İçinde ım olan 7 harfli 135 kelime var. İçerisinde IM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ım olan kelimeler listesine ya da Sonu ım ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DONANIM
-
-
[isim]
Bir gemi direğine, bir yelkene veya başka bir parçaya bağlı bulunan halat ve makara vb. manevra araçları
-
Tesisat, döşem
- "Elektrik donanımı."
-
Bir bilgisayarda bulunan fiziksel birimler
-
[isim]
Bir gemi direğine, bir yelkene veya başka bir parçaya bağlı bulunan halat ve makara vb. manevra araçları
- SAVAŞIM
-
-
[isim]
Herhangi bir amaca erişmek, bir güce karşı koyabilmek amacıyla bir kişi veya grubun sürekli çabası, mücadele
- "Bir polemikçi, bir savaşım insanı değildi." (Haldun Taner)
- "Sen ancak iyi savlar için savaşım vermekte rahat ederdin." (Haldun Taner)
-
[isim]
Herhangi bir amaca erişmek, bir güce karşı koyabilmek amacıyla bir kişi veya grubun sürekli çabası, mücadele
- AYRIMLI
-
-
[sıfat]
Ayrımı olan, aralarında ayrım bulunan, değişik, farklı
-
[sıfat]
Ayrımı olan, aralarında ayrım bulunan, değişik, farklı
- DOLAŞIM
-
-
[isim]
Dolaşma işi
-
Para ve para yerine geçen bono, senet vb. geçerli olma, sürümde bulunma, sürüm, geçerlik
-
Mal veya paranın elden ele dolaşması, dolanım, sirkülasyon, para dolaşımı
-
Kan dolaşımı
-
[isim]
Dolaşma işi
- YADSIMA
-
-
[isim]
Yadsımak işi, inkâr
-
Bir yargıdan onun karşıtı olan yargıya geçme, nefiy
-
[isim]
Yadsımak işi, inkâr
- AZALTIM
- ...
- KAZIMAK
-
-
[-i]
Bir aleti sürterek bir şeyin yüzündeki tabakayı kaldırmak
- "Tahtanın boyasını kazımak."
-
Bir araç kullanarak silmek, çıkarmak
- "O daktilo yanlışını iğneyle kazıyarak düzeltebilirsin."
-
Sertçe ovmak
-
Tıraş etmek
- "Sakalını kazımak."
-
[nsz]
Metal bir yüzey üstüne sert bir araçla şekil çizmek, yazı yazmak, nakşetmek
- "Mühür kazımak."
-
Aslını, kökünü çok detaylı araştırmak
- "Avrupalılar, medeni bir adamı kazıyacak olursanız altında gorili bulursunuz, derler." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Vücuttaki yabancı bir cismi hasta, zararlı veya istenmeyen bir organı almak, temizlemek, yok etmek
- "Çıbanı kazıyarak aldılar."
-
[-i]
Bir aleti sürterek bir şeyin yüzündeki tabakayı kaldırmak
- SALKIMA
-
-
[isim]
Salkımak durumu
-
[isim]
Salkımak durumu
- SARIMLI
-
-
[sıfat]
Otomatik olarak kendi kendine saran
- "Sarımlı emniyet kemeri."
-
[sıfat]
Otomatik olarak kendi kendine saran
- LAĞIMCI
-
-
[isim]
Pis su kanallarını açıp temizleyen işçi
-
Düşman kalelerini yıkmak için lağım kazan asker
-
[isim]
Pis su kanallarını açıp temizleyen işçi
- ANSIMAK
- ...
- ŞIMARIK
-
-
Şımarmış, şımartılmış (kimse)
- "Bizim dayı kızları çok şımarıktır." (Halide Edip Adıvar)
-
Şımarmış, şımartılmış (kimse)
- KARIMAK
-
-
[nsz]
Yaşlanmak, kocamak, ihtiyarlamak
-
[nsz]
Yaşlanmak, kocamak, ihtiyarlamak
- SARIMSI
-
-
[sıfat]
Rengi sarıyı andıran, sarıya benzeyen, sarımtırak
- "Sarımsı pürüzsüz meyve tazeliğinde teni meydana çıktı." (Cahit Uçuk)
-
[sıfat]
Rengi sarıyı andıran, sarıya benzeyen, sarımtırak
- ŞIMARIŞ
-
-
[isim]
Şımarma işi veya biçimi
-
[isim]
Şımarma işi veya biçimi
- ÇALIMCI
-
-
[isim]
Çalım yapan kimse
-
[isim]
Çalım yapan kimse
- SAĞIMLI
-
-
[sıfat]
Süt veren, sağmal
-
[sıfat]
Süt veren, sağmal
- BAŞARIM
-
-
[isim]
Elde edilen bir başarı
-
Herhangi bir olayı veya durumu başarma isteği ve gücü
-
Kişinin yapabileceği en iyi derece, takat sınırı, performans
-
[isim]
Elde edilen bir başarı
- HAZIMLI
-
-
[sıfat]
Yersiz davranışlara, dokunaklı sözlere aldırmayan, içi geniş (kimse)
-
Benimseyen, katlanan, kabullenen
- "Bektaş sakin, duru, hazımlı cevap veriyor, açıklama yapıyordu." (Nezihe Araz)
-
[sıfat]
Yersiz davranışlara, dokunaklı sözlere aldırmayan, içi geniş (kimse)
- SASIMAK
-
-
[nsz]
Kokuşmak, tefessüh etmek
-
[nsz]
Kokuşmak, tefessüh etmek