İçinde şla olan 8 harfli 36 kelime var. İçerisinde ŞLA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şla olan kelimeler listesine ya da Sonu şla ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ŞAL

2 Harfli Kelimeler

AL, AŞ, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TAŞLAMAK

  1. [-i] Taş atmak, taşa tutmak
    • "Hem bağırıyor hem atlıları taşlıyordu." (Yahya Kemal)
  2. Bir şeyin içindeki taşları ayıklamak
  3. Taş vb. nesnelerle kumaşı beyazlatmak veya parlatmak
  4. Metal bir parçayı zımpara ile törpüleyerek yuvasına alıştırmak
  5. Taş döşemek
  6. [nsz] Üstü kapalı, iğneleyici söz söylemek
    • "Sen istediğin kadar taşla beni, gene de bir şiirle girişeceğim işe." (Azra Erhat)

FIŞLAMAK

  1. [nsz] Fıkramak

LOŞLAŞMA

  1. [isim] Loşlaşmak işi

BAŞLAMAK

  1. [-e] Bir işe girişmek, harekete geçmek
    • "Şairliğe on sekiz yaşında gazel ve rubailerle başlamıştı." (Haldun Taner)
    • "Gene başlama!"
  2. [nsz] Çalışır, işler, yürür duruma girmek
    • "Bundan başka evlenme hayatı da oldukça başarılı başladı." (Halide Edip Adıvar)
  3. Olmak, oluşmak, ortaya çıkmak, doğmak
    • "Şiirimiz milletimizin Anadolu'daki teşekkülü ile başlar." (Yahya Kemal Beyatlı)
  4. Görünmek
    • "Kasabanın kenar mahallelerinden sonra bir mezarlık başlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
  5. Etkisini göstermek
    • "Kış başlarken yapraklar döküldü." (Cahit Uçuk)
  6. Hoş olmayan bir davranışa koyulmak
    • "Etraftaki çocuklar gene arsızlanmaya başladılar." (Osman Cemal Kaygılı)

TAŞLAŞMA

  1. [isim] Taşlaşmak durumu

DIŞLANMA

  1. [isim] Dışlanmak işi veya durumu

BAŞLANMA

  1. [isim] Başlanmak işi

BAŞLAYIŞ

  1. [isim] Başlama işi veya biçimi

BOŞLAMAK

  1. [-i] Bırakmak
  2. İlgi göstermemek, ihmal etmek
    • "Sanayileşme furyası, tüketim yarışı içinde gözünü ihtiras bürüyen insan doğayı boşladı." (Haldun Taner)

HAŞLAMAK

  1. [nsz] Bir şeyi kaynar suya daldırmak
    • "Sebze haşlamak."
  2. [-i] Bir şeyin üstüne kaynar su dökmek
  3. Suda kaynatarak pişirmek
    • "Nine, yolda yerim diye iki yumurta haşladıydı teyze." (Halide Edip Adıvar)
  4. [-i] Kaynar sıvı bir şeyi yakmak
    • "Kaynar su ayağımı haşladı."
  5. [-i] Don, kırağı için bitkilere zarar vermek
  6. [-i] Dalamak
    • "Böcek çocuğun bacağını haşlamış."
  7. [-i] Sızı vermek, acı vermek
    • "Omuzlarına kadar vücudun derisini haşlayan bayıltıcı yanma acısı ve dehşeti çok sürmedi." (Peyami Safa)
  8. Sertçe paylamak, azarlamak
    • "Recep'i kenara çekip fena hâlde haşladılar." (Sait Faik Abasıyanık)

HIŞLAMAK

  1. [nsz] Hışıldamak, "hışıltı" sesi çıkarmak

TAŞLANMA

  1. [isim] Taşlanmak işi

DIŞLAYIŞ

  1. [isim] Dışlama işi veya biçimi

ULUKIŞLA
...
YAŞLANIŞ
...
BAŞLATMA

  1. [isim] Başlatmak işi

HOŞLANMA

  1. [isim] Hoşlanmak işi

HAŞLANIŞ

  1. [isim] Haşlanma biçimi

HOŞLAŞMA

  1. [isim] Hoşlaşmak durumu

HOŞLAMAK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü