Başında kan olan 5 harfli 13 kelime var. Kan ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kan olan kelimeler listesine ya da sonu kan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında kan bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KAN

2 Harfli Kelimeler

AK, AN

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KANİŞ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Uzun, kıvırcık tüylü bir cins köpek
    • "Köpek siyah beyaz karışık uzun tüylü bir kaniş, kedi kaplan postlu, yeşil gözlü bir tekir." (Ömer Seyfettin)

KANIŞ

  1. [isim] Kanı, kanaat
  2. Aldanış, kanma

KANKA

  1. [isim] Kan kardeşi

KANIK

  1. [sıfat] Kanaatkâr
  2. Tokgözlü

KANCA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Bir şey çekmeye yarar, ucu çengelli demir çubuk

KANLI

  1. [sıfat] Kan bulaşmış
    • "Kanlı eğeyi mi saklamışlardı, başka bir delil mi?" (Refik Halit Karay)
    • "Ananın kanlısı olmak, ölünceye kadar ateşten gömlek giymektir." (Yahya Kemal)
  2. Kanı olan
  3. Kan dökülmesine neden olan
    • "Bu savaş çok kanlı olacak, beyler." (Tarık Buğra)
  4. İsteyerek kan dökmüş olan (kimse), hunriz, katil
  5. Kanlanmış olan
    • "Kanlı göz."
  6. Kan davasında taraf olan
    • "Oğlumun kanlısı Abbas kâfiri değil, oğlumun kanlısı Esme'dir." (Yahya Kemal)
  7. Kanı yoğun olan, demevi
    • "Kanlı adam."

KANMA

  1. [isim] Kanmak işi

KANUN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yasa
    • "Ben bir gazeteciyim. Kanunları çiğnemişsem bu ülkenin savcıları gerekeni yaparlar." (Ahmet Ümit)
    • "Kanun yoluyla faizcilik yapan bankalar tutmuştur iki yanı." (Necati Cumalı)
  2. Geçerli olan kural
    • "Dünyanın en büyük kanunu, nefsini müdafaa ve muhafaza etmek için karnını doyurmaktır." (Abdülhak Şinasi Hisar)

KANTO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Tuluat tiyatrolarında oyundan önce genellikle kadın sanatçıların şarkı söyleyip dans ederek yaptığı gösteri
    • "Eski bir dolabın kırık aynası karşısında 'Telgrafın Telleri'ni söyler, kırıta kırıta kanto oynardı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bu gösteri sırasında söylenen şarkı

KANAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu
    • "Süveyş Kanalı."
    • "Panama Kanalı."
  2. Telefon, telgraf, televizyon vb. araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat
  3. Tahtanın liflerine dik yönde açılan kırlangıç kuyruğu biçimli girinti
  4. İçinden damar, sinir veya bir sıvı geçen yol
  5. İki kıyı arasındaki dar ve derin deniz
    • "Mozambik Kanalı."

KANON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Eşit aralıklarla ilerleyen ancak birlikte değil, art arda duyulan iki veya daha çok sesin birbirini sürekli taklit etmesiyle oluşan bütün

KANIT

  1. [isim] Bir şeyin doğruluğu, gerçekliği konusunda kanaat verici belge, delil, iz
    • "Kanıtı gazetenin ikinci sayfasındaki damızlık haberiydi." (Çetin Altan)
  2. Anlaşmazlık konusu olan şeyde, yargıcın kanılarını oluşturan şey, delil
  3. Sonurguya ulaşan bir uslamlamanın dayandığı gerçek, delil

KANAT

  1. [isim] Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ
    • "Kuşun kanatlarını kısıp bir taş parçası gibi yere süzüldüğü gözümün önündedir." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Bazı işsiz güçsüz takımı, beş para etmez yapılara kanat gererek kendilerini tatmin etme girişimindeler." (Aydın Boysan)
    • "Yazarları, ressamları, müzikçileri kanatlarının altına alan krallar, padişahlar elbette hesaba sığmaz." (Salâh Birsel)
  2. Balıklarda yüzgeç
  3. Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey
  4. Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı
    • "Bir müddet kapı kanatlarının kenarlarını okşarcasına yokladı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  5. Yan, taraf
    • "Perde kanadı."
  6. Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri
    • "Partinin sol kanadı."
  7. Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol
    • "Yel değirmeni kanadı."
    • "Pervane kanadı."
  8. Angıç
  9. Savaş düzenindeki ordunun iki yanından her biri, cenah
    • "Ordunun sağ kanadı."
  10. Futbol, hentbol vb. takım oyunlarında hücum hattının sağ ve sol uçlarında yer alan oyuncular

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü