İçinde ş olan 4 harfli 168 kelime var. İçerisinde Ş harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ş harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞAİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Şiir söyleyen veya yazan kimse
    • "Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir şairim." (Tevfik Fikret)
  2. [sıfat] Hayal gücü geniş olan, duyarlı, duygulu (kimse)
    • "Şair ruhlu bir adam."

İŞVE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kadınların ilgi çekmek, gönül çelmek için takındıkları hoş, aldatıcı tavır, kırıtma, naz, cilve, eda
    • "Yelpaze çevrilir gibi birden dönüşleri, işveyle devriliş, saçılış, örtünüşleri..." (Yahya Kemal Beyatlı)

AŞIK

  1. [isim] Aşık kemiği
    • "Yonca, bu iki erkek çocuktan ayrı bir yaratık olduğunu, onlarla aşık atamayacağını bilir ..." (Oktay Rifat)
  2. Aşırma

KREŞ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Çocuk yuvası

ARŞE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tren, troleybüs, tramvay vb. elektrikle işleyen taşıtlarda telden elektrik akımı almaya yarayan, yukarıya doğru uzanmış demir yay
  2. Keman yayı

POŞU

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kenarları saçaklı ipek, pamuk, yün vb.nden yapılmış bir tür baş örtüsü, dolama
    • "Ege köylülerinin güneşe karşı başlarına sardıkları renkli iki poşu, bir dizi de deve çanı almıştı." (Necati Cumalı)

ÜLEŞ

  1. [isim] Pay

PİŞİ

  1. [isim] Mayalı hamurdan yapılan, yağda kızartılarak pişirilen bir tür yiyecek
    • "Şebit ekmekleri ve pişiler som altın gibi değerli; sarılmış düzülmüş, yol azığı diye ayrılmıştı." (Nezihe Araz)

ŞALE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Uzun saçaklı çatısı olan alçak dağ konutu

HUŞU

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alçak gönüllülük
  2. Tanrı'ya boyun eğme, gönlü korku ve saygı ile dolu olma
    • "Süleymaniye'yi olduğu kadar Köln katedralini de aynı huşu ile tavaf ettiklerini gözlerimle gördüm." (Haldun Taner)

ŞEMS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güneş

ÇEŞM
...
APIŞ

  1. [isim] Butların iç tarafı, iki bacak arası

RAŞE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Titreyiş, ürkme
    • "Doktor Hikmet, ilk defa olarak ölüm korkusunun raşesini ta yüreğinin içinde hissetti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

IŞIN

  1. [isim] Bir ışık kaynağından çıkarak her yöne yayılıp giden ışık demeti, şua
  2. Işınetkin özdeklerin saçtıkları alfa, beta, gama ışınlarından her biri
  3. Bir noktadan çıkıp sonsuza giden yarım doğrulardan her biri

ŞERİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Şeriatla ilgili

ŞORT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Genellikle bazı sporları yaparken giyilen, paçaları dizlerin yukarısında başlayan kısa pantolon
    • "Göğsü açık ayağında da şortu var." (Memduh Şevket Esendal)

AĞIŞ

  1. [isim] Ağma işi veya biçimi
    • "Gençlikten orta yaşa, orta yaştan yaşlılığa ağışını birlikte yaşadığım bu ev..." (Adalet Ağaoğlu)
  2. Su buharının ve başka gazların yerden havaya doğru çıkışı, yağış karşıtı

ÖLÜŞ

  1. [isim] Ölme işi veya biçimi

ŞİME
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü