Sonunda il olan 4 harfli 21 kelime var. İL ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde il olan kelimeler listesine ya da başında il olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ALİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hastalıklı, sakat
- "Bu insanlarla ciddi bir mücadeleye girişmek, bana sokakta alil bir dilenciye hakaret etmek kadar ayıp görünüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Hastalıklı, sakat
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Eğilimi olan
- "Şu kışlanın kapısına / Mail oldum yapısına" (H. Türküsü)
-
Eğik
-
Benzeyen, andıran
-
[sıfat]
Eğilimi olan
- ERİL
-
-
[sıfat]
Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker
-
[sıfat]
Bazı dillerde erkek cinsten sayılan (kelime), müzekker
- ZAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yok olan, ortadan kalkan, sürekli olmayan
-
[sıfat]
Yok olan, ortadan kalkan, sürekli olmayan
- AKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Akıllı
- "Ne akilem ne divane / Gel gör beni aşk neyledi." (Yunus Emre)
-
[sıfat]
Akıllı
- NAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Erişmiş, ele geçirmiş, başarmış, kazanmış, ulaşmış
- "Ondan öteki hayvanların kaçmadığını görünce emeline nail oldu." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Erişmiş, ele geçirmiş, başarmış, kazanmış, ulaşmış
- AMİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Etken, etmen, sebep, faktör
- "Acaba bu cereyan ne gibi tarihî amillerin tesiriyle doğdu." (Fuat Köprülü)
-
[isim]
Etken, etmen, sebep, faktör
- İDİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir
-
[isim]
Kır yaşamı içinde aşk konusunu işleyen kısa şiir
- HAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Engel
-
[isim]
Engel
- KAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Söyleyen
- "Bir selama kail oldum / Verir amma neden sonra." (Âşık Ömer)
-
İnanmış, aklı yatmış
- "İkimiz de bu odayı tutmakla çok akıllılık ettiğimize kaildik." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Söyleyen
- ADİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Adaletle iş gören, adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren, adaletli
-
[sıfat]
Adaletle iş gören, adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren, adaletli
- EHİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işte yetkili olan, bir işi yapan, erbap
- "O, bu işin ehlidir."
- "Dikkat ettim, bu adamda, her işte ehil olmak merakı var." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Sahip
- "Sanat ehli. Zevk ehli."
-
Karı kocadan her biri, eş
- "Bu adam ehliyle iyi geçinmiyor."
-
Topluluk, cemaat
-
[isim]
Bir işte yetkili olan, bir işi yapan, erbap
- FİİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İş, davranış
- "Dava insanın, ben daha çok işe yararım kanaatine varması ve bunu fiile koyabilmesidir." (Burhan Felek)
-
Olumlu veya olumsuz olarak çekimli durumda zaman kavramı taşıyan veya zaman kavramı ile birlikte kişi kavramı veren kelime, eylem
-
[isim]
İş, davranış
- STİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üslup
-
Tarz
-
[isim]
Üslup
- ACİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hemen yapılması gereken, ivedi, ivedili, evgin, müstacel
- "Acil işleri varmış."
-
[sıfat]
Hemen yapılması gereken, ivedi, ivedili, evgin, müstacel
- AZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görevden alma
-
[isim]
Görevden alma
- EĞİL
- ...
- GRİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Izgara
-
[isim]
Izgara
- ETİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Organik birleşiklerin birleşimine giren karbon ve hidrojen atomları grubu
- "Etil klorür."
-
[isim]
Organik birleşiklerin birleşimine giren karbon ve hidrojen atomları grubu
- FAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Eden, yapan, işleyen
- "Vilayetin bir yerinde faili yakalanamayan bir irtica vakası çıkar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Özne
-
[isim]
Hukuki sonuç doğuracak bir suç işleyen kimse
-
[sıfat]
Eden, yapan, işleyen