İçinde ım olan 7 harfli 135 kelime var. İçerisinde IM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ım olan kelimeler listesine ya da Sonu ım ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BIRAKIM

  1. [isim] Bırakma işi

SAKINIM

  1. [isim] Herhangi bir tehlikeye karşı alınan önlem, ihtiyat, tedbir

SATIMCI

  1. [isim] Satım işini yapan (kimse)

YARIMCI

  1. [isim] Sigarayı yarısına kadar içip zararından korunduğuna inanan tiryaki

ŞIMARIŞ

  1. [isim] Şımarma işi veya biçimi

ZARIMSI
...
ADIMLIK

  1. [sıfat] Adım uzunluğunda olan
    • "Çankaya buradan iki adımlık yer."

TIMARLI

  1. [sıfat] Tımar edilmiş (binek hayvanı)
  2. Bakılmış, tedavi edilmiş (yara veya hasta)
  3. Bakılmış, işlenmiş (ağaç, toprak vb.)

HASIMCA

  1. [zarf] Hasım gibi davranarak

ŞIMARMA

  1. [isim] Şımarmak işi

DONATIM

  1. [isim] Donatma, teçhiz
  2. Bir fabrikayı, bir havaalanını, bir spor kuruluşunu veya bir askerî birliği etkinlik göstermesi için gerekli araç ve gereçlerle donatma
  3. Bir sanat eserinde ikinci derecede olan ayrıntılar, yardımcı ögeler

BAVLIMA

  1. [isim] Bavlımak işi

SASIMAK

  1. [nsz] Kokuşmak, tefessüh etmek

MÜLAZIM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir işe girmek için bir süre parasız olarak o işe devam eden
  2. [isim] Teğmen

HAZIMLI

  1. [sıfat] Yersiz davranışlara, dokunaklı sözlere aldırmayan, içi geniş (kimse)
  2. Benimseyen, katlanan, kabullenen
    • "Bektaş sakin, duru, hazımlı cevap veriyor, açıklama yapıyordu." (Nezihe Araz)

BAŞARIM

  1. [isim] Elde edilen bir başarı
  2. Herhangi bir olayı veya durumu başarma isteği ve gücü
  3. Kişinin yapabileceği en iyi derece, takat sınırı, performans

TAŞIMAK

  1. [-i] Bir şeyi bir yerden alıp başka bir yere götürmek
    • "Hastayı ekseriya yakın kasabaya kadar sırtta taşırlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Üstünde bulundurmak
    • "Boynunda asılmış gümüş bir köstek taşırdı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Bir nesnenin ağırlığını yüklenmek
    • "Değirmenin üstünde ise değirmen koluyla birleşen çarkı taşıyan bir çanak bulunur." (Salâh Birsel)
  4. Boru, kanal vb. ile sıvı maddeleri bir yerden başka bir yere aktarmak
  5. [nsz] Giymek
    • "Devlet üniforması taşıyordu." (Haldun Taner)
  6. Sahip olmak, özellik olarak bulundurmak
  7. Katlanmak, üstlenmek, yüklenmek, çekmek
  8. [nsz] Duymak, hissetmek
    • "İçlerinde her şeye karşılık bir suçluluk duygusu taşırlar." (Tarık Dursun K)

SIMSIKI

  1. [sıfat] Çok sıkı
  2. Çok sıkı olarak, sıkı bir biçimde
    • "Etrafa dökülüyor bahanesiyle saçlarını sımsıkı bir yemeni ile bağlarlar." (Ömer Seyfettin)

HIŞIMLI

  1. [sıfat] Öfkeli, kızgın, sinirli
    • "Kadınsa bulaşıkları kurulamaya çalışır. Bir tabak düşürünce de hışımlı bakışlara muhatap olur." (Haldun Taner)

ÇAĞIRIM

  1. [isim] Çağırma işi
  2. Ruh çağırma sırasında seans

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü