İçinde ıka olan 10 harfli 21 kelime var. İçerisinde IKA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ıka olan kelimeler listesine ya da Sonu ıka ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AKI
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAPTIKAÇTI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yolcu taşımakta kullanılan motorlu küçük taşıt
                    
                    
- 
                    
                        İskambil kâğıtlarıyla oynanan bir tür oyun
                    
                    - "Kadınlarla beraber külhanbeylerin kaptıkaçtı oynadıkları yalnız kahve ile çay içilen bir halk kahvesi vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
 
- 
                    
                        Kapıp kaçarak yapılan hırsızlık
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yolcu taşımakta kullanılan motorlu küçük taşıt
                    
                    
- TIKABİLMEK
- ...
- YIKATTIRMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yıkattırmak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yıkattırmak işi
                    
                    
- YIKABİLMEK
- ...
- YASTIKALTI
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Banka veya bir başka yere yatırılmak yerine evde, iş yerinde saklanan taşınabilir (değer)
                    
                    - "Yastıkaltı para."
 
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Banka veya bir başka yere yatırılmak yerine evde, iş yerinde saklanan taşınabilir (değer)
                    
                    
- ÇIKARSEVER
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Çıkarcı
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Çıkarcı
                    
                    
- SIKABİLMEK
- ...
- ÇIKABİLMEK
- 
    - 
                        [-e]
                    
                        Çıkma imkânı veya olasılığı bulunmak
                    
                    
 
- 
                        [-e]
                    
                        Çıkma imkânı veya olasılığı bulunmak
                    
                    
- TIKANIKLIK
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Tıkanık olma, iyi işleyememe durumu
                    
                    
- 
                    
                        Soluğun kesilir gibi olması
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Tıkanık olma, iyi işleyememe durumu
                    
                    
- ÇIKAYAZMAK
- 
    - 
                        [nsz]
                    
                        Çıkacak gibi olmak
                    
                    
 
- 
                        [nsz]
                    
                        Çıkacak gibi olmak
                    
                    
- ÇIKARTILMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Çıkartılmak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Çıkartılmak işi
                    
                    
- TIKAÇLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Tıkaçla tıkamak
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Tıkaçla tıkamak
                    
                    
- ÇIKARILMAK
- 
    - 
                        [nsz]
                    
                        Çıkarma işine konu olmak
                    
                    - "Biraz sonra sedye yukarı çıkarılıp koridora konuldu." (Memduh Şevket Esendal)
 
 
- 
                        [nsz]
                    
                        Çıkarma işine konu olmak
                    
                    
- ALTIKARDEŞ
- ...
- ÇIKAGELMEK
- 
    - 
                        [nsz]
                    
                        Beklenmedik bir zamanda gelmek
                    
                    - "Hey gidi Miralay Ferit, hiç değişmez, çıkınında biraz üzüm, biraz incir, ağzında acı tatlı türlü savaş anısı, böyle çıkagelir." (Atilla İlhan)
 
 
- 
                        [nsz]
                    
                        Beklenmedik bir zamanda gelmek
                    
                    
- BIKABİLMEK
- 
    - 
                        [nsz]
                    
                        Bıkma imkânı veya olasılığı bulunmak
                    
                    
 
- 
                        [nsz]
                    
                        Bıkma imkânı veya olasılığı bulunmak
                    
                    
- ÇIKARTILIŞ
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Çıkartılma işi veya biçimi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Çıkartılma işi veya biçimi
                    
                    
- TIKAÇLANMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Tıkaçlanmak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Tıkaçlanmak işi
                    
                    
- VAZIIKANUN
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                        [sıfat]
                    
                        Yasa koyucu
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Yasa koyucu
                    
                    
- ÇIKARCILIK
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yalnız kendi çıkarını düşünme durumu, çıkarseverlik, menfaatçilik, menfaatperestlik
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yalnız kendi çıkarını düşünme durumu, çıkarseverlik, menfaatçilik, menfaatperestlik
                    
                    
