İçinde şma olan 8 harfli 155 kelime var. İçerisinde ŞMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şma olan kelimeler listesine ya da Sonu şma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A M Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

MAŞ, ŞAM

2 Harfli Kelimeler

AM, AŞ, MA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TUZLAŞMA
...
YATIŞMAK

  1. [nsz] Hızı, etkisi azalmak, aşırılığı geçmek
    • "Vapurun gürültüsü büsbütün yatıştı." (Refik Halit Karay)
  2. Coşku, sinir, korku vb.nin etkisi azalmak, geçmek, sakinleşmek
    • "Nasılsın yavrum, uyuduktan sonra biraz sinirlerin yatıştı mı?" (Sermet Muhtar Alus)
  3. Ayaklanma, kargaşa sakinleşmek, durulmak
    • "Kargaşa yatıştı."
  4. Yan yana, kucak kucağa yatmak
    • "Gölgesinde koyun, kuzu yatışır / Servidir, ladindir ormanlarımız." (İ. Sağır)

YOKLAŞMA
...
KIRLAŞMA

  1. [isim] Kırlaşmak işi

KORLAŞMA

  1. [isim] Korlaşmak durumu veya biçimi

HAKLAŞMA

  1. [isim] Haklaşmak biçimi veya durumu

ÇAĞRIŞMA

  1. [isim] Çağrışmak işi
    • "Sağdan soldan bağrışmalar, çağrışmalar, üstüne saldırır gibi davranışlar..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

MUMLAŞMA

  1. [isim] Mumlaşmak işi

TAKIŞMAK

  1. [-i] Birbirine takılmak
  2. Anlaşmazlığa düşmek, kavgaya tutuşmak, ağız kavgası yapmak

YARAŞMAK

  1. [nsz] Yakışmak, uymak
    • "Gözlerim koyu olduğu için kuyruklu sürme, bana pek yaraşır." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Yatkın olmak
    • "Söylenen sözü anlıyor, eli hemen her işe yaraşıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)

KARIŞMAK

  1. [-e] İki veya ikiden çok şey bir araya gelip birbirinin içinde dağılmak, birbirinin içine girmek
    • "Araba sallana sallana içim bağrım birbirine karıştı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Düzensiz, dağınık olmak
    • "Yanıma her tarafı titreyerek sapsarı, sakal bıyığa karışmış bir hâlde geldi." (Refik Halit Karay)
  3. [nsz] Bulanmak, duruluğunu yitirmek
    • "Hava birden karıştı. Zihnim karıştı."
  4. [nsz] Açıklığını yitirmek, anlaşılması güçleşmek
    • "Kaymakam işin karıştığını anlayarak..." (Memduh Şevket Esendal)
  5. Müdahale etmek, araya girmek
    • "Sokakta herkes kadın kıyafetine karışmak hakkını kendinde görürdü." (Falih Rıfkı Atay)
  6. Engellemek, araya girmek
  7. Bir araya gelmek, katılmak
    • "Bingazi'deki muharebeye karışmak için beraber yola çıktığım arkadaş Kahire'de hastalanmıştı." (Ömer Seyfettin)
  8. İlgilenmek, müdahale etmek, el atmak
    • "Ben, dedim, başkalarının soy adlarına nasıl karışabilirim?" (Memduh Şevket Esendal)
  9. Yetkisinde bulunmak, bakmak, iş edinmek, işi olmak
    • "Bu işe belediye karışır."

SAVUŞMAK

  1. [nsz] Bulunduğu yerden aceleyle, gizlice veya dikkati çekmeden ayrılmak
    • "Hemen dükkâna koşuyorum, acele acele bir iki gazete alıp savuşuyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Yemek kotaracağım diye savuşup gitti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Hastalık veya başka kötü bir durum geçmek, iyileşmek

HIRLAŞMA

  1. [isim] Hırlaşmak işi

ULULAŞMA

  1. [isim] Ululaşmak işi

SIKLAŞMA

  1. [isim] Sıklaşmak işi

ŞİŞMANCA

  1. [sıfat] Biraz şişman
    • "Aşağı bahçe kapısından bir kolunda kızı, bir kolunda torunu şişmanca bir yaşlı kadın sallana sallana gelir." (Burhan Felek)

ZITLAŞMA

  1. [isim] Zıtlaşmak işi
    • "Çok katlı apartmanlarda oturanlar arasında zıtlaşmalar olağan oldu." (Aydın Boysan)

HAMLAŞMA

  1. [isim] Hamlaşmak durumu

AĞLAŞMAK

  1. [nsz] Birlikte ağlamak
    • "Onlar, hanım, evlatlık bir türlü birbirlerinden ayrılamayarak karanlıkta ağlaşıyorlardı." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [nsz] Sızlanmak

SONUŞMAZ

  1. [isim] Sonsuza giden bir eğrinin çeşitli noktalarının gittikçe yaklaştığı başka bir eğri veya doğru, asimptot

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü