İçinde ğı olan 8 harfli 61 kelime var. İçerisinde ĞI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ğı olan kelimeler listesine ya da Sonu ğı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇAĞIRMAK
-
-
[-i]
Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
- "Beyaz gömlekli zurnacısını çağırarak sandalyeye çıkardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Herhangi birinin bir yere gelmesini istemek, davet etmek
- "O akşam Orhan'ı yemeğe çağırdı." (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Binmek için bir araç istemek
- "Bir taksi çağırdım." (Cahit Uçuk)
-
[nsz]
Yüksek sesle şarkı, türkü söylemek
- "Türküler çağırarak tahta siliyor." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[-i]
Birinin gelmesini kendisine yüksek sesle söylemek, seslenmek
- SAKAĞILI
- ...
- BAĞITSIZ
-
-
[sıfat]
Sözleşmesi olmayan
-
[sıfat]
Sözleşmesi olmayan
- BAĞIRTMA
-
-
[isim]
Bağırtmak işi
-
[isim]
Bağırtmak işi
- AĞIRLAMA
-
-
[isim]
Ağırlamak işi, ikram, izaz
-
Gelin veya güveyi karşılanırken çalınan kıvrak bir hava
-
[isim]
Ağırlamak işi, ikram, izaz
- KAĞITLIK
- ...
- AĞIRSAMA
-
-
[isim]
Ağırsamak hareketi
- "Bu ağırsamaları anlamakla beraber aldırmayan Hilmi, eteğinden ayrılmıyor, peşi sıra yürümekten vazgeçmiyordu." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Ağırsamak hareketi
- YIĞILMAK
-
-
[nsz]
Yığma işine konu olmak veya yığma işi yapılmak
-
Çok sayıda birikmek, toplanmak
- "Bütün köşk kapının önüne yığıldı." (Aka Gündüz)
-
Düşmek, yıkılmak, kendini tutamayıp çökmek
- "Boğazını yırtan hıçkırıklarla paşanın ayaklarına yığıldı." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Yığma işine konu olmak veya yığma işi yapılmak
- KIĞILAMA
-
-
[isim]
Kığılamak işi
-
[isim]
Kığılamak işi
- SIĞINMAK
-
-
[-e]
Tehlikelerden kaçarak güvenilir bir yere çekilmek
-
Korunmak amacıyla bir yere veya birine başvurmak, başkalarının yardım ve korunmasına ihtiyaç duymak
- "Karı koca o evlerden birinde bir odacığa sığınmıştık." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Genellikle siyasi sebeplerle kendi ülkesinden kaçıp başka ülkeye gitmek, iltica etmek
-
Güvenmek, yardım istemek veya ummak
- "Kendisini küçük gören bir millet, insaniyet şefkatine sığınarak yaşayamaz." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[-e]
Tehlikelerden kaçarak güvenilir bir yere çekilmek
- TOPRAĞIM
- ...
- SACAYAĞI
-
-
[isim]
Üzerine tencere, tava vb. koymaya yarayan, ateş üzerine oturtulan, üç ayaklı çember veya üçgen biçiminde demir destek
-
Her zaman dayanışma içinde olan kimseler
-
[isim]
Üzerine tencere, tava vb. koymaya yarayan, ateş üzerine oturtulan, üç ayaklı çember veya üçgen biçiminde demir destek
- SAĞIMLIK
-
-
[sıfat]
Sağılmak için beslenen (hayvan)
-
[sıfat]
Sağılmak için beslenen (hayvan)
- ÇAĞIRTMA
-
-
[isim]
Çağırtmak işi
-
[isim]
Çağırtmak işi
- BUZAĞILI
-
-
[sıfat]
Buzağısı olan
- "Geceki baskında buzağılı bir ineği ile birlikte ahırı yanmıştı." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Buzağısı olan
- AĞILAMAK
-
-
[-i]
Zehirlemek
-
Bir şeye zehir katmak
-
[-i]
Zehirlemek
- MAZIDAĞI
- ...
- BUNCAĞIZ
-
-
[sıfat]
Bu kadar, bu kadarcık
-
Bu zavallı, bu küçücük
- "Buncağızlar henüz ilk aşk aşamasında." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Bu kadar, bu kadarcık
- KILAĞILI
-
-
[sıfat]
Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı
-
[sıfat]
Kılağılanmış, keskin duruma getirilmiş olan, zağlı
- YAPAĞILI
- ...