İçinde ısı olan 7 harfli 33 kelime var. İçerisinde ISI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ısı olan kelimeler listesine ya da Sonu ısı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
I I S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ISI
2 Harfli Kelimeler
IS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FISILTI
-
-
[isim]
Fısıldarken çıkan, güçlükle duyulan ses
- "Bahçenin ta nihayetinden birtakım fısıltılar geliyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Fısıldarken çıkan, güçlükle duyulan ses
- FISIRTI
-
-
[isim]
Fısıltı
-
[isim]
Fısıltı
- KISINMA
-
-
[isim]
Kısınmak işi
-
[isim]
Kısınmak işi
- ISINMAK
-
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- "Havalar ısınınca bizim ahbaplar ayaklandılar." (Burhan Felek)
-
Üşümesini gidermek
- "Hele işini biraz bırak da şöyle sobanın yanına otur, biraz ısın, dinlen..." (Refik Halit Karay)
-
Yadırgamaz olmak, hoşlanır olmak, alışmak, benimsemek
- "Bunca çabamıza karşın halkımızın Batı müziğine ısınamadığını söyledi." (Necati Cumalı)
-
Var olan gerginlik sona ermek
- "Çaylar dağıldıktan sonra ortalık oldukça ısındı." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- ASKISIZ
-
-
[sıfat]
Askısı olmayan
-
[sıfat]
Askısı olmayan
- ISITMAK
-
-
[-i]
Sıcak duruma getirmek
- "Bak buraya, dedim, mangalda çay var, istersen ısıtır, içersin." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çekici, olumlu, hoş bir duruma getirmek
- "Orada kapkaranlık, soğuk geceleri ısıtan bir aydınlık vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Sıcak duruma getirmek
- SAYISIZ
-
-
[sıfat]
Sayılmayacak kadar çok, pek çok
- "Hünerli elleriyle halkımızın eli öpülesi sayısız çalışkan analarından biriydi." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Sayılmayacak kadar çok, pek çok
- TIPKISI
-
-
[isim]
Aynı
-
[isim]
Aynı
- MISIRCI
-
-
[isim]
Mısır yetiştiren veya satan kimse
-
[isim]
Mısır yetiştiren veya satan kimse
- TANISIZ
-
-
[sıfat]
Tanısı olmayan
-
[sıfat]
Tanısı olmayan
- SIZISIZ
-
-
[sıfat]
Sızısı olmayan
-
[sıfat]
Sızısı olmayan
- KISINTI
-
-
[isim]
Her türlü gereksinimi karşılamada tutumlu davranma, kısma, azaltma
-
[isim]
Her türlü gereksinimi karşılamada tutumlu davranma, kısma, azaltma
- PISIRIK
-
-
[sıfat]
Tutuk, sünepe, aşırı çekingen, yüreksiz ve beceriksiz, girgin karşıtı
- "Beceriksiz mi beceriksiz, pısırık mı pısırık! A, ne yapayım ben böyle erkeği!.." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Tutuk, sünepe, aşırı çekingen, yüreksiz ve beceriksiz, girgin karşıtı
- ISIALAN
-
-
[sıfat]
Oluşumu sırasında ısı alan (birleşme, tepkime), endotermik
-
[sıfat]
Oluşumu sırasında ısı alan (birleşme, tepkime), endotermik
- ISIRMAK
-
-
[-i]
Dişleri arasına alıp sıkmak
- "Dolu bir kadeh içti ve meze yerine alt dudağını ısırdı." (Aka Gündüz)
- "Isıracak köpek dişlerini göstermezmiş zaten, ne zaman iyisini gördük?" (Emine Işınsu)
-
[nsz]
Dişleriyle koparmak
- "Koparın bir tane de ısırın bakın..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Rüzgâr sert esmek, keskin bir biçimde etkilemek
- "Ayaz insanın yüzünü ısırıyordu." (Tarık Buğra)
-
Kumaş dalamak, kaşındırmak
-
[-i]
Dişleri arasına alıp sıkmak
- AĞRISIZ
-
-
[sıfat]
Ağrısı olmayan
-
[zarf]
Ağrı olmaksızın
-
Dertsiz, tasasız
-
[sıfat]
Ağrısı olmayan
- ÇATISIZ
-
-
[sıfat]
Çatısı olmayan, üstü açık (ev, kulübe)
-
[sıfat]
Çatısı olmayan, üstü açık (ev, kulübe)
- ISIRTMA
-
-
[isim]
Isırtmak işi
- "Evde bacağımı ısırtmaya çalışırken, köpek kızıp neferin elini ısırmaz mı?" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Isırtmak işi
- KAPISIZ
-
-
[sıfat]
Kapısı olmayan
-
Bir işi olmayan
-
[sıfat]
Kapısı olmayan
- ISIRICI
-
-
[sıfat]
Isıran, dişlerini batıran
-
Dalayan, kaşındıran (kumaş, yün)
-
Sert, soğuk (rüzgâr)
- "Gölün ortasında bulunuyorduk, ısırıcı bir rüzgâr da çıkmıştı." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Isıran, dişlerini batıran