Sonunda iş olan 6 harfli 48 kelime var. İŞ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde iş olan kelimeler listesine ya da başında iş olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ASAYİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir yerin düzen ve güvenlik içinde bulunması durumu, düzenlilik, güvenlik
- "Temel hak ve hürriyetler kamu düzeninin, genel asayişin korunması amacı ile kanunla sınırlanabilir." (Anayasa)
-
[isim]
Bir yerin düzen ve güvenlik içinde bulunması durumu, düzenlilik, güvenlik
- ALAYİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gösteriş, göz kamaştırma
- "Onun yaptığı hep alayişten ibarettir."
-
[isim]
Gösteriş, göz kamaştırma
- GEÇMİŞ
-
-
[sıfat]
Geçme işini yapmış
- "Geçmiş olsun ağabey, ne oldu sana böyle?" (Osman Cemal Kaygılı)
-
Zaman bakımından geride kalmış
- "Bu eski sesler içinde geçmiş zamanlar uyuyor, uyanıyor, geriniyor, yaşıyor gibidir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Çürümeye yüz tutmuş
-
[isim]
Bugüne göre geride kalmış olan zaman, mazi
- "Onlar bu davranışlarıyla geçmişte sadece huzursuzluk yarattı." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Arkada kalan hayat, mazi
- "Perde perde örtülü olan eski bir geçmişten kulaklarına garip bir fısıltı gelmişti." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Birinin ölmüş ana, baba ve yakınları
- "Senin de yedi göbek geçmişine rahmet okusun ha?" (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Geçme işini yapmış
- İLETİŞ
-
-
[isim]
İletme işi veya biçimi
-
[isim]
İletme işi veya biçimi
- ELEYİŞ
- ...
- ÜRETİŞ
-
-
[isim]
Üretme işi ve biçimi
-
[isim]
Üretme işi ve biçimi
- ELENİŞ
- ...
- DERVİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse, alperen
-
Yoksulluğu, çilekeşliği benimsemiş kimse
-
Alçak gönüllü ve her şeyi hoş gören kimse
-
Kırlangıç balığının pek küçüğü
-
[isim]
Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse, alperen
- YİDDİŞ
- ...
- BAHŞİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yapılan bir hizmete ödenen ücretten ayrı olarak fazladan verilen para
- "Paltosunu ve şapkasını giydikten sonra garsona para ve bahşiş verdi." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yapılan bir hizmete ödenen ücretten ayrı olarak fazladan verilen para
- ÖDEMİŞ
- ...
- TEDHİŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Korku salma, yıldırma, terör
-
[isim]
Korku salma, yıldırma, terör
- TEFRİŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Döşeme işi
- "İçerisini gene kendi paramla tefriş ettim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bir yeri gerekli eşya ile döşeme
-
[isim]
Döşeme işi
- BİLMİŞ
-
-
[sıfat]
Her şeyi bilir geçinen, bilgiçlik taslayan
-
[sıfat]
Her şeyi bilir geçinen, bilgiçlik taslayan
- YETMİŞ
-
-
[isim]
Altmış dokuzdan sonra gelen sayının adı
-
Bu sayıyı gösteren 70, LXX rakamlarının adı
-
[sıfat]
Yedi kere on, altmış dokuzdan bir artık
-
[isim]
Altmış dokuzdan sonra gelen sayının adı
- ÖDEYİŞ
- ...
- İTİLİŞ
-
-
[isim]
İtilme işi veya biçimi
-
[isim]
İtilme işi veya biçimi
- PASTİŞ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Başka sanatçıların eserlerini taklit yoluyla meydana getirilen sanat eseri
-
Bir ekolün özelliklerine göre meydana getirilmiş eser
-
[isim]
Başka sanatçıların eserlerini taklit yoluyla meydana getirilen sanat eseri
- ŞAHNİŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Şahnişin
- "Salonun şahnişi içinde her zaman oturduğu koltuğa yayılarak dinledi." (Peyami Safa)
-
[isim]
Şahnişin
- İŞİTİŞ
-
-
[isim]
İşitme işi veya biçimi
-
[isim]
İşitme işi veya biçimi