İçinde şa olan 5 harfli 72 kelime var. İçerisinde ŞA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şa olan kelimeler listesine ya da Sonu şa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AŞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞANLI
-
-
[sıfat]
Tanınmış, ünlü
-
Yüce, ulu, büyük
- "Milletimin büyük ve şanlı mazisi hatıramda uyanıyordu." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[sıfat]
Tanınmış, ünlü
- UŞŞAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Türk müziğinde ana makamlardan biri
-
[isim]
Türk müziğinde ana makamlardan biri
- ŞAŞMA
-
-
[isim]
Şaşmak işi
-
[isim]
Şaşmak işi
- İRŞAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğru yolu gösterme, uyarma
-
[isim]
Doğru yolu gösterme, uyarma
- ŞAYET
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[bağlaç]
Eğer
- "Bu parayı şayet sen ben vermezsek veren, başkaları olacak." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[bağlaç]
Eğer
- ŞAYAK
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kaba dokunmuş, dayanıklı bir çeşit yün kumaş
-
Bu kumaştan yapılmış elbise
- "Beyaz şayaklar giymiş, kuvvetli, güzel, genç bir âşık." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Kaba dokunmuş, dayanıklı bir çeşit yün kumaş
- AFŞAR
- ...
- KUŞAK
-
-
[isim]
Bele sarılan uzun ve enli kumaş
- "Kuşağının arasından bir iri tütün tabakası çıkarıp bana uzattıktan sonra..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Sağlamlığını artırmak için bir şeyin çevresine geçirilen ağaçtan veya metalden bağ
-
Yeryüzünde veya herhangi bir gök cisminde belli şartları sağlayan bölge
- "İklim kuşakları. Zaman kuşakları."
-
Yeryüzünün kutuplar, kutup daireleri ve dönencelerle belirlenen beş bölümünden her biri, küre kuşağı
- "Isı kuşak."
-
Yaklaşık olarak aynı yıllarda doğmuş, aynı çağın şartlarını, dolayısıyla birbirine benzer sıkıntıları, kaderleri paylaşmış, benzer ödevlerle yükümlü olmuş kişilerin topluluğu
- "Sanat kuşağı."
-
Bir küre yüzeyi, paralel iki düzlemle kesildiğinde iki kesitin arasında kalan bölüm
-
Henüz birleştirilmemiş ses ve görüntü taşıyan filmler
-
Televizyonda programlar için ayrılmış özel zaman dilimi
- "Çizgi film kuşağı."
-
Yaklaşık olarak yirmi beş, otuz yıllık yaş kümelerini oluşturan bireyler öbeği, göbek, nesil, batın, jenerasyon
- "Bugünkü kuşak benim kuşağımın bir hikâyesini dinlemelidir." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Bele sarılan uzun ve enli kumaş
- ŞAHİN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kartalgillerden, 50-55 cm uzunluğunda, Avrupa ve Asya'nın dağ, orman ve çalılıklarda yaşayan yırtıcı bir kuş (Buteo buteo)
-
[isim]
Kartalgillerden, 50-55 cm uzunluğunda, Avrupa ve Asya'nın dağ, orman ve çalılıklarda yaşayan yırtıcı bir kuş (Buteo buteo)
- ŞAPEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kilisecik
-
Büyük kiliselerin içinde bir azizin adına ayrılmış küçük ibadet yeri
-
[isim]
Kilisecik
- ŞARKI
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tonlama değişiklikleriyle çeşitli duygular uyandıran uyumlu, ezgili insan sesleri dizisi
- "Pürüzsüz, tane tane şarkı söyler gibi ahenkli bir konuşma tarzı vardı." (Haldun Taner)
- "Eğlenmek için derin bir heves doğdu, ıslıkla bir şarkı tutturdu." (Peyami Safa)
-
Klasik Türk müziğinde aşk üzerine söylenen, nakaratı ve ara nağmesi olan parça
- "Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide bir geçerlerdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Ezgi, müzik parçası, melodi
- "Halk şarkıları."
-
Divan edebiyatında, bestelenmek için dörtlükler biçiminde ve uyaklı olarak yazılmış olan şiir biçimi
-
[isim]
Tonlama değişiklikleriyle çeşitli duygular uyandıran uyumlu, ezgili insan sesleri dizisi
- ŞAFİİ
- ...
- YAŞAM
-
-
[isim]
Doğumla ölüm arasında yaşanan süre, ömür, hayat
- "Yaşamın kurallarını, kendi aleyhinde işliyor varsaydığı günden bu yana, umursamamıştı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Doğumla ölüm arasında yaşanan süre, ömür, hayat
- ŞAYKA
-
Kelime Kökeni : Macarca
-
[isim]
Türklerin Karadeniz'deki ırmak kıyılarının korunmasında, Rus Kazakların kıyılara saldırmada kullandıkları altı düz, yayvan gemi
-
[isim]
Türklerin Karadeniz'deki ırmak kıyılarının korunmasında, Rus Kazakların kıyılara saldırmada kullandıkları altı düz, yayvan gemi
- KEŞAP
- ...
- AHŞAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ağaçtan, tahtadan yapılmış
-
[sıfat]
Ağaçtan, tahtadan yapılmış
- ŞATIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Neşeli, keyifli, şen
-
Tören ve alaylarda padişahın, vezirin yanında yürüyen görevliler
-
[sıfat]
Neşeli, keyifli, şen
- AVŞAR
- ...
- ŞAHNE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anadolu ve İran'da devlet kurmuş halklarda devlet görevlisi
-
[isim]
Anadolu ve İran'da devlet kurmuş halklarda devlet görevlisi
- KAŞAR
-
-
[isim]
Koyun sütünden yapılan, çoklukla tekerlek biçiminde, sarımtırak, yağlı bir peynir
-
[isim]
Koyun sütünden yapılan, çoklukla tekerlek biçiminde, sarımtırak, yağlı bir peynir