İçinde ıkla olan 10 harfli 67 kelime var. İçerisinde IKLA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ıkla olan kelimeler listesine ya da Sonu ıkla ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
AKIL, AKLI, ALIK
3 Harfli Kelimeler
AKI, KAL, KIL, LAK
2 Harfli Kelimeler
AK, AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KARIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Karık (II) açmak
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Karık (II) açmak
                    
                    
 - ISLIKLANIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Islıklanma işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Islıklanma işi veya biçimi
                    
                    
 - GIDIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Vücudun bazı yerlerine dokunarak ürperme veya gülerek kaçınma ile beliren bir sinir tepkisi uyandırmak
                    
                    
 - 
                    
                        Eğlendirici, hoşa giden sözler söylemek
                    
                    
- "Evlenme yaşına girmiş kızları mütemadiyen koca lakırtısı ederek gıdıklar, toy genç kadınları ayıp hikâyelerle eğlendirir." (Halide Edip Adıvar)
 
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Vücudun bazı yerlerine dokunarak ürperme veya gülerek kaçınma ile beliren bir sinir tepkisi uyandırmak
                    
                    
 - SIRIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Fasulye, domates vb. bitkilerin tutunması, dallarının desteklenmesi için yanlarına sırık dikmek, hereklemek
                    
                    
 - 
                    
                        Aşırıp götürmek, çalmak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Fasulye, domates vb. bitkilerin tutunması, dallarının desteklenmesi için yanlarına sırık dikmek, hereklemek
                    
                    
 - KIRIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Kırık duruma getirmek, ufalamak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Kırık duruma getirmek, ufalamak
                    
                    
 - GICIKLANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Gıcıklanmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Gıcıklanmak işi
                    
                    
 - GICIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Gıcık oluşturmak, kaşındırmak
                    
                    
 - 
                    
                        Kuşkulandırmak
                    
                    
 - 
                    
                        Cinsel istek uyandırmak
                    
                    
- "Git de gözü onda gör, adamın yüreğini gıcıklıyor." (Refik Halit Karay)
 
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Gıcık oluşturmak, kaşındırmak
                    
                    
 - TATLILIKLA
 - 
    
- 
                        [zarf]
                    
                        Tatlı dille, anlayışla, hoşgörü göstererek, iyilikle
                    
                    
- "Hayriye Hanım kocasını tatlılıkla yola getiremeyeceğini anladığı için birdenbire isyan bayrağını açtı." (Reşat Nuri Güntekin)
 
 
 - 
                        [zarf]
                    
                        Tatlı dille, anlayışla, hoşgörü göstererek, iyilikle
                    
                    
 - SAĞLIKLAMA
 - ...
 - TIRTIKLAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Tırtıklamak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Tırtıklamak işi
                    
                    
 - MINCIKLAMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Mıncıklamak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Mıncıklamak işi
                    
                    
 - YAZIKLANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Yazıklanmak işi, esef, teessüf
                    
                    
- "Yine de içimde önlenemez bir yazıklanma var." (Adalet Ağaoğlu)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Yazıklanmak işi, esef, teessüf
                    
                    
 - GICIKLAYIŞ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Gıcıklama işi veya biçimi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Gıcıklama işi veya biçimi
                    
                    
 - BALIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Balıklama tarzı suya atlamak
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Balıklama tarzı suya atlamak
                    
                    
 - ISLIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Birinin sevilmediğini, istenmediğini veya beğenilmediğini ıslık çalarak belli etmek
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Birinin sevilmediğini, istenmediğini veya beğenilmediğini ıslık çalarak belli etmek
                    
                    
 - MIZIKLANMA
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Mızıklanmak işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Mızıklanmak işi
                    
                    
 - ALIKLAŞMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Alık duruma gelmek, bir şey karşısında aptallaşıp şaşırmak, şaşkınlaşmak, aptallaşmak
                    
                    
- "Birdenbire alıklaşan yüzünü bir zafer gururuyla seyrediyordu." (Halide Edip Adıvar)
 
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Alık duruma gelmek, bir şey karşısında aptallaşıp şaşırmak, şaşkınlaşmak, aptallaşmak
                    
                    
 - TANIKLANIŞ
 - ...
 - KATIKLAMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Katık etmek
                    
                    
 - 
                    
                        Çorbayı yoğurtlamak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Katık etmek
                    
                    
 - TANIKLANMA
 - ...