Sonunda il olan 5 harfli 77 kelime var. İL ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde il olan kelimeler listesine ya da başında il olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

NESİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kuşak
    • "Bu nesil öyle zamanlar geçirdi ki doğduğuna lanet etti." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Oralarda nesli tükenmiş sandığımız âşıklar, halkı coşturmak için ozanların kopuzlarını çalıyorlar." (Orhan Seyfi Orhon)
  2. Hayvanlarda döl

KOPİL

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Arsız sokak çocuğu
    • "Mahallenin kopilleri ellerinde fener, kapı kapı dolaşır para toplarlarmış." (Reşat Enis)
  2. Babası belli olmayan çocuk

KATİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsan öldüren kimse, cani
    • "Cinayet mahallinde bıraktığı kâğıtlar sayesinde katilin kim olduğu anlaşılmıştır." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [sıfat] Öldürücü, ölüme neden olan
    • "Katil kurşun."

MİTİL

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] İçine yün, pamuk vb. doldurulan beyaz yastık veya yorgan kılıfı
  2. İki yüzü beyaz kapsız yorgan

NAZİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İnen, inmiş
  2. Konaklayan

DEBİL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Bedensel ve zihinsel bakımdan güçsüz

ALKİL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Alkol kökü

CAHİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Öğrenim görmemiş, okumamış
    • "Bu maskara sosyete bana cahil diye bakar." (Halide Edip Adıvar)
    • "Bu konularda yeni kuşağın yanında her zaman cahil kalmaya mahkûmuz." (Haldun Taner)
  2. Bilgisiz
  3. Belli bir konuda yeterli bilgisi olmayan
    • "Bu doktorun karşısında cahil, aptal oluyorum." (Memduh Şevket Esendal)
  4. Deneysiz, genç, toy (delikanlı veya kız)
    • "Esasta batıl itikatlara inanmış cahil bir kızcağızdı." (Refik Halit Karay)

FİTİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Lambada, kandilde ve mumda yağın, çakmakta benzinin yanmasını sağlayan, türlü biçimlerde bükülmüş veya dokunmuş pamuktan yapılan genellikle yağ çekici madde
    • "Lambanın fitili biraz daha açılmış." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Derin yaraların tedavisinde, yara içine salınan steril gazlı bez şeridi
    • "Fitiller işliyor azgın yarada." (Halk türküsü)
  3. Anüse konulan donmuş yağ kıvamında ve koni biçiminde ilaç
  4. Eskiden topları ve şimdi lağımları ateşlemekte kullanılan kaytan biçiminde tutuşturucu madde
  5. Kumaşın altına kaytan biçiminde bükülmüş bir şey koyup üstten dikerek yapılan kabartma yol
  6. Koltuk, sandalye vb. oturulan eşyanın yapımında dikiş veya çivileri gizlemekte kullanılan şerit
  7. Yollu bir biçimde dokunmuş kumaş
  8. Elli kâğıtla oynanan ve en az sayısı olanın kazanması kuralına dayanan bir iskambil oyunu
    • "... fitil oynarken kâğıtları bir müddet masaya bırakır." (Sait Faik Abasıyanık)
  9. 0,0125 g olan ağırlık ölçü birimi

CELİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çok büyük, ulu
  2. Çok büyük, ulu (Tanrı)

BABİL
...
KEFİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Borcunu ödemeyenin veya verdiği sözü yerine getirmeyenin bütün sorumluluğunu üzerine alan kimse
    • "Her hâllerine ben kefilim diyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
    • "Kefil olmak istediğiniz adamı evvela benden soracaksınız." (Abdülhak Şinasi Hisar)

ŞAMİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] İçine alan, kaplayan, kapsayan

İŞKİL

  1. [isim] Kuruntu

ŞEKİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Biçim
    • "Dünyayı alıp avucuna bir gün Tanrı'm / Avucunda bu dünyaya bir şekil ver." (Arif Nihat Asya)
    • "O, biraz da bana yardım olsun diye, mektepteki Amerika'dan gelen gazeteleri toplar, getirir, bu işe şekil verirdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim
    • "Bu kitapta birçok şekil var."
  3. Davranış biçimi, tutum, yol, tarz
    • "Bu şekilde hareket etmek doğru değildir."
  4. Bir kavramın, düşüncenin, olayın veya işin değişik oluş biçimi
    • "Yalnızlığın şekilleri vardır, kimsesiz bir yerde yalnızlık, sosyete ve kalabalık içinde yalnızlık." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. Toplumsal bir bütünün kuruluş biçimi
    • "Yönetim şekli."
  6. Anlatım biçimi
    • "Ne yapıp yapmış, bu havai konuşmayı röportaj şekline sokmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  7. Biçim
  8. Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan resim
    • "Geometrik şekil."

SEFİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sefalet çeken, yoksul
    • "Bu, korkunç bir çocukluğun, sefil, bahtsız bir çocukluğun devamıdır." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Alçak

ÇİĞİL
...
TECİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Erteleme

SİCİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Resmî belgelerin kaydedildiği kütük
  2. Görevlilerin her türlü durumlarının işlendiği dosya
    • "Sicil ve bürokrasi baskı ve sıkısına pek gelemezdi." (Falih Rıfkı Atay)

ETÇİL

  1. [sıfat] Etobur

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü