Sonunda ir olan 5 harfli 83 kelime var. İR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ir olan kelimeler listesine ya da başında ir olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TEHİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sonraya bırakma, erteleme
    • "Satış işinin güçlüğünü ondan iyice öğrendim, tehir etmeye mecbur oldum." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Geciktirme

DEVİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kendine özgü bir özellik taşıyan zaman parçası, dönem, periyot
    • "Bana sorarsanız devrimiz nasihat devri olmaktan çıktı." (Burhan Felek)

KABİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mezar, sin
    • "Ve serin serviler altında kalan kabrinde / Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter." (Yahya Kemal Beyatlı)

TEKİR

  1. [isim] Barbunyaya (I) benzeyen bir balık (Mugil surmulletus)
  2. Postu siyah çubuklarla ve beneklerle süslü, kül renginde veya boz olan (kedi)
    • "Annem tekir kedinin bir yavrusunu bana ayırmıştı." (Aka Gündüz)

ŞEHİR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Nüfusunun çoğu ticaret, sanayi, hizmet veya yönetimle ilgili işlerle uğraşan, genellikle tarımsal etkinliklerin olmadığı yerleşim alanı, kent, site
    • "İzmir üzerine dünyada bir şehir daha yoktur diyorlar." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

İĞDİR
...
İNCİR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Dutgillerden, asıl yurdu Akdeniz kıyıları olan, yaprakları geniş dilimli bir ağaç (Ficus carica)
    • "... toplum hayatımızda incir çekirdeğini doldurmayan ne haberlerle uğraşıyoruz..." (Talât Halman)
  2. Bu ağacın yaş veya kuru olarak yenilen etli, tatlı yemişi, ballıdarı

SATİR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yergi

TACİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ticaretle uğraşan kimse, tüccar
    • "İhtiyar tacir kâtibine bir şeyler yazdırtıyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

İKSİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hayatı ölümsüzleştirme, madenleri altına çevirme vb. olağanüstü etkileri olduğuna inanılan sıvı
    • "İşte şimdi damarlarımda bu iksirin alevleri dolaşıyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. İç ferahlatıcı ilaç veya içki
  3. Aşk ilham eden büyülü içki

BAHİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Deniz
    • "Ben o yârin çölünde kum / Bahrinde su, elinde mum." (Mustafa Seyit Sutüven)
  2. Mevlidin bölümlerinden her biri
  3. Aruzdaki vezin takımlarından her biri

NEŞİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yayma, dağıtma, saçma
  2. Yayım

SEFİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Elçi
    • "Bu sefirlerin ... kambiyo işlerinde mühim rolleri var." (Peyami Safa)

NEHİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Irmak

AMPİR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Fransa'da ve Avrupa'da yayılmış olan yapı, mobilya, giyim vb. üslubu

GELİR

  1. [isim] Bir kimseye veya topluluğa belli zamanlarda, belli yerlerden gelen para, varidat
    • "Saklanan bir gelir vardı ki aç, çıplak kalmıyorlardı." (Mahmut Yesari)
  2. Bir ekonomik birimin belli bir süre içinde kazandırdığı aylık, kira vb. getiri, varidat, irat

BİLİR

  1. [sıfat] "Anlar, sayar, yapar" anlamları ile adlarla birleşerek birleşik sıfat kuran bir söz
    • "İşbilir."

KESİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı
    • "Yarım, üçte bir, yüzde üç birer kesirdir."

SEYİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gidiş, yürüyüş, ilerleyiş
    • "Hastalığın seyri."
    • "Sanki Rumeli baştan başa bir arena idi ve Avrupa siyaset adamları da birer Roma imparatoru gibi mermerden localarına kurulmuşlar, oradaki olumlu güreşleri seyre dalmışlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Kara taşıtlarının belli bir güzergâhta ilerlemesi
  3. Özellikle gemilerin belli bir rotayı takip ederek yolculuk etmesi
  4. Bir yerden başka bir yere gitmek için yola çıkma
  5. Eğlenmek için bakma, hoşlanarak bakma, temaşa
    • "Tevfik, orta oyununa çıkınca seyrine en sık gidenlerden birisi Selim Paşa'nın karısı oldu." (Halide Edip Adıvar)
  6. Bakıp eğlenecek şey, eğlendirici durum
    • "Bundan âlâ seyri nerde bulacak garipler?" (Tarık Buğra)

BEDİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dolunay

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü