Sonunda k olan 8 harfli 2537 kelime var. K harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde k harfi olan kelimeler listesine ya da başında k harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AŞAĞILIK
-
-
[isim]
Aşağı olma durumu, adilik
-
[sıfat]
Niteliği düşük, adi
- "Bazen en aşağılık bir romanı tabii olarak okur." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Aşağı olma durumu, adilik
- BATIRMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak
- "Yumuşak lifi alarak kurnaya batırdı." (Cahit Uçuk)
-
[-i]
Bir işte sermayeyi yitirmek
- "Parasını batırmak."
-
[-i]
Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek
- "Böyle tükürük saçtığına bakılırsa ya politikadan konuşuyor ya birini batırıyordu." (Haldun Taner)
-
[-i]
Kirletmek
- "Üstünü başını batırmış."
-
[-i]
Mahvetmek
- "Ne saklayayım gaflet ettiğimi / Elimle batırmışım gençliğimi." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[-i]
Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak
- BATURLUK
- ...
- ÇIYANLIK
-
-
[isim]
Hain olma durumu, hainlik
-
[isim]
Hain olma durumu, hainlik
- DEĞİNMEK
-
-
[-e]
Bir konuyu ele alarak ondan kısaca söz etmek, dokunmak, temas etmek
- "Gündüz yüzme havuzunda açmadığı bir konuya değinmek gereksinmesi duyuyordu." (Necati Cumalı)
-
[-e]
Bir konuyu ele alarak ondan kısaca söz etmek, dokunmak, temas etmek
- DOLANMAK
-
-
[-e]
Bir şeyin çevresine sarılmak
- "Kocasının kolu beline bir kobra gibi dolanmış, ince kaburgalarını birbirine geçirecek gibi sıkıyordu." (Halide Edip Adıvar)
- "Dolap beygirinin en büyük şansı gözlerinin bağlı olmasıdır; böylece aynı çember içinde dolanıp durduğunun farkında olmaz." (Ahmet Ümit)
-
[nsz]
Bir şeyin çevresinde dönmek, gezmek, dolaşmak
- "Arkadan dolanıp uzaktan gözetleyecekti çeşmeyi." (Çetin Altan)
-
[nsz]
Karışmak, dolaşmak
-
[-de]
Gelişigüzel gezmek
- "Kızlarının, gelinlerinin evleri arasında dolanıyor, hep evini, komşularını arıyordu." (Necati Cumalı)
-
[-e]
Bir şeyin çevresine sarılmak
- ERKLİLİK
-
-
[isim]
Erkli olma durumu
-
[isim]
Erkli olma durumu
- GEZLEMEK
-
-
[-i]
Bir yeri ölçmek
-
Bir hedefi vurmak için silaha gerekli doğrultuyu vermek, nişan almak
-
Okun gezini kirişe yerleştirmek
-
[-i]
Bir yeri ölçmek
- HIZLILIK
-
-
[isim]
Hızlı olma durumu, sürat
-
[isim]
Hızlı olma durumu, sürat
- KAPAKLIK
-
-
[isim]
Kapak taşı
-
[sıfat]
Kapak yapmaya özgü
- "Kapaklık karton."
-
[isim]
Kapak taşı
- KIRIMÇAK
- ...
- LAÇKALIK
-
-
[isim]
Laçka olma durumu
-
[isim]
Laçka olma durumu
- OLDURMAK
-
-
[-i]
Olmasını sağlamak
-
Olgunlaştırmak
-
[-i]
Olmasını sağlamak
- PARLAMAK
-
-
[nsz]
Güçlü bir ışık çıkarmak, ışık saçmak
- "O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; / O benimdir, o benim milletimindir ancak." (Mehmet Akif Ersoy)
-
Bir ışık kaynağından gelen ışınları yansıtmak
- "Ayna parlıyor."
-
Tutuşup alev çıkarmak
- "Pof diye gaz parladı ve zaten seyrek olan kirpiklerimi ütüledi." (Burhan Felek)
-
Mevkisi yükselmek
- "Nüfuzlu akrabalarının yardımı sayesinde bir iki senede parlamış, büyük bir hariciye memuru olmuş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Ün, san kazanmak, herkesçe tanınmak
-
Birdenbire öfkelenmek
- "En büyük zaafı da kendisine çıkar sağlayacak insanlara karşı bile yoktan yere parlayıverişleri idi." (Tarık Buğra)
-
Ortaya çıkmak
- "Feride'nin yüzünde bir çocuk sevinci parladı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Güçlü bir ışık çıkarmak, ışık saçmak
- UCUBELİK
- ...
- YENİLMEK
-
-
[nsz]
Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak
-
[nsz]
Yeme işi yapılmak veya yeme işine konu olmak
- YOLUNMAK
-
-
[nsz]
Yolma işi yapılmak, çekilip koparılmak
- "Kaşları tıraş edilmiş yahut yolunmuş, yerine hilal kaşlar kalemle çekilmiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çok kederlenerek çırpınmak
-
[nsz]
Yolma işi yapılmak, çekilip koparılmak
- ALÇALMAK
-
-
[nsz]
Alçak duruma gelmek, yüksekten aşağı doğru inmek
-
İnsanın değeri azalmak
-
[nsz]
Alçak duruma gelmek, yüksekten aşağı doğru inmek
- ANGUTLUK
-
-
[isim]
Ahmaklık, bönlük
-
[isim]
Ahmaklık, bönlük
- AYLANMAK
-
-
[nsz]
Bir yerin çevresinde dolanmak
-
[nsz]
Bir yerin çevresinde dolanmak