Başında küm olan 18 kelime var. Küm ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde küm olan kelimeler listesine ya da sonu küm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında küm bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KÜMBETLENMEK
KÜMBETLENME
KÜMELENMEK, KÜMELEŞMEK, KÜMÜLASYON
KÜMELEMEK, KÜMELENİŞ, KÜMELENME, KÜMELEŞİM, KÜMELEŞME, KÜMÜLATİF
KÜMELEME
KÜMÜLTÜ, KÜMÜLÜS
KÜMBET, KÜMELİ
KÜMES
KÜME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KÜMBETLENMEK
-
-
[nsz]
Kümbet biçimini almak
-
[nsz]
Kümbet biçimini almak
- KÜMBETLENME
-
-
[isim]
Kümbetlenmek işi
-
[isim]
Kümbetlenmek işi
- KÜMELEŞMEK
-
-
[nsz]
Küme durumunda toplanmak
- "İnsanlar telefon kulübelerinin önünde kümeleşmişlerdi." (Nazlı Eray)
-
[nsz]
Küme durumunda toplanmak
- KÜMELENMEK
-
-
[nsz]
Bir yere toplanmak, yığılmak
- "Binbir kuş parlak yapraklı ağaçlara kümelendi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[nsz]
Bir yere toplanmak, yığılmak
- KÜMÜLASYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kümelenme
-
[isim]
Kümelenme
- KÜMELEŞME
-
-
[isim]
Kümeleşmek işi
-
[isim]
Kümeleşmek işi
- KÜMELENİŞ
-
-
[isim]
Kümelenme işi veya biçimi
-
[isim]
Kümelenme işi veya biçimi
- KÜMÜLATİF
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kümeli
- "Felsefi bilgi, kümülatif bilgidir."
-
[sıfat]
Kümeli
- KÜMELENME
-
-
[isim]
Kümelenmek işi
- "Yağmur bulutları yine kümelenmeye başladı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yığılma, biriktirme, toplanma, kümülasyon
-
[isim]
Kümelenmek işi
- KÜMELEŞİM
-
-
[isim]
Bir hastalığa karşı aşılanmış olan veya hastalık geçirmiş bir canlının kanında bulunan maddenin, hastalığın mikroplarını küme durumuna getirme olayı, aglütinasyon
-
[isim]
Bir hastalığa karşı aşılanmış olan veya hastalık geçirmiş bir canlının kanında bulunan maddenin, hastalığın mikroplarını küme durumuna getirme olayı, aglütinasyon
- KÜMELEMEK
-
-
[-i]
Küme durumuna getirmek, yığmak, biriktirmek
-
[-i]
Küme durumuna getirmek, yığmak, biriktirmek
- KÜMELEME
-
-
[isim]
Kümelemek işi
-
Film yapımını kolaylaştırmak amacıyla aynı dekor içindeki çekimleri bir araya toplama, oyuncuların çalışma durumlarını düzenleme
-
[isim]
Kümelemek işi
- KÜMÜLÜS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Küme bulut
-
[isim]
Küme bulut
- KÜMÜLTÜ
-
-
[isim]
Kırlarda, ormanlarda eğreti olarak yapılmış bekçi veya avcı kulübesi
-
[isim]
Kırlarda, ormanlarda eğreti olarak yapılmış bekçi veya avcı kulübesi
- KÜMBET
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kubbe
-
Koni, piramit biçiminde damı olan, yuvarlak veya köşeli yapı
-
Kubbe biçiminde toparlak kabartı
-
[isim]
Kubbe
- KÜMELİ
-
-
[sıfat]
Kümesi olan
-
Birikmiş, katılmış, kümülatif
-
[sıfat]
Kümesi olan
- KÜMES
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Tavuk, hindi vb. evcil hayvanların barınmasına yarayan kapalı yer
- "Ne kümeste tavuk bırakırmış ne ahırda hayvan ne de ağılda koyun..." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Ufak ev
- "Biriktirdiğimiz para ile bir kümes edindik."
-
[isim]
Tavuk, hindi vb. evcil hayvanların barınmasına yarayan kapalı yer
- KÜME
-
-
[isim]
Tümsek biçimindeki yığın
-
Birbirine benzer veya aynı cinsten olan şeylerin oluşturduğu bütün, takım, öbek, grup
- "Tarla kuşları Mustafa'nın sabanı altından yeni kurtulmuş olan kaba çığır üzerine kümeyle konarak buldukları tohumlara gaga çalmakta idiler." (Nabizade Nazım)
-
Tomar
-
Bir sınıfta öğrencilerin, belli bir eğitim ve öğretim amacıyla bir süre için oluşturdukları takım veya öbek
-
Takımların durum ve nitelikleri göz önünde bulundurularak belli sayıdaki takımdan oluşturulan topluluk, lig
-
Koşularda, kendiliğinden oluşan yarışçı gruplarının her biri
-
[isim]
Tümsek biçimindeki yığın