derecelerinden kalfalık payesine yükseldiği bir sırada İsmail'in oğlu yanından uzaklaştırıldı, gitti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

KAVATLIK

  1. [isim] Pezevenklik

KAVRAYIŞ

  1. [isim] Kavrama, anlama, algılama yetisi
  2. Motorlu araçlarda lastiğin tam olarak yolu kavraması
  3. Bir algının doğrudan doğruya kavranması

KAVKISIZ

  1. [sıfat] Kavkısı olmayan

KAVLAŞMA

  1. [isim] Kavlaşmak işi

KAVLETME

  1. [isim] Kavletmek işi

KAVUŞTAK

  1. [isim] Nakarat

KAVRULUŞ

  1. [isim] Kavrulma işi veya biçimi

KAVZAMAK

  1. [-i] Sıkı tutmak, kavramak
  2. Korumak, muhafaza etmek

KAVGASIZ

  1. [sıfat] Kavgası olmayan
    • "Kavgasız bir toplantı."
  2. Çatışma, kavga olmadan
    • "Kavgasız yaşıyorlar."

KAVRULMA

  1. [isim] Kavrulmak işi

KAVUKSUZ
...
KAVUŞMAK

  1. [-e] Ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek
    • "Biz 1923'te bir Mustafa Kemal'e kavuşmasaydık, gelecek zamanlara doğru yollarımızı tıkayan aşılmaz setleri yıkamazdık." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek
    • "Vakitsiz kötürümleşen ruh, onun mucizesiyle ısındı, kımıldandı, doğruldu; bir sağlığa kavuşuyordu." (Ruşen Eşref Ünaydın)
  3. Katılmak
    • "Fırat ve Dicle gibi yan yana akıyorlar, sonra birbirine kavuşuyorlar." (Yahya Kemal Beyatlı)
  4. [nsz] Bir araya gelmek, birleşmek
    • "Ceketin önü kavuşmuyor."
  5. [nsz] Güneş batmak
  6. Varmak, ulaşmak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü