İçinde ın olan 10 harfli 152 kelime var. İçerisinde IN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ın olan kelimeler listesine ya da Sonu ın ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KASINTISIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Kasıntısı olmayan
                    
                    
 - 
                    
                        Büyüklenmeyen, kurumlu, gururlu davranmayan
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Kasıntısı olmayan
                    
                    
 - SAKINTISIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Sakıntısı olmayan
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Sakıntısı olmayan
                    
                    
 - ARINDIRMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Arınmasını sağlamak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Arınmasını sağlamak
                    
                    
 - YAYINDIRMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Bir ışığı, pürüzlü bir yüzeyde yansıtma
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Bir ışığı, pürüzlü bir yüzeyde yansıtma
                    
                    
 - ASKINTILIK
 - ...
 - SINIFLANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Bölümlenme
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Bölümlenme
                    
                    
 - KAÇINILMAZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        İstek ve irade dışında olan
                    
                    
- "Silahlı kuvvet kullanılmasına derhâl karar verilmesinin kaçınılmaz olması hâlinde Cumhurbaşkanı da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin kullanılmasına karar verebilir." (Anayasa)
 
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        İstek ve irade dışında olan
                    
                    
 - TAŞINIRLIK
 - ...
 - AŞKINCILIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Birey ve evrenseli birleştirmeye çalışan ahlaki nitelikli Amerikan felsefesi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Birey ve evrenseli birleştirmeye çalışan ahlaki nitelikli Amerikan felsefesi
                    
                    
 - BEDAVASINA
 - 
    
- 
                        [zarf]
                    
                        Bedavadan
                    
                    
 
 - 
                        [zarf]
                    
                        Bedavadan
                    
                    
 - SIĞINILMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Sığınma işi yapılmak
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Sığınma işi yapılmak
                    
                    
 - TARAFINDAN
 - 
    
- 
                        [zarf]
                    
                        Herhangi birinden
                    
                    
- "Dostları tarafından çok sevilmiş bir zattı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
 
 - 
                    
                        Eliyle, aracılığıyla
                    
                    
 - 
                    
                        Türünden, çeşidinden
                    
                    
 
 - 
                        [zarf]
                    
                        Herhangi birinden
                    
                    
 - ARINABİLME
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Arınabilmek işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Arınabilmek işi
                    
                    
 - BARINILMAK
 - ...
 - ÇATALPINAR
 - ...
 - TAKINAKSIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Takınağı olmayan (kimse)
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Takınağı olmayan (kimse)
                    
                    
 - NASILSINIZ
 - 
    
- 
                    
                        bir kimsenin sağlığını ve durumunu öğrenmek için sorulan nezaket sorusu
                    
                    
- "Ben dudaklarımın ucuna gelen bir suali nasıl sorduğumu, niçin sorduğumu bilmiyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
 - "Acele etmez ağırdan alır, nasıl ki bu akşam da ağırdan alıyor." (Memduh Şevket Esendal)
 - "Nasıl olmuşsa gece anam şişenin kırıldığının farkına varmamış." (Memduh Şevket Esendal)
 - "Ölüm nasıl olsa gelecek diye düşündü." (Memduh Şevket Esendal)
 
 
 - 
                    
                        bir kimsenin sağlığını ve durumunu öğrenmek için sorulan nezaket sorusu
                    
                    
 - BASINÇLAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Basınçlamak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Basınçlamak işi
                    
                    
 - AYDINLANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Aydınlanmak işi
                    
                    
 - 
                    
                        Bir sorun üzerine gereği kadar bilgi edinme, tenevvür
                    
                    
 - 
                    
                        Bir yüzeyin, karşısına konulan eşit ışık kaynaklarının sayısı ile orantılı olarak aydınlık görünmesi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Aydınlanmak işi
                    
                    
 - SALINCAKÇI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Eğlence yerlerinde salıncak çalıştıran kimse
                    
                    
- "Salıncakçının oğlu herkese göz kulak oluyordu." (Tarık Dursun K)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Eğlence yerlerinde salıncak çalıştıran kimse