Başında k olan 8 harfli 1134 kelime var. K harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde k harfi olan kelimeler listesine ya da sonu k harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında k bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KATRANLI
-
-
[sıfat]
Üzerine katran sürülmüş olan
-
İçine katran karışmış veya karıştırılmış olan
-
Birleşiminde katran olan
-
[sıfat]
Üzerine katran sürülmüş olan
- KILAPTAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Pirinç, bakır, kalay vb. madenlerden çekilerek gümüş ve altın yaldız vurulmuş ince metal iplik
-
Pamuk ipliğine sırma katılarak eğrilmiş iplik
-
[sıfat]
Bu tür iplikten yapılmış
-
[isim]
Pirinç, bakır, kalay vb. madenlerden çekilerek gümüş ve altın yaldız vurulmuş ince metal iplik
- KİTABEVİ
-
-
[isim]
Kitap satılan yer, kitapçı dükkânı
-
[isim]
Kitap satılan yer, kitapçı dükkânı
- KLORLAMA
-
-
[isim]
Klorlamak işi, klor katma
-
[isim]
Klorlamak işi, klor katma
- KOÇLANMA
-
-
[isim]
Koçlanmak işi
-
[isim]
Koçlanmak işi
- KOKAİNCİ
-
-
[isim]
Kokain üreten, içen veya satan kimse
-
[isim]
Kokain üreten, içen veya satan kimse
- KUTLULUK
-
-
[isim]
Kutlu olma durumu
-
[isim]
Kutlu olma durumu
- KALITSAL
-
-
[sıfat]
Kalıtımsal, irsî
-
[sıfat]
Kalıtımsal, irsî
- KATBEKAT
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[zarf]
Kat kat
-
[zarf]
Kat kat
- KUTLAMAK
-
-
[-i]
Mutlu bir olaya sevinildiğini söz, yazı veya armağanla anlatmak, tebrik etmek
-
Önemli bir olayın gerçekleşmesinin yıl dönümü dolayısıyla tören yapmak, tesit etmek
- "Ben her sene 11 mayısta doğum günümü kutlarım." (Burhan Felek)
-
[-i]
Mutlu bir olaya sevinildiğini söz, yazı veya armağanla anlatmak, tebrik etmek
- KAÇIRTMA
-
-
[isim]
Kaçırtmak işi
-
[isim]
Kaçırtmak işi
- KANTARON
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki (Gentiana lutea)
-
Birleşikgillerden, sarı, mavi, kırmızı çiçekli türleri bulunan otsu bir bitki (Centaurea)
-
[isim]
Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki (Gentiana lutea)
- KARABİNA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Namlusu genellikle yivli, kısa ve hafif bir tüfek
- "O devirlere ait baltalar, karabinalar, paslanmamış çelikleriyle müzelerimizdedir." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Namlusu genellikle yivli, kısa ve hafif bir tüfek
- KAVMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kavmin kendine özgü özellikleri
-
Bir kimsenin bağlı olduğu kavme göre durumu
-
Kavme bağlılık
- "Ne anane ne mazi ne vatan ne kavmiyet tanırdı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir kavmin kendine özgü özellikleri
- KAVRAMAK
-
-
[-i]
Elle sıkıca tutmak
- "Çocuğu koltuk altlarından kavrayıp kaldırdı." (Necati Cumalı)
-
Bir nesne veya düşünceyi her yönünü anlamak, iyice anlamak
- "İnsanoğlu gerçeğin bir parçasını kavradı mı bütününü kavradığı düşüne kapılır." (Salâh Birsel)
-
Motorlu araçlarda debriyaj pedalı görev yapmak
-
Motorlu araçlarda lastik yolu kavramak
-
[-i]
Elle sıkıca tutmak
- KEHRİBAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Süs eşyası yapımında kullanılan, açık sarıdan kızıla kadar türlü renklerde, yarı saydam, kolay kırılır ve bir yere hızlıca sürtüldüğünde hafif cisimleri kendine çeken, fosilleşmiş reçine, samankapan, kılkoparan
- "Önümdeki kutuda elmas, akik, zümrüt, necef, sedef, kehribar vesaire gibi yüz kadar küçük küçük taşlar vardı." (Ömer Seyfettin)
- "Üstelik tütünler kehribar gibiydi bu yıl." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Bu reçineden yapılmış
- "İki aydır kayıp sarı kehribar tespihini görünce sevindi." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Süs eşyası yapımında kullanılan, açık sarıdan kızıla kadar türlü renklerde, yarı saydam, kolay kırılır ve bir yere hızlıca sürtüldüğünde hafif cisimleri kendine çeken, fosilleşmiş reçine, samankapan, kılkoparan
- KERTİLME
-
-
[isim]
Kertilmek işi
-
[isim]
Kertilmek işi
- KİRALAMA
-
-
[isim]
Kiralamak işi
-
Bir taşınır veya taşınmazın kullanım hakkının bir kuruluş tarafından belli bir süre içinde ve belli bir kira karşılığında kiracıya verilmesi, anlaşmaya göre kira süresinin bitiminde mülkiyetin kiracıda bırakılabilmesi durumu
-
[isim]
Kiralamak işi
- KOLALAMA
-
-
[isim]
Kolalamak işi, kola
-
[isim]
Kolalamak işi, kola
- KUMKAZAN
-
-
[isim]
Kemirgenlerden, Afrika'nın güneyinde yaşayan bir memeli türü (Bathyergus maritimus)
-
[isim]
Kemirgenlerden, Afrika'nın güneyinde yaşayan bir memeli türü (Bathyergus maritimus)