Başında k olan 6 harfli 677 kelime var. K harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde k harfi olan kelimeler listesine ya da sonu k harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında k bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KARİNE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Karışık bir iş veya sorunun anlaşılmasına, çözümlenmesine yarayan durum, ipucu
  2. Belirti

KASTAR

  1. [isim] Pamuk ipliğini veya bezini bol ve soğuk su ile yıkayarak ağartma işi

KAVRAÇ

  1. [isim] Ağır taşları tutup kaldırmaya yarayan, iki tutaklı demir araç

KAZARA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Kaza sonucu, yanlışlıkla, bilmeden, kazaen, ezkaza
    • "Kazara çarptım herifçioğluna, koyduğu şeytan minarelerinin üstüne kıçüstü düşüverdi." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Rastgele, tesadüfen
    • "Köşkün kapısından kazara postacı geçse sapsarı kesilirdi." (Ömer Seyfettin)

KEFERE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Müslüman olmayanlar, kâfirler
    • "Kefereye aldırmayın, hâlden anlar heriflerdir." (Peyami Safa)

KIŞLIK

  1. [isim] Kışın oturulan yapı, yer
    • "Sıcak yaz aylarını geçirmek için deniz kenarlarına, kırlara, tepelere kaçanlar, şimdi birer birer kışlıklarına dönüyorlar." (Ahmet Haşim)
  2. [sıfat] Kışa özgü, kış için
    • "Kışlık giysi."

KOLOİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Jelatin niteliğinde olan ve suda dağılmışı zarlardan geçmemekle billursulardan ayırt edilen maddelerin genel adı, billursu karşıtı

KRİKET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] On birer kişilik iki takım arasında, küçük ve ağır bir topu, ucu kıvrılmış sopalarla vurarak karşı kaleye sokmak amacıyla oynanan bir oyun

KÜFELİ
...
KUVEYT
...
KARAİM
...
KOYMAK

  1. [-i] Bir şeyi bir yere bırakmak, belli bir yere yerleştirmek
    • "Öteki elini doktorun omzuna koydu." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Gündüz olsun gece olsun, iki dakikalık bir fırsat buldu mu Allaha ısmarladık, sütnineyi koydunsa bul!" (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bir kimseyi işe yerleştirmek, birine iş sağlamak
    • "Bu işe kimi koyacağız?"
  3. Bırakmak
    • "İçeri kimseyi koymuyorlar."
  4. Katmak, eklemek
    • "Mal üstüne mal koymak için içi giden bir kişidir." (Salâh Birsel)
  5. İmza, tarih, adres yazmak
  6. Uyulması gereken kuralları belirlemek, ortaya çıkarmak
    • "Orduda yaşayan manevi kuvveti de meydana koyuyor." (Ruşen Eşref Ünaydın)
  7. [nsz] Etkilemek, dokunmak
    • "Bu söz ona çok koymuş."
  8. Bir şey veya kimse için kullanmayı belirlemek, ayırmak
    • "Giderlerini iki ay içinde yerine koydu." (Necati Cumalı)
  9. Bırakmak, terk etmek

KİKLON

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Siklon

KIPÇAK
...
KLİKÇİ

  1. [isim] Hizipçi

KADİMİ
...
KARBÜR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Karbonun başka bir elementle birleşmesinden oluşan madde

KARSAK

  1. [isim] Köpekgillerden, soluk kahverengi, karnı beyaz tüylü, kısa kulaklı, postundan kürk yapılan bir memeli türü (Vulpes corsac)

KONUŞU

  1. [isim] Bilimsel bir sorunu incelemek veya siyasi, ekonomik, diplomatik sorunları tartışmak için yapılan akademik toplantı, kolokyum

KADRAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Saat, pusula vb. araçlarda, üzerinde yazı, rakam veya başka işaretler bulunan düzlem
    • "Gün kadranında çarşamba, yerini perşembe ile değiştirdi." (Haldun Taner)
  2. Ölçek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü