İçinde şt olan 8 harfli 26 kelime var. İçerisinde ŞT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şt olan kelimeler listesine ya da Sonu şt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BELEŞTEN
-
-
[zarf]
Emek vermeden, karşılıksız
- "Para olduğu vakit karşıki İsmail'in kahvesine gidersin, olmadığı vakit buraya gelir, kahveyi hep beleşten içersin." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Emek vermeden, karşılıksız
- PEŞTAHTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İş masası gibi kullanılan çekmece
-
Sarrafların üzerinde para saydıkları tahta
-
[isim]
İş masası gibi kullanılan çekmece
- ÇALIŞTAY
-
-
[isim]
Bilim adamlarının ve uzmanların bir konuda ön hazırlık yapmak üzere katıldığı inceleme ve değerlendirme toplantısı
-
[isim]
Bilim adamlarının ve uzmanların bir konuda ön hazırlık yapmak üzere katıldığı inceleme ve değerlendirme toplantısı
- COŞTURMA
-
-
[isim]
Coşturmak işi
-
[isim]
Coşturmak işi
- GEÇMİŞTE
- ...
- DOĞUŞTAN
-
-
Yaradılıştan
- "İnsan doğuştan medenidir, cemiyet içinde yaşamak için yaratılmıştır." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Kişinin doğduğu andan beri var olan, doğuşla birlikte gelen, fıtri
-
Yaradılıştan
- FERİŞTAH
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
En iyi, en üstün
-
[sıfat]
En iyi, en üstün
- İŞTAHSIZ
-
-
[sıfat]
Yemek yeme isteği olmayan, boğazsız
- "Hizmet erim sefertasıyla akşam yemeğini getirdi. İştahsızım. Yemeğin tadı tuzu yok." (Erhan Bener)
-
İsteksiz
-
[sıfat]
Yemek yeme isteği olmayan, boğazsız
- BAŞTABAN
-
-
[isim]
Yunan ve Roma mimarlıklarında, sütunların üstüne oturan ve iki sütun arasındaki uzaklığın üstünü örten büyük, uzun taş kirişlerin oluşturduğu bölüm
-
[isim]
Yunan ve Roma mimarlıklarında, sütunların üstüne oturan ve iki sütun arasındaki uzaklığın üstünü örten büyük, uzun taş kirişlerin oluşturduğu bölüm
- PEŞTAMAL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hamamda örtünmek için kullanılan ince dokuma
- "'Misafirlere mahsus bir sürü yedek silecek bohçaları peştamalından kesesine kadar hazır durur." (Refik Halit Karay)
-
İş yaparken bele bağlanan uzun, geniş dokuma
-
Başa ve omuzlara örtülen dokuma
- "Sonra onun da arkasındaki peştamal kan içinde, saçları didik didik, yuvarlandığını gördüm." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Hamamda örtünmek için kullanılan ince dokuma
- GÖRÜŞTAŞ
- ...
- BAŞTABİP
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Başhekim
-
[isim]
Başhekim
- ARAŞTIRI
-
-
[isim]
Araştırma
-
[isim]
Araştırma
- ELEŞTİRİ
-
-
[isim]
Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi, tenkit
- "Fırkacılık, karşıya sövüp saymadan çamur atmadan çok önce hatta karşıyı eleştiriden önce, kendi ilke ve amaçlarını, uygulama yöntemlerini anlatmak olmalıydı." (Tarık Buğra)
-
Bir edebiyat veya sanat eserini her yönüyle anlaşılmasını sağlamak ve değerlendirmek amacıyla yazılan yazı türü, tenkit, kritik
-
Özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama, yargılama
- "Zengin seçenekleri dinlerken siz de muhayyilenizi, eleştiri bilincinizi bilemiş olurdunuz." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi, tenkit
- KAVUŞTAK
-
-
[isim]
Nakarat
-
[isim]
Nakarat
- EŞTİRMEK
-
-
[-i]
Eşmesini sağlamak
-
[-i]
Eşmesini sağlamak
- AŞTIRMAK
-
-
[-i]
Aşma işini yaptırmak
-
[-i]
Aşma işini yaptırmak
- KOŞTURMA
-
-
[isim]
Koşturmak işi
-
[isim]
Koşturmak işi
- DANIŞTAY
- ...
- BAŞTARDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Osmanlı donanmasında yer alan kadırga cinsinden bir tür savaş gemisi
-
[isim]
Osmanlı donanmasında yer alan kadırga cinsinden bir tür savaş gemisi