İçinde şkü olan 17 kelime var. İçerisinde ŞKÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şkü olan kelimeler listesine ya da Sonu şkü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MÜŞKÜLPESENTLİK
KEŞKÜLÜFUKARA
DÜŞKÜNLEREVİ, DÜŞKÜNLEŞMEK, MÜŞKÜLLEŞMEK, MÜŞKÜLPESENT
DÜŞKÜNLEŞME, MÜŞKÜLLEŞME
MÜŞKÜLATLI
DÜŞKÜNLÜK, MÜŞKÜLLÜK
MÜŞKÜLAT
MÜŞKÜLE
DÜŞKÜN, KEŞKÜL, MÜŞKÜL
DÜŞKÜ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜŞKÜLPESENTLİK
- ...
- KEŞKÜLÜFUKARA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Keşkül
-
[isim]
Keşkül
- DÜŞKÜNLEŞMEK
-
-
[nsz]
Düşkün duruma gelmek
-
[nsz]
Düşkün duruma gelmek
- DÜŞKÜNLEREVİ
-
-
[isim]
Çalışma gücünden yoksun, kazancı olmayan yoksul kimselerin barındırıldığı toplumsal bir yardım kuruluşu, bakım yurdu, darülaceze
-
[isim]
Çalışma gücünden yoksun, kazancı olmayan yoksul kimselerin barındırıldığı toplumsal bir yardım kuruluşu, bakım yurdu, darülaceze
- MÜŞKÜLPESENT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Güçbeğenir
-
Bir işi yapmamak için türlü bahaneler uyduran
-
[sıfat]
Güçbeğenir
- MÜŞKÜLLEŞMEK
-
-
[nsz]
Müşkül duruma girmek, güçleşmek, zorlaşmak
- "Fırkayı kurmak son derece müşkülleşir." (Atilla İlhan)
-
[nsz]
Müşkül duruma girmek, güçleşmek, zorlaşmak
- DÜŞKÜNLEŞME
-
-
[isim]
Düşkünleşmek durumu
-
[isim]
Düşkünleşmek durumu
- MÜŞKÜLLEŞME
-
-
[isim]
Müşkülleşmek işi veya durumu
-
[isim]
Müşkülleşmek işi veya durumu
- MÜŞKÜLATLI
-
-
[sıfat]
Güçlüğü olan, zorluk içinde olan
- "Hey Allahım, ben ne müşkülatlı mevkide kalmışım şimdi..." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Güçlüğü olan, zorluk içinde olan
- MÜŞKÜLLÜK
- ...
- DÜŞKÜNLÜK
-
-
[isim]
Düşkün olma durumu, iptila
- "Alçak gönüllü bir aydın. Hiç gösteriş düşkünlüğü yok." (Necati Cumalı)
-
Çoğu kez bünyeye bağlı sürekli ve aşırı güçsüzlük
-
Rezillik, insana yakışmayan hayat biçimi
- "Şerefiyle, askerce ölüvermiş olsaydı bu düşkünlüğü görmeyecekti." (Refik Halit Karay)
-
Paraca sıkıntıda olma, gözden düşme
- "Fakat hanımlık kısa sürdü; devlet düşkünlüğü kolay değil... Ben de olsam somurturum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Düşkün olma durumu, iptila
- MÜŞKÜLAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güçlük, güçlükler, zorluklar
- "Görüyorsunuz ki cevap vermekte müşkülat çekiyorsunuz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Güçlük, güçlükler, zorluklar
- MÜŞKÜLE
-
-
[isim]
Bağ bozumuna yakın bir zamanda yetişen, kalınca kabuklu, iri ve uzun taneli bir üzüm
-
[isim]
Bağ bozumuna yakın bir zamanda yetişen, kalınca kabuklu, iri ve uzun taneli bir üzüm
- MÜŞKÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Güç, zor, çetin
- "Yutkunuyor, ara sıra parmaklarıyla alnındaki terleri siliyordu. Çok müşkül bir vaziyette kalmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Engel, güçlük, zorluk
- "Müşkül budur ki ölmeden evvel ölür kişi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Güç, zor, çetin
- KEŞKÜL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gezici bazı dervişlerin ve dilencilerin ellerinde tuttukları, Hindistan cevizi kabuğundan, metalden veya abanozdan yapılmış dilenci çanağı
-
Üstüne, dövülmüş fıstık ve Hindistan cevizi dökülen bir çeşit süt tatlısı, keşkülüfukara
-
[isim]
Gezici bazı dervişlerin ve dilencilerin ellerinde tuttukları, Hindistan cevizi kabuğundan, metalden veya abanozdan yapılmış dilenci çanağı
- DÜŞKÜN
-
-
[sıfat]
Bir şeye kendini aşırı vermiş olan, çok bağlı, meraklı, tutkun
- "Onlar kadar birbirine düşkün, birbirine uymuş bir çift daha ömrümde görmedim desem yeri vardır." (Halide Edip Adıvar)
- "Şiire milletçe düşkün oluşumuzun sebeplerini araştırırken kafiye merakımıza takıldım." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
- "Sigara düşkünü."
-
Geçim sıkıntısına düşmüş
- "Eski arkadaşının düşkün bulunduğu hâlinden anlaşılıyordu." (Refik Halit Karay)
-
Yoksulluk sebebiyle mutluluk ve refahını yitirmiş
- "Zavallı, arabasını satmış, düşkün bir hâldeydi." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Yaşlılık, hastalık vb. sebeplerle çalışma gücünü yitirmiş
-
Değer ve onurunu yitirmiş
- "Düşkün kadın."
-
[sıfat]
Bir şeye kendini aşırı vermiş olan, çok bağlı, meraklı, tutkun
- DÜŞKÜ
-
-
[isim]
Uğraşı
-
[isim]
Uğraşı