İçinde üste olan 8 harfli 15 kelime var. İçerisinde ÜSTE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında üste olan kelimeler listesine ya da Sonu üste ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E S T Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

SÜET, ÜSTE

3 Harfli Kelimeler

SET, SÜT, ÜST

2 Harfli Kelimeler

ES, ET, SE, SÜ, TE, ÜS

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MÜSTEZAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Her dizesine bir küçük dize eklenmiş divan edebiyatı nazım türü

ÜSTEĞMEN

  1. [isim] Orduda rütbesi teğmenle yüzbaşı arasında olan subay

MÜSTEŞAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kendisinden bilgi alınan, kendisine danışılan kimse
  2. Bakanlıklarda, elçiliklerde bakan veya büyükelçiden sonra gelen en büyük yönetici

MÜSTEHAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hoşa giden, sevilen, beğenilen
  2. [isim] Dinen emredilmediği hâlde yapıldığında sevap kazandıran davranış

MÜSTERİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bütün kaygılardan kurtulup gönlü rahata kavuşan, içi rahat olan
    • "Müsterih ol, artık hiç korkmayacak, mesut olacaksın." (Ömer Seyfettin)

ÜSTELEME

  1. [isim] Üstelemek işi, tekit
    • "Yahya Kemal abartmayı, üstelemeyi Doğuluların bir kusuru olarak görür." (Salâh Birsel)

MÜSTENİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Dayanan, yaslanan

MÜSTEBAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Olacağı sanılmayan, uzak görülen

MÜSTEVLİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Bir yeri istila eden, yönetimi altına alan (kimse, devlet, ordu vb.)
    • "Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler." (Atatürk)
  2. Salgın

MÜSTESNA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir bütünün veya kuralın dışında olan, kural dışı, şaz
  2. Benzerlerinden üstün olan, benzerleri az bulunan
    • "Kendisi bu resimlerin hepsinden daha sevimli, daha canlı, daha müstesna bir simaydı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. Kural dışı
  4. [zarf] Dışındaki, ayrı tutularak, hariç
    • "Bir iki gazete müstesna, bütün İstanbul basını da Serbest Fıkra taraflısı idi." (Falih Rıfkı Atay)

MÜSTECİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kira karşılığında bir yeri tutan kimse, kiracı

MÜSTEBİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Zorba
    • "Müstebit bir hükümdar."

MÜSTEHZİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Alaycı
    • "Dans edenlerin dansını beğenmiyormuş gibi müstehzi bir ağız çarpıklığıyla dudaklarını kıvırıyordu." (Çetin Altan)

MÜSTEFİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yararlanma
    • "İlminden, irfanından, büyük küçük herkesi müstefit ederdi." (Ömer Seyfettin)

ÜSTENMEK

  1. [-i] Bir iş yapmayı üstüne almak, taahhüt etmek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü