Başında ka olan 6 harfli 248 kelime var. Ka ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ka olan kelimeler listesine ya da sonu ka ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ka bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KALKER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kireç taşı
-
[isim]
Kireç taşı
- KAZİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Önerme
-
[isim]
Önerme
- KANVAS
- ...
- KATMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin içine, üstüne veya yanına, niteliğini değiştirmek veya niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak, ilave etmek
- "Sirkeye su katmak."
-
Bir araya getirmek
- "Fadime, bu yavru bolluğu arasında kuzuları çocuklara ve çocukları kuzulara katarak en olgun bir saadet içinde yaşamış." (Halide Edip Adıvar)
-
Birlikte göndermek
- "Kafileye muhafız katmak."
-
Döllenmeyi sağlamak için erkek hayvanı dişinin yanına salmak
-
[-i]
Bir şeyin içine, üstüne veya yanına, niteliğini değiştirmek veya niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak, ilave etmek
- KAZILI
- ...
- KARMAÇ
-
-
[isim]
Yapı işlerinde harcı karmaya yarayan alet
-
[isim]
Yapı işlerinde harcı karmaya yarayan alet
- KAHHAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kahredici, kahreden, yok edici
- "İsviçre Alpleri'nde geceleri kahhar bir karanlık bastırıyor." (Atilla İlhan)
-
Her şeyi yok eden (Tanrı)
-
[sıfat]
Kahredici, kahreden, yok edici
- KAŞMER
-
-
[isim]
Maskara, soytarı
-
[isim]
Maskara, soytarı
- KANMAK
-
-
[-e]
Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
-
Tatlı sözlere aldanmak
-
Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymak
- "Siz bile bu şekil, renk, koku zenginliğine kanmış ve yorulmuş ruhunuzla..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yetinmek, iktifa etmek
- "Odalarının keçeleri üstüne serilmiş seccadelerde bazen namaz kılmakla kanmayarak çoraplarını çıkarır." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[-e]
Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
- KARACI
-
-
Kara kuvvetlerine bağlı (subay, astsubay veya er)
-
Kara kuvvetlerine bağlı (subay, astsubay veya er)
- KARGIN
-
-
[isim]
Eriyen karların oluşturduğu akarsu
-
Karla karışık yağan yağmur
-
[isim]
Eriyen karların oluşturduğu akarsu
- KABİLE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Boy (II)
-
[isim]
Boy (II)
- KAOTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Karmakarışık, altüst olmuş
-
[sıfat]
Karmakarışık, altüst olmuş
- KARALI
-
-
[sıfat]
Karası (II) olan
-
Üzeri kalemle karalanmış
-
[sıfat]
Karası (II) olan
- KASKET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle erkeklerin giydiği, önü siperli başlık
-
[isim]
Genellikle erkeklerin giydiği, önü siperli başlık
- KAVARA
-
-
[isim]
Balı alınmış petek
-
Kovanda özellikle kış aylarında arıların yemesi için bırakılan bal
-
[isim]
Balı alınmış petek
- KAMERA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
-
Bu alet ile görüntüyü kaydeden kimse
-
[ünlem]
Bir çekime başlanırken, yönetmenin alıcıyı çalıştırmaları için verdiği buyruk
-
[isim]
Görüntülerin filme alınmasını sağlayan alet, alıcı
- KAYKAÇ
- ...
- KARAFA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Uzun boyunlu, kulpsuz küçük rakı sürahisi
- "Garson gel şu karafayı doldur." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Uzun boyunlu, kulpsuz küçük rakı sürahisi
- KASACI
-
-
[isim]
Veznedar, vezneci
-
[isim]
Veznedar, vezneci