İçinde ışt olan 11 harfli 45 kelime var. İçerisinde IŞT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ışt olan kelimeler listesine ya da Sonu ışt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SIKIŞTIRICI
-
-
[isim]
Sıkıştırma işini yapan alet
-
[isim]
Sıkıştırma işini yapan alet
- ÇIKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi gereken miktara ulaştırmak
- "Sonunda parayı çıkıştırdım."
-
[-i]
Bir şeyi gereken miktara ulaştırmak
- TANIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Birbirini tanımayanların tanışmasını sağlamak, tanıtmak, takdim etmek
- "Seni rastgele bir yabancı ile tanıştıramam, bilirsin." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Birbirini tanımayanların tanışmasını sağlamak, tanıtmak, takdim etmek
- FIŞTAKLAMAK
-
-
[-i]
Fişteklemek
-
[-i]
Fişteklemek
- ALIŞTIRILIŞ
-
-
[isim]
Alıştırılma işi veya biçimi
-
[isim]
Alıştırılma işi veya biçimi
- ÇALIŞTIRTMA
- ...
- KARIŞTIRICI
-
-
[isim]
İki veya daha çok maddeyi birbiri içinde dağıtmaya, karıştırmaya yarayan araçların genel adı
-
Çeşitli besin maddelerini karıştırma ve çarpma işinde kullanılan araç veya alet
-
[sıfat]
Ortalığı birbirine katan, fitneci, müfsit
-
[isim]
İki veya daha çok maddeyi birbiri içinde dağıtmaya, karıştırmaya yarayan araçların genel adı
- KIPIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Göz kapaklarını üst üste birçok kez açıp kapamak
-
[-i]
Göz kapaklarını üst üste birçok kez açıp kapamak
- KIRIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Kırışmasına sebep olmak
-
[-le]
Karşı cinsten biriyle yakın ilişkide bulunmak, flört etmek
- "Ötekiler gelmeden Suzy ile hafif tertip kırıştırırlar." (Peyami Safa)
-
[-i]
Kırışmasına sebep olmak
- KAKIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Sürekli ve hafif hafif kakmak
- "... dövmüşler, sövmüşler hatta boş böğrüne çivi ile kakıştırmışlar, yine kımıldatamamışlardı." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Sürekli ve hafif hafif kakmak
- AYRIŞTIRICI
-
-
[sıfat]
Bir şeyin ayrışmasını sağlayan (kimse)
-
[sıfat]
Bir şeyin ayrışmasını sağlayan (kimse)
- ÇAĞRIŞTIRIŞ
-
-
[isim]
Çağrıştırma işi veya biçimi
-
[isim]
Çağrıştırma işi veya biçimi
- KESYAPIŞTIR
-
-
[isim]
Bilgisayar yazılımlarında seçilen bir metni veya nesneyi bir yerden yok edip başka bir yere taşıma işlemi
-
[isim]
Bilgisayar yazılımlarında seçilen bir metni veya nesneyi bir yerden yok edip başka bir yere taşıma işlemi
- KAPIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Kapışma işini yaptırmak veya bu işin yapılmasına sebep olmak
- "İki tarafı birbiriyle kapıştırdı."
-
[-i]
Kapışma işini yaptırmak veya bu işin yapılmasına sebep olmak
- KIRPIŞTIRMA
-
-
[isim]
Kırpıştırmak işi
-
[isim]
Kırpıştırmak işi
- ANIŞTIRMALI
-
-
[sıfat]
İçinde anıştırma bulunan, üstü kapalı (davranış, söz)
-
[sıfat]
İçinde anıştırma bulunan, üstü kapalı (davranış, söz)
- YATIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Bir kargaşayı, ayaklanmayı bastırmak
- "Hükûmet kuvvetleri ayaklanmayı yatıştırdı."
-
Ölçülü, ılımlı, sakin davranmasını sağlamak, sakinleştirmek
- "O, tombul tombul iyimserliği ile beni yatıştırmak istedi." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Yumuşatmak, razı etmek
- "Arkadaşları yatıştırmak için o toplantıda bulunanlar akşam yemeğine de alıkonulmuşlardı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Bir kargaşayı, ayaklanmayı bastırmak
- YAPIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Yapışmasını sağlamak
- "Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Yaklaştırmak, birbirine dayamak
- "Telefonu iyice kulağına yapıştırıyor." (Atilla İlhan)
-
[-i]
Hızla vurmak
- "Tokadı yapıştırdı."
-
[-i]
Gecikmeden karşılık vermek veya gerekeni yapmak
- "Miralay Bey, realist bir asker görüşü ile teşhisi yapıştırır." (Haldun Taner)
-
[-i]
Yapışmasını sağlamak
- BARIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Barışmalarını sağlamak, ara bulmak
- "Günah çıkartıp dargınları barıştıracağız anlaşılan." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Barışmalarını sağlamak, ara bulmak
- TAKIŞTIRMAK
-
-
[nsz]
Küpe, bilezik, yüzük vb. süs eşyasını çokça takmak
-
[nsz]
Küpe, bilezik, yüzük vb. süs eşyasını çokça takmak