İçinde şı olan 7 harfli 133 kelime var. İçerisinde ŞI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şı olan kelimeler listesine ya da Sonu şı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TANIŞIK

  1. [isim] Birbirini tanıyanlardan her biri
    • "Tanışıklar birbirlerine iftira ederlerdi." (Falih Rıfkı Atay)

ŞIPIDIK

  1. Ökçesiz ve arkalıksız (terlik veya pabuç)
    • "Çağırdığım zaman iç donu ve çorapsız, şıpıdık pabuçla geliyor." (Reşat Nuri Güntekin)

AŞIRMAK

  1. [-i] Yüksek veya geçilmesi güç bir yerin üstünden diğer yanına geçirmek
  2. [-i] Çalmak, çalıp götürmek, araklamak
    • "Borcunu ödeyemeyecek fakat bavulunu oradan nasıl aşırabilecekti?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  3. [-i] Tehlike içinde bulunan bir şeyi acele kaçırmak
    • "Yangın büyüyünce eşyayı bostana aşırdılar."
  4. Başkasının eserinden parçalar alıp kendisininmiş gibi göstermek

KAŞITMA
...
YIĞIŞIK

  1. [sıfat] Üst üste birikmiş

POTBAŞI
...
SIKIŞIK

  1. [sıfat] Sıkışmış bir durumda olan
    • "Size bu kadar ücreti niye ödemekteyiz, böyle sıkışık anlarımızda?" (Atilla İlhan)

DANIŞIK

  1. [isim] Olmayan bir durumu varmış gibi göstermek veya olduğundan başka anlatmak için önceden yapılan anlaşma, muvazaa

FIŞIRTI

  1. [isim] Fışırdama sesi

ARABAŞI

  1. [isim] Hindi veya tavuk etiyle hazırlanan, pişmiş ve dondurulmuş hamur ile birlikte yenen çorba

AŞIKTAŞ
...
KAŞIMAK

  1. [-i] Vücudun herhangi bir yerindeki kaşıntıyı gidermek için tırnakla veya başka bir şeyle deriyi hafifçe ovmak
    • "Baktı ki doktor sakalını kaşıyarak susuyor." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Araştırmak, incelemek
  3. Sinirlendirecek söz söylemek
    • "Bir saat sonra ayrılmak zorundaydık; bu nedenle birbirimizi kaşımamaya çok özen gösteriyorduk." (Ayşe Kulin)
  4. Herhangi bir konuyu yeniden gündeme getirmek

BAHŞILI
...
YANAŞIK

  1. [sıfat] Yanaşmış bir durumda olan

DIŞINDA

  1. ...-den başka, sayılmazsa
    • "Hafta sonunda şehrin dışına çıkıyoruz. Şehrin artık dışındayız. Bostanlar, bağlar, sürülmüş tarlalar." (Ahmet Haşim)
    • "Size hiç bu mektupların dışında 'Muhterem Yusuf Ziya Beyefendi' diyen oluyor mu?" (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Uyarma ve kınama cezalarıyla ilgili olanlar hariç, disiplin kararları yargı denetimi dışında bırakılamaz." (Anayasa)
    • "Hiçbir şeye karışmadan olayların dışında kalmak isteyenlerin çabaları boşunaydı." (Necati Cumalı)

KARŞICI

  1. [isim] Karşılamaya çıkan kimse, karşılayıcı
    • "Bursa mebusları sabahleyin erkenden otomobillere atladılar, karşıcı gittiler." (Ruşen Eşref Ünaydın)
  2. [sıfat] Karşı düşüncede olan

ÇATIŞIK

  1. [sıfat] Çelişkili
    • "Bu soru üzerine bir sürü çatışık düşünceler ileri sürüldü."

KIZIŞIK

  1. [sıfat] Kızışmış olan, şiddetli

KATIŞIK

  1. İçine başka şeyler karışmış olan, karışık, karma, mahlut

IŞILDAK

  1. [isim] Karanlıkta bir hedefi aydınlatmak için kullanılan dar, uzun bir ışın demeti çıkaran ışık kaynağı, projektör
    • "Çamlıca sırtlarında iki uçaksavar ışıldağı karanlık gökyüzünü tarıyorlardı." (Haldun Taner)
  2. [sıfat] Parlayan, ışıltılı

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü