İçinde ısı olan 7 harfli 33 kelime var. İçerisinde ISI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ısı olan kelimeler listesine ya da Sonu ısı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
I I S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ISI
2 Harfli Kelimeler
IS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ISIALAN
-
-
[sıfat]
Oluşumu sırasında ısı alan (birleşme, tepkime), endotermik
-
[sıfat]
Oluşumu sırasında ısı alan (birleşme, tepkime), endotermik
- KISINTI
-
-
[isim]
Her türlü gereksinimi karşılamada tutumlu davranma, kısma, azaltma
-
[isim]
Her türlü gereksinimi karşılamada tutumlu davranma, kısma, azaltma
- MISIRCI
-
-
[isim]
Mısır yetiştiren veya satan kimse
-
[isim]
Mısır yetiştiren veya satan kimse
- ISIRMAK
-
-
[-i]
Dişleri arasına alıp sıkmak
- "Dolu bir kadeh içti ve meze yerine alt dudağını ısırdı." (Aka Gündüz)
- "Isıracak köpek dişlerini göstermezmiş zaten, ne zaman iyisini gördük?" (Emine Işınsu)
-
[nsz]
Dişleriyle koparmak
- "Koparın bir tane de ısırın bakın..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Rüzgâr sert esmek, keskin bir biçimde etkilemek
- "Ayaz insanın yüzünü ısırıyordu." (Tarık Buğra)
-
Kumaş dalamak, kaşındırmak
-
[-i]
Dişleri arasına alıp sıkmak
- ISITMAK
-
-
[-i]
Sıcak duruma getirmek
- "Bak buraya, dedim, mangalda çay var, istersen ısıtır, içersin." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çekici, olumlu, hoş bir duruma getirmek
- "Orada kapkaranlık, soğuk geceleri ısıtan bir aydınlık vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Sıcak duruma getirmek
- YATISIZ
-
-
[sıfat]
Geceleri yatılmayan
- "Yatısız okul."
-
Gündüzlü
- "Yatısız öğrenci."
-
[sıfat]
Geceleri yatılmayan
- SIZISIZ
-
-
[sıfat]
Sızısı olmayan
-
[sıfat]
Sızısı olmayan
- KISILMA
-
-
[isim]
Kısılmak işi
-
Kalbin, içindeki kanı damarlara vermek için açılıp kapanması
-
[isim]
Kısılmak işi
- ÇATISIZ
-
-
[sıfat]
Çatısı olmayan, üstü açık (ev, kulübe)
-
[sıfat]
Çatısı olmayan, üstü açık (ev, kulübe)
- PISIRIK
-
-
[sıfat]
Tutuk, sünepe, aşırı çekingen, yüreksiz ve beceriksiz, girgin karşıtı
- "Beceriksiz mi beceriksiz, pısırık mı pısırık! A, ne yapayım ben böyle erkeği!.." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Tutuk, sünepe, aşırı çekingen, yüreksiz ve beceriksiz, girgin karşıtı
- KISINMA
-
-
[isim]
Kısınmak işi
-
[isim]
Kısınmak işi
- ÇAKISIZ
-
-
[sıfat]
Çakısı olmayan
-
[sıfat]
Çakısı olmayan
- SAYISIZ
-
-
[sıfat]
Sayılmayacak kadar çok, pek çok
- "Hünerli elleriyle halkımızın eli öpülesi sayısız çalışkan analarından biriydi." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Sayılmayacak kadar çok, pek çok
- MISIRLI
- ...
- ÇALISIZ
-
-
[sıfat]
Çalısı olmayan
- "Oldukları yer otsuz, çalısız, kızıl renkli bir toprak." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Çalısı olmayan
- KISITLI
-
-
[sıfat]
Kısıtlanmış, kısıt altına alınmış, mahcur
- "En az ilkokul mezunu olmayanlar, kısıtlılar... milletvekili seçilemezler." (Anayasa)
-
Sınırlanmış
-
[sıfat]
Kısıtlanmış, kısıt altına alınmış, mahcur
- AĞRISIZ
-
-
[sıfat]
Ağrısı olmayan
-
[zarf]
Ağrı olmaksızın
-
Dertsiz, tasasız
-
[sıfat]
Ağrısı olmayan
- ISINMAK
-
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- "Havalar ısınınca bizim ahbaplar ayaklandılar." (Burhan Felek)
-
Üşümesini gidermek
- "Hele işini biraz bırak da şöyle sobanın yanına otur, biraz ısın, dinlen..." (Refik Halit Karay)
-
Yadırgamaz olmak, hoşlanır olmak, alışmak, benimsemek
- "Bunca çabamıza karşın halkımızın Batı müziğine ısınamadığını söyledi." (Necati Cumalı)
-
Var olan gerginlik sona ermek
- "Çaylar dağıldıktan sonra ortalık oldukça ısındı." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- KISIKÇA
-
-
[sıfat]
Biraz kısılmış
- "Halide'yi ararken mutfakta kısıkça sesli, başı yazma yemeni, sırtı örme hırkalı ihtiyarca bir hanımla karşılaştık." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Biraz kısılmış olarak
-
[sıfat]
Biraz kısılmış
- TIPKISI
-
-
[isim]
Aynı
-
[isim]
Aynı