Başında kaçı olan 30 kelime var. Kaçı ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kaçı olan kelimeler listesine ya da sonu kaçı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kaçı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KAÇINILMAZLIK
KAÇINGANLIK
KAÇIMSAMAK, KAÇINILMAZ, KAÇIRILMAK, KAÇIŞILMAK
KAÇIMSAMA, KAÇIRILMA, KAÇIRTMAK, KAÇIŞILMA
KAÇIKLIK, KAÇILMAK, KAÇIMSAR, KAÇINGAN, KAÇINMAK, KAÇIRMAK, KAÇIRTMA, KAÇIŞMAK
KAÇIKÇA, KAÇILMA, KAÇINCI, KAÇINIK, KAÇINMA, KAÇINTI, KAÇIRIŞ, KAÇIRMA, KAÇIŞMA
KAÇIK, KAÇIŞ
KAÇI
A I K Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
AÇIK, AÇKI, ÇAKI, KAÇI
3 Harfli Kelimeler
AÇI, AKI, ÇAK, KAÇ, KIÇ
2 Harfli Kelimeler
AÇ, AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAÇINILMAZLIK
-
-
[isim]
Kaçınılmaz olma durumu
-
[isim]
Kaçınılmaz olma durumu
- KAÇINGANLIK
-
-
[isim]
Geri durma, isteksiz davranma
-
Kaçıngan olma durumu
- "Bizim sosyeteye karşı bu kaçınganlığımız, kasabada ve hatta vilayette bir parça dedikoduya sebep olmuştu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Geri durma, isteksiz davranma
- KAÇIRILMAK
-
-
[nsz]
Kaçırma işi yapılmak veya kaçırma işine konu olmak
-
[nsz]
Kaçırma işi yapılmak veya kaçırma işine konu olmak
- KAÇIŞILMAK
-
-
[nsz]
Kaçışma işine konu olmak
-
[nsz]
Kaçışma işine konu olmak
- KAÇIMSAMAK
-
-
[-den]
Bir işi yapmamak için sözde nedenler ileri sürmek
-
[-den]
Bir işi yapmamak için sözde nedenler ileri sürmek
- KAÇINILMAZ
-
-
[sıfat]
İstek ve irade dışında olan
- "Silahlı kuvvet kullanılmasına derhâl karar verilmesinin kaçınılmaz olması hâlinde Cumhurbaşkanı da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılmasına karar verebilir." (Anayasa)
-
[sıfat]
İstek ve irade dışında olan
- KAÇIMSAMA
-
-
[isim]
Kaçımsamak işi
-
[isim]
Kaçımsamak işi
- KAÇIRILMA
-
-
[isim]
Kaçırılmak işi
-
[isim]
Kaçırılmak işi
- KAÇIRTMAK
-
-
[-i]
Kaçırma işini yaptırmak
-
Birinin kaçırılmasına sebep olmak
-
[-i]
Kaçırma işini yaptırmak
- KAÇIŞILMA
-
-
[isim]
Kaçışılmak durumu
-
[isim]
Kaçışılmak durumu
- KAÇIMSAR
-
-
[sıfat]
Kaçamak yolu arayan, kaçamağa sapan
-
[sıfat]
Kaçamak yolu arayan, kaçamağa sapan
- KAÇINMAK
-
-
[-den]
Herhangi bir işi yapmaktan veya özverili davranmaktan geri durmak, imtina etmek
- "Dargın çıkan sesinde bir şeyden kaçınan, lüzumsuz bir sakınca anlamı sezdi." (Halide Edip Adıvar)
-
[-den]
Herhangi bir işi yapmaktan veya özverili davranmaktan geri durmak, imtina etmek
- KAÇIRTMA
-
-
[isim]
Kaçırtmak işi
-
[isim]
Kaçırtmak işi
- KAÇINGAN
-
-
[sıfat]
Geri duran, girişken olmayan, insan içine girmek istemeyen, insanlardan kaçan, çekingen
-
[sıfat]
Geri duran, girişken olmayan, insan içine girmek istemeyen, insanlardan kaçan, çekingen
- KAÇIŞMAK
-
-
[nsz]
Hep birden kaçıp çeşitli yönlere dağılmak
- "Öteki çocuklar çil yavrusu gibi kaçışmış, her biri bir deliğe girmişti." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[nsz]
Hep birden kaçıp çeşitli yönlere dağılmak
- KAÇIKLIK
-
-
[isim]
Kaçık olma durumu
-
Delice, kaçıkça davranış
-
[isim]
Kaçık olma durumu
- KAÇILMAK
-
-
Kaçma işi yapılmak
-
Çekilmek, savulmak
- "Kaçılın, araba geliyor."
-
Kaçma işi yapılmak
- KAÇIRMAK
-
-
[-i]
Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak
-
Bir işi belirlenen zamanda yapamamak
- "Maçı kaçırdım."
-
[nsz]
Zor kullanarak yanında götürmek
- "Kız kaçırmak."
-
Bir daha ele geçmemek üzere yitirmek
- "Fırsatı kaçırdım."
-
Yararlanamamak
- "Penaltıyı kaçırdı."
-
Gitmek, kaçmak zorunda bırakmak
- "Söylene söylene adamı kaçırdı."
-
[-den]
Çalmak, kimsenin haberi olmadan götürmek, aşırmak
- "İcradan eşya kaçırdılar."
-
[nsz]
Yasal olmayan yoldan bir ülkeye mal sokmak veya çıkarmak
- "Uyuşturucu kaçırmak."
-
[nsz]
Ölçüyü, sınırı aşmak, fazlasına gitmek
- "Kulübün yemeğinde biraz fazlaca kaçırmıştım." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Sıvı, gaz vb. sızdırmak
- "Çakmak, gaz kaçırıyor."
- "Makine buhar kaçırıyor."
-
[-e]
İstemeyerek altını kirletmek
- "Donuna kaçırmak."
-
[nsz]
Delirmek
- "Zavallı kaçırmış."
-
Bir araç veya aletle iş görürken aracı iyi kullanamama yüzünden kendine veya bir başkasına zarar vermek
- "Usturayı elimden kaçırdım, yanağımı kestim."
-
[-i]
Birini veya bir şeyi göstermemek
- "Karısını benden kaçırıyor."
-
Yarışan bir koşucu diğeri tarafından hızla geçilip ara açılmak
-
Futbol veya basketbolda savunduğu oyuncuyu boş bırakmak, pas almasına fırsat vermek
-
[-i]
Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak
- KAÇINTI
-
-
[isim]
Erken doğan kuzu
-
Sızıntı, kaçak
- "Çeşmenin yolunda kaçıntı var."
-
[isim]
Erken doğan kuzu
- KAÇINMA
-
-
[isim]
Kaçınmak işi
-
[isim]
Kaçınmak işi